Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu'ndan zincir market çıkışı: Bu ülkenin üç harfli sorunu AKP, MHP ve RTE'dir
Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, gerçekleştirdiği basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Karamollaoğlu'nun gündeminde zincir marketler vardı. 'Üç harfli market' tartışmasına atıfla Türkiye'de üç harfli sorunu olduğunu belirten Karamollaoğlu, bu üç harflilerin ise 'AKP, MHP ve RTE' olduğunu söyledi.
Karamollaoğlu'nun konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Değerli basın mensupları, kıymetli vatandaşlarımız basın toplantımıza hoş geldiniz. Sözlerime başlarken, dün sabaha karşı cereyan eden bir hadise karşısında darp edilen Sayın Hüseyin Örs hastaneye kaldırıldı. Bu darbı gerçekleştiren milletvekilinin, "Ben özür dilemeyeceğim" demesinin ne kadar vahim olduğunu söylemek istiyorum.
Meclis, kavga mahalli olarak görülüyor. Sadece milletvekillerine değil, grup başkanlarına da Allah akıl fikir versin.
Gerçek gündemler konuşulmasın diye her gün suni bir gündem üretiliyor. Bu haftanın sis bombası da milletvekilinin darp edilmesi.
Ekonomi alev almış, kriz daha da derinleşiyor. Krizle mücadele etmesi gerekenler, krizin değil algının peşinde koşuyorlar.
'O üç harfliler...'
Çok net ifade ediyorum; bu ülkedeki en büyük fırsatçı, bu iktidarın bizzat kendisidir! Evet, bu ülkenin bir "üç harfliler sorunu" vardır. O üç harfliler de AKP’dir, MHP’dir ve maalesef RTE’dir!"
Zincir marketin gerekliliğe vurgu yapan Erdoğan, şu an marketleri karşısına alıyor. Marketler taşlanıyor, mafya vari kişiler, iş adamlarına hakaretler yağdırıyor.
Hayat pahalılığını, zincir marketlere yıkıyorlar. Adı geçen marketlere hiç gitmeyen tuzu kurular şimdi boykot çağrısı yapıyorlar. İnsanlara doları boykot edin diyenler bunlar. Bugünkü hayat pahalılığının sebebi üç harfli marketler değil MHP'ye pranga ile bağlı olan AK Parti, VE Cumhur İttifakı'dır. Suçlu iktidardır, iktidarın yanlış politikalarıdır.
Birkaç marketle baş edemeyen bu iktidarın beceriksizliği endişe vericidir.
Kira fiyatlarında da ev sahiplerini sebep bulmaktadır bu iktidar. İktidar şimdilerde başka bir algının hamurunu şekillendiriyor. TÜİK'e göre enflasyon düştü gibi gözüküyor. İktidar yüzde 10'dan yüzde 80'lere çıkardığı enflasyonu 'şimdi nasıl düşürdük' diyecek. Ama fiyatların nasıl arttığını vatandaş yaşayarak görüyor. TÜİK fiyatları gerçekleri yansıtmıyor.
Beştepe’deki birkaç bin dönümlük arazide her şey yolunda olabilir; ama ülkemizin her bir sokağında, her bir mahallede, her şehirde ve semtte insanlar artık en temel ihtiyaç maddelerini alırken iki kere düşünmek zorunda kalıyor. Çocuklar da bunu konuşuyor. Çünkü onların da harçlıkları düştü.
'Türkiye gündemine girmeli'
Sayın Erdoğan, Türkiye'de olup biteni sosyal medyada göremiyor. Bir teklifimiz var. Kendi yandaşları her şeyden memnun. Türkiye'de herkesin memnun olduğunu zannediyor. Bundan kurtulabilmesi için sosyal medyadaki profilini kişiselleştirilmiş gündemden çıkartıp, Türkiye gündemine almalı. Bunu gerçekleştirirse o zaman Kanun Hükmünde Kararname mağdurlarından, enflasyondan, işsizlikten, değer kaybeden liradan, EYT'lilerden, akaryakıt zammından ve çok daha fazlasını bizzat kendisi görecektir.
2023 yılında seçim sonrası atılım yılına gireceğini söyleyebiliriz. Her türlü tahribatı, çok kısa sürede ortadan kaldırıp, kısa sürede atılım süreci başlatacağız. Bunu Millet İttifakı olarak diğer tabirle altılı masa olarak gerçekleştireceğimize inanıyorum.
Türkiye'yi krizden çıkarmak için 2023 yılı bir fırsattır. Bizim vizyonumuz; kardeşçe yaşanabilir bir Türkiye oluşturmaktır. Taban tabana zıt fikirleri savunup, kardeş olmaktır.
Geçmişte Cumhurbaşkanı, "İtibarda tasarruf olmaz" demişti. Biz itibar kazanmak için beş kuruş harcamayacağız. Burada israf ettiğimizi burada inşa edeceğiz. Eğitimden istihdama, kamudan atamalara kadar her türlü kıyas ortadan kaldırılacak. İş mutlaka ehline verilecektik. Milletin partisi konumundaki 85 milyona teklif götürülecektir. Mutlak adalet esastır. Temel ölçüt; hak ve hukuk olacaktır.
Kuvvetler ayrılığı olmadan adaletin tesisi bugünkü şartlarda imkansızdır. Biliyoruz ki bugünkü ekonomik sisteminin adı 'rant ekonomisi'. Halkın sahip olduğu bütün imkanlar elinden alınmaktadır. Milli kuruluşlar şaibeli bir şekilde yabancı tekellere satılmıştır. Tüm birikimlerimiz, milletin elinden çıkarılmış bulunmaktadır.
Emeklilerimizin yüzünü mutlaka güldüreceğiz. Huzurlu bir yaşam imkanına kavuşturulacaktır. Aylıklar ödenirken, süre dikkate alınıyor bugün. Bağlanan asgari aylıklar ile asgari düzey ilişkilendirilmiyor. Emeklilerimizin maaşlarına her yıl ekonomik büyümeden pay verilecek. Farklı emekli aylıkları arasındaki eşitsizlik de giderilecek.
Şiddet mağdurlarının, mağduriyetlerini kaldırmak adına gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılacak. Aile yapısını koruma ve güçlendirmek için her türlü tedbiri almakta kararlıyız.
Engellilerinin önündeki bütün engelleri kaldırmakta kararlıyız. Bu en önemli hedeflerimizden birisidir.
Rant odaklı değil, insan odaklı çözümler üreteceğiz. 'Çalıyor ama çalışıyor' anlayışına son verecek, çalmadan da çalışılabileceğini göstereceğiz
Asgari ücreti, açlık sınırında tutmayacağız. 'Karnın doysun yeter' anlayışını tarihe gömeceğiz."
Zincir market hisselerinde 'yeni kural' düşüşü