Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı: Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışması gerçek gündemin önüne geçmemeli

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, CHP Mersin İl Gençlik Kolları tarafından düzenlenen "Gençliğin Politika Galerisi 2 Eğitimi" programına katıldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen programda partili gençlere hitap eden ve konuşmasına Türkiye’de hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun tüm gençlerin ciddi sorunlarla mücadele ettiği bir dönemden geçtiğini belirterek başlayan Başkan Seçer, gençlerle bazı anılarını da paylaştı.
“DERSİMİZİ İYİ ÇALIŞTIĞIMIZ İÇİN 2024 YILINDA BÜTÜN DUVARLARI YIKTIK”
Seçer, siyasette önemli olanın kişiyi her zaman dinamik tutacak hedefleri olması gerekliğinin olduğunu dile getirdi. 2019 yerel seçimlerinden 15 ay önce çalışmalara başlayarak Mersin’e hizmet etmek için yola çıktığını hatırlatan Seçer, “2019 yılında göreve geldiğimizde dersimizi iyi çalıştığımız için 2024 yılında artık bütün duvarları yıkarak, kapıları kırarak sağcısı, solcusu, liberali, Kürt milliyetçisi, Türk milliyetçisi, bütün siyasi geleneklere mensup, Mersin’de yaşayan hemşerilerimizin CHP’nin şerefli, onurlu altı okunun altına ‘Evet’ mührünü vurdurduk. Bu çalışmakla, insanları kucaklamakla olur" ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Cumhurbaşkanı adayı tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Seçer, CHP mensubu herkesin partide her yere aday olma hakkına sahip olduğunu ancak aday belirleme sürecinin çok dikkatli yürütülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Seçer, şunları kaydetti:
“CUMHURBAŞKANLIĞI SÜRECİ PARTİ İÇERİSİNDE KOMPLİKASYONLARA SEBEP VERMEMELİ”
“Mutlaka tartışmalar olacak. Şu tuzağa düşmemek lazım, bunu önemle söylüyorum. Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışması gerçek gündemin önüne geçmemeli, gerçek gündemi örtmemeli. Buradan Cumhuriyeti Halk Partili bir belediye başkanı olarak sesleniyorum. Birçok seçim yaşamış, seçim kazanmış, seçimlerde görev almış bir başkan olarak başkanınız olarak sesleniyorum. Cumhurbaşkanlığı süreci parti içerisinde komplikasyonlara sebep vermemeli. Bizi birbirimizden ayırmamalı. Buna azami özen göstermemiz lazım. Mutlaka herkes bu partide her yere aday olma hakkına sahiptir. Ama bu yolda yürürken bu sürecin, Cumhurbaşkanlığı adayımızı belirleme sürecinin de çok dikkatli yürütülmesi gerektiğini söylüyorum. Bu uyarıyı dikkatle, önemle yapıyorum, altını çizerek yapıyorum. Zaten görüşlerimi Sayın Genel Başkanımızdan bu konuda görüşülmesi gereken tüm aktörlere kadar herkesle paylaşıyoruz. Kamuoyuyla paylaşacağımız görüşlerimiz vardır, buraya dikkatinizi çekmek isterim, paylaşmayacağımız görüşlerimiz vardır. Bunu neden yaparız? Partimizin selameti, partimizin menfaatine mi değil mi onu düşünerek bunu yaparız. Benim de kastetmek istediğim bu.
İnsanlar, ‘Hangi siyasiye, hangi belediye başkanımıza bir operasyon yapılacak’ endişesiyle yaşıyor. Türkiye’de iki gündem var; bir tanesi yoksulluk, hayat pahalılığı. İkincisi korku iklimi. Korku bulutu sarmış ülkenin üstüne. İnsanlar bu iki şeyden söz ediyor. Birebir oturduğunuz zaman hayat pahalığından, yoksulluktan, çocuklarının işsizliğinden, geçim sıkıntısından, ondan bahsediyor. Bir de paranoya oldu toplum, iki kişi konuşurken birbirine fısıltıyla konuşuyor. ‘Üçüncü bir şahıs duymasın, ne olur, ne olmaz, bizi de gözaltına alırlar. Uydurma sebeplerle gizli tanıklarla cezaevine gönderirler.’ Türkiye’de yaşanan iki temel konu budur.”