Muğla Çevre Platformu, Ekoloji Birliği ve İklim Koalisyonu, 'Muğla'daki Termik Santrallerin Neden Olduğu Sosyal ve Ekolojik Yıkımlar' raporunu yayınladı.

Muğla’da termik santrallerinin devamlılığı halinde 30 bin futbol sahası büyüklüğünde orman alanının tahrip olacağı vurgulanan raporda, ilk işletmeye girdikleri tarihten 2020’ye kadar Muğla’daki 3 termik santralin 68 binden fazla erken ölüme, 43 binden fazla erken doğuma sebep olduğu belirtildi.

Raporda, Yatağan Santrali çevresindeki tarımsal ürünlerden alınan örneklerde 'ağır metal miktarlarının izin verilen değerlerin üzerinde olduğu' saptamasına yer verildi.

Kitle örgütleri tarafından hazırlanan rapor Muğla için tehlike çanlarının çaldığını gösterdi. Raporda, kentin tahribatın en ağır yaşandığı bölgelerden biri olarak yer aldığı ifade edildi. “Yatağan’da 21 bin hektar, Milas’ta 23 bin hektar alan linyit maden ocağı olarak tahsis edilmiş durumda ve işletme ruhsat alanlarının yüzde 47’si orman alanı” ifadelerinin yer aldığı raporda, şu tespitler dile getirildi:

"Bölgede 1979’dan beri toplamda yaklaşık 5 bin hektar (7800 futbol sahası büyüklüğünde) alanda açık ocak linyit işletmeciliği yapılıyor. Önümüzdeki 30 yıllık süreçte, ruhsat alanlarının tamamının işletmeye alınması durumunda Milas’ta 11 bin 200 hektar, Yatağan’da 7 bin 250 hektar, toplamda yaklaşık 30 bin futbol sahası büyüklüğünde orman alanı daha tahrip olacak.

Geçtiğimiz 35 yıl içinde kömür madenlerinin işletmeye alınması nedeniyle bölgede 8 köy yer değiştirmek zorunda kaldı; bir kısmı birden fazla kez taşındı. Akbelen Ormanı’nın sınırındaki Çamköy’ün altında oldukça büyük yeraltı su rezervleri bulunuyor. Akbelen Ormanı’nın yok edilmesi durumunda bu rezervlere suyun akışı engellenecek; Bodrum Yarımadası’nın kullandığı suyun yaklaşık üçte birinin temin edildiği yeraltı su rezervi yok olma tehdidi altında kalacak.”

Zeytinliklerde metal kirliliği

Raporda şu ifadeler yer aldı:

“Yeniköy, Kemerköy ve Yatağan santrallerinde hava kirliliğinin yoğunlaştığı Yatağan ve Milas ilçe merkezinde hava kalitesi ölçümlerinin yapılmamaktadır.

Ağır metal ve kükürt kirliliği düzeyini araştıran bir çalışmaya göre Gökova ve Yeniköy’deki çamlık ve zeytinliklerden alınan toprak örneklerinde nikel metalinin kirliliği ve gıda güvenliğini de olumsuz etkiliyor. Yatağan Santrali çevresindeki tarımsal üretimde yer alan bitkiler incelendiğinde, ‘havuç ve susam örneklerinde çinko, kurşun, kadmiyum ve bakır ağır metal miktarlarının sebzelerde tüketilmesine izin verilen değerlerin üzerinde olduğu’ saptandı."

43 binden fazla erken doğum

Öte yandan rapora göre 2020’ye kadar Muğla’daki 3 termik santral 68 binden fazla erken ölüme, 43 binden fazla erken doğuma, 455 bin çocukta bronşit vakasına ve 98 milyar euronun üzerinde sağlık masrafına neden oldu.

Kapadokya ve Salda'nın ardından rant sırası Uludağ'da

İktidarın kuraklığa gözleri 20 yıldır kapalı

Sapanca Gölü'nde su seviyesinde düşüş