Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, basın toplantısı düzenledi.

Güneş'in açıklamalarından satırbaşları şöyle:

"Kimseyi geriye dönüp suçlamıyorum. Ne korkuturum, ne kandırırım, ne de yalan söylerim. Felsefem budur ama zaman zaman düşüncelerim çarpıtılarak başka yerlere çekildiğini de biliyorum. 'Başkan yokken toplantı yaptı' deniyor, böyle bir şey olmadı. Başkan ile görüştüm. Buraya uğradığını biliyorum. Tabii gelebilir. Başkan buranın sahibi. Bizde ip de yok, gerilme de yok."

"Fikstür ile ilgili bir beyanatim yok. Ben Galatasaray'a Şampiyonlar Ligi'nde başarılar dilerim. bize haksızlık yapıldığını dile getirirken, başkasına yapılırsa doğru bulmam. Önce Milli Takım, sonra Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi, lig ve kupa diye gider."

"Yabancı konusunda çok konuşuluyor. Hani futbolu çok bilen arkadaşlar, keşke oraya (UEFA toplantısı) gelselerdi. Hadi beni geçtim orada Mourinho'yu, Wenger'i falan görseydiniz. Bir tek Anadolu Ajansı vardı. Bir muhabir geldi sordu. Sadece o... Biz emekçiyiz, onlar nerede?

Birbirimizi eleştirelim. Yabancı konusunda... Herhalde tartışılır. Hiç ilgisi olmayan bir konunun ben söyleyince konuşulması, bana değer verildiğini gösteriyor. Ben o toplantıda bölgesel liglerin kalktığını düşündüğümü söyledim. Çünkü dünya global. Mourinho'nun savunmayla ne kadar başarılı olduğunu, Guardiola'nın hücum ile futbolu nereye getirdiğini biliyoruz..."

"YABANCI SAYISI AZALMALI"

"Yabancı için kriterler çıkmıştı biliyorsunuz. Bana o gün sordular. 14 doğum tarihi mi dedim. Saygı duyduk, kurallara uyduk. Bizde fikirler var ama uygulama ve denetim sıkıntısı var. O zaman Fatih Hoca, futbol direktörü olduğu için görüşlerini belirtti. Ben hala sayının azalması gerektiğini söylüyorum. Olabilir, karar aldılar. Biz de uyduk.

Kararı ben vermiyorum ama düşüncemi de söylüyorum. Ne dendi? Teşvik üzerinden getirildi, uygulandı mı? Asla uygulanmadı. Bugün 14 de sakıncalı, serbest olsun. Ne kalıyor geriye? Fatih Hoca'nın zamanında çok eski, yapılyordu. Benim zamanımda da yapılıyordu. Ama ben bunlara konuşmadım. Yabancı konusunda ben bir yanlış yapmadım. Socrates'in dediği gibi 'Haksız yere kocamı götürüyorlar, ya haklı yere götürselerdi?.."

"Herkesin fikri alınmalı. Ben yabancı konusunda hiç tartışmaya girmedim. Sadece yabancı sayısının fazla olduğunu söylüyorum. Beşiktaş'ın altyapı organizasyonu istenen yerde değil.

Oyuncu konuşur. Dün Oğuzhan nerede oynadı? Sahanın kenarında mı oynadı? Ortasında oynadı. İyi futbolcu her yerde oynar. Burak sağ açık oynuyordu. Sağa aldım rahatsızdı, sola aldım rahatsızdı, forvete aldım rahatsızdı. Şimdi nerede oynuyor? Sağ açığı, sol bek, sol beki sağ açık oynatmak kötü bir şey değildir. Bunlar tartışılır. Ama kavgayı bunun üzerinden yapmak, yabancı üzerinden bana vurmak doğru değil."

"KARIUS İLE KONUŞACAĞIM"

"Karius ile konuşacağım. Yakışıklı olmak, karakterli olmak hoştur ama önemli olan sevilen ve saygı duyulan olmak."

"Alabileceğimiz iki maçı kaybettik. Milli araya kadar 4 lig, 2 Avrupa maçı var. Bu maçları aldığımızda çok şeyin düzeleceğini düşünüyorum."

"Milli takımı tebrik ediyorum. Sonuçtan sonra hemen dönmeler başlıyor. 2 artı 2, 4 değildir, 3'tür, 5'tir. Tabii eleştireceğiz ama motive etmek için. Futbol ortak değerimiz. Orada yapacaklarımızı birlikte yapacağız. Bu oyuncuları yok sayıyoruz, daha öncekileri de yok saydık. Geçmişimizi karalamayalım. Onları yok etmek ne demek ya... Yanlış yapanın yanlışlarını tabii söyleyeceksin. Ama geçmişi bırakın ya. Bu oyunculara yanlış bir felsefe vermeyelim."

"Bizim asıl sorunumuz futbol kalitesi... Bir defa felsefe sorunumuz var. Doğru felseyi oluşturamadığımız müddetçe olmaz. Popüler futbol kültürü ile gittiğimizde zaman zaman aldığımız sonuçlar bizi daha kötü bir yere götürebilir. Şimdi Çin'de 3 yabancı getiriliyor. Bunun doğrusunu yapabilecek düzeydeyiz. Herkes her şeyi yazıyor. Ben orada doğruyu bulacağım. Ayrık otlarını atacağım, yararlıları tutacağım."

"Bana 'Sen yabancılarla oynuyorsun' diyorlar. O zaman oynamayayım. O kadar kin ve nefret tohumları var ki... Ekonomik ve teknik alanda mesafe almamız lazım. Elimizdekilerle yetinmemek durumundayız. Önce biz inanacağız sonra yaptığımıza inandıracağız. Sabretmeyi, çalışmayı mutlaka bilmeliyiz. Keşke beni eleştiren arkadaşlar UEFA toplantısına gelse soru sorsaydı da İtalyanlar sormasaydı."

"OZAN TUFAN'A SÖYLEMİŞTİM, 'AVRUPA'YA GİT' DİYE"

"Oyuncu olarak önce biz üretelim, sonra dünyaya verelim. Ozan'a söylemiştim 'Gideceksen Avrupa'ya git' diye... O zaman ayrılma şeyi yoktu, son anda Fenerbahçe'ye gitti. Yarın Fenerbahçe'ye suçlama yapmayın, sakın ha. Ben oyuncudan bahsediyorum. Ne Tarık, ne Ozan işi bu iş..."

"Her rolde oynayamam, benim bir rolüm var. İyi niyetim suistimal edilmemeli. Duygularımı da fikirlerimi de paylaşırım. Güven duyulan ve güven duyan biri olmak isterim. Şüphe üzerine yaşıyoruz. Geçmişten ders alarak çalışacağım. Taraftarımızın beklediği başarıya ulaşacağımızı düşünüyorum. Bizim gizli bir tarafımız yoktur. Siyah giyiyorum ama içim hala görülür."

"Bir duvar önümüze çıktığı zaman, duvar gibi görürsünüz. Geçemem diyorsunuz, geçilecek bir yol var. Mutlaka bir yolunu bulacaksınız. İşte biz bunu yaptık. Deliği de aştık. Amerika, Çin diyorsunuz. Oradaki, adalet, hukuk ne? Nasıl uygulanıyor? Şimdi bir oyuncu, kulüp ismi versem yanlış anlaşılacak. Bir kulübe bir oyuncu alıyorsunuz 10 milyona, sizden bir genç çıkıyor 20 bin TL. Öbürünü alırken desene 'Bizde Euro 7 lira oldu, biz sana 7 lira vereceğiz' diye... Türk oyuncu ile anlaşma yapıyorsun, ona TL veriyorsun. Anlaşmayı kim yaptı? Menajer yanlış yaptı. Yapma... Bugünkü rakamlar yüksek."

"Başkan bana 'ağabey' diyor. Rahatsız ise gelip bana söyleyecek, size mi söyleyecek? Bazı fikirlerimiz örtüşmüyor. Sizin örtüşüyor mu karınızla, ailenizle, çocuğunuzla?"

"14 YABANCININ FAZLA OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM"

"Yabancıya tamamen kapanamazsın. 14 yabancının fazla olduğunu düşünüyorum. Yetkililer ne karar alırsa uyarım. Şu anda Türkiye (Türk oyuncu) Avrupa Birliği içine oyuncu olarak girebiliyor mu? Giremiyor. O zaman oyuncunun da gelirken kriteri olmalı. Şu anki uygulamada 14 yabancı alıp 3'ünü yedek tutuyorsan doğru değil. O zaman ekonomik olarak karlılığını göster. Ben 23 oyuncu yaparım, geri kalanı genç takımda oynayan oyunculardan olacak. Bir ya da iki tane değil. 30 kişilik kadro 14 yabancı, 14 Türk. Zaten gelen genç oyuncuya sıra gelmez. Yalandan altyapı yapılmayacak."

"ALVARO NEGREDO, EN UYUMLU OLDUĞUM OYUNCU"

"Benim oyuncum ile bir sorunum yok. Fikrim de belli. Gitme durumu vardı, o dönem sakattı. Ben de bizimle olmayacak dedim. Oyuncu olarak benim en uyumlu olduğum oyuncu. Bu Vagner için de geçerli. İyi oyuncu ama verimli olamıyor. Santrafor alsaydık ne olacaktı? Benim hiçbir oyuncu ile sorunum olabilir mi? Ben hocayım. Tosic gitti, Fabri gitti. Niye gitti? Öyle ihtiyaç duyuldu. Önce kulüp. Kulübü yönetenler ben değilim ama fikrimi söylüyorum. Benim hiçbir oyuncumla sorunum yok. İlk sene 1 milyona dört bölgede oynayacak oyuncu arıyorduk. Şartlar böyleydi. İkinci sene daha çok harcadık. Şartlara göre, kulübe göre. Şu an elimde 29 oyuncu var."

Kaynak: BirGün