İYİ Parti'de Mansur Yavaş Kavgası Krize Dönüşüyor!

İYİ Parti'de Mansur Yavaş Kavgası Krize Dönüşüyor!
İYİ Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cengiz Topel Yıldırım, ABB Başkanı Mansur Yavaş hakkında yolsuzluk iddialarında bulundu. İYİ Parti GİK Üyesi Uğurhan Ferudun Berat Tiryaki ise partisinin Ankara adayına "Bu tarz bir iftira siyasetini hangi ilkeyle meşrulaştırmaktadırlar?" diye sordu.

: Aday "Yolsuzluk" Dedi, GİK Üyesi "İftira" Diye Yanıt Verdi

İYİ Parti'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cengiz Topel Yıldırım, katıldığı bir canlı yayında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a yönelik yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarında bulundu.

Yıldırım'ın iddiaları şunlar:

Belediye kasasında olması gereken 5 milyar 928 milyon liranın kayıp olduğu

Belediyenin 5 yılda 6 milyar 937 milyon TL zarara uğradığı

Belediyenin 308 milyar kaynağın sadece yüzde 3,27'sini sosyal yardımlara harcadığı

Basın Yayın Dairesi'nde 308 kişinin çalıştırıldığı ve bu personelin 5 yılda 739 milyon TL maaş aldığı

Yıldırım'ın iddialarına Mansur Yavaş'ın ekibi şu şekilde yanıt verdi:

Basın Yayın Dairesi'nde 278 personel ve 153 çağrı merkezi çalışanı 7 gün 24 saat 3 vardiya halinde çalışmaktadır.

4 giriş kapısındaki danışma personeli ile birlikte sayı 300'ü bulmaktadır.

Bu personel belediyenin personel şirketi BELKA'dan Fen İşleri Dairesi'ne oradan görevlendirmeyle basın dairesine gelmektedir.

Bu sistem 20 yıldır böyledir.

Buradaki eski personel daha çoktur.

300 personel troll olacak Sayıştay bunu görmeyecek mi?

İYİ Parti GİK Üyesi Uğurhan Ferudun Berat Tiryaki ise sosyal medya hesabından Yıldırım'a tepki göstererek, iddialarının "iftira" olduğunu söyledi.

Tiryaki'nin açıklaması şu şekilde:

Adayın kampanyasının ilk gününden beri Mansur Yavaş ve yönetiminin belediye iştiraklerinde gerçekleştirdiğini iddia ettiği yolsuzlukları ve usulsüzlükleri anlatıp durmaktadır.

Bu kampanya dilini ve yöntemini kesinlikle tasvip etmiyorum.

Halen İyi Parti Genel İdare Kurulu içerisinde, hatta Genel Başkan yardımcıları içerisinde Bizzat kendisi, Eşi, çocuğu, yeğeni, kuzeni veya akrabası Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı iştiraklerde Yönetim kurulu üyesi olan insanlar vardır.

Bu kimseler veya yakınları, İyi Parti adayının bahsettiği yolsuzluk iddialarına şimdiye kadar şahit olmuşlar mıdır? Şahit olmuşlarsa neden susmuşlardır? Neden görevlerine devam etmektedirler? Şahit olmamışlarsa, iddialar asılsızsa, niçin bu ithamlara sessiz kalmaktadırlar?

Bu tarz bir iftira siyasetini hangi ilkeyle meşrulaştırmaktadırlar? İyi parti, rekabetle hakareti; siyasetle intikamı birbirine karıştıran bir yaklaşıma alet edilemez. Türkiye’yi yönetme iddiasıyla ve yönetebilecek kadrolarla kurulmuş İyi Parti, Hiç kimsenin kişisel intikam aparatı olarak kullanılamaz.

Bu yüzden sözü edilen belediye iştirakleriyle ilgili iddialara İştiraklerle yakın ilişkide olduğunu bildiğim İyi Partililer, Ahlaken ve vicdanen kamuoyu önünde yanıt vermekle yükümlüdürler.

Yıldırım'ın iddiaları ve Tiryaki'nin tepkisi sonrası İYİ Parti'de bir kriz yaşanıyor.