Kılıçdaroğlu'na karşı teklif: Başörtüsü Anayasa'ya

Kılıçdaroğlu'na karşı teklif: Başörtüsü Anayasa'ya
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'başörtüsü' teklifi sonrası AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Erdoğan'ın bugünkü konuşmasını işaret etmişti. Partisinin grup toplantısında Kılıçdaroğlu'na başörtüsü üzerinden yüklenen Erdoğan, karşı hamle olarak Anayasa teklifinde bulundu. Erdoğan, "Eğer dürüstsen, samimiysen bunu yasa değil, anayasa düzeyinde sağlayalım" dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) dün itibarıyla açıldı. Meclis, ilk iş olarak sansür yasasını görüşmeye başladı. Partiler de yeni dönemin grup toplantılarını yapmaya devam ediyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'başörtüsü' adımı sonrası AKP Sözcüsü Ömer Çelik de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bugün önemli bir şey açıklayacağını duyurmuştu.

'Eğer dürüstsen yasa değil, anayasa düzeyinde sağlayalım'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iktidar tarafından 'tarihi' olacağı belirtilen konuşması başladı. Erdoğan'ın konuşmasının tümünde gündemi Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü teklifi oldu. Kılıçdaroğlu'na eski açıklamaları üzerinden yüklenen Erdoğan, merakla beklenen karşı hamlesini açıkladı. Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na çağrıda bulunarak, "Eğer dürüstsen, samimiysen temel bir insan hakkı olan başörtüsü meselesini ülke gündeminden çıkarmak için samimiyse, gençlerimizin hassasiyetleri olan bu meselenin ahdi temelini güçlendirmenin peşindeyse bunu yasa değil, anayasa düzeyinde sağlayalım" ifadelerini kullandı.

'Önümüzdeki cuma' diyerek Alevileri işaret etti

Erdoğan, öte yandan önümüzdeki cumayı işaret ederek, "Yeni bir adımını atacağımız çalışmalarla Alevi kardeşlerimizi ülkemizden koparma projelerini de onlara rağmen akamete uğratıyoruz" dedi.

'Milletimizi yönlendirmek isteyenlerin gayretleri boşa çıkacak'

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Cumartesi günü 27. dönemin 6. ve son yasama yılına girdiğimiz TBMM'nin komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde sizlere muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Milletvekillerimizin yaz dönemindeki yoğun çalışmalarını yakından takip ettik. Kapısı çalınmamış hane bırakmayacak bir anlayışla yürütülen bu çalışmalar için teşekkür ediyorum. Biz sahayı ne kadar sıkı tutarsak milletimizi, yalanları ve çarpıtmalarıyla yanlış yönlendirmek isteyenlerin gayretleri boşa çıkacaktır.

'Ne aldatanlardan ne de aldananlardan olmama sözümüz var'

Türkiye'nin bugününü hazırlayan parti sıfatıyla geleceğini inşa edecek birikime sahip olduğumuzu her kesimden insanımıza göstermekte kararlıyız. Bizim için kimin ne yaptığının, ne söylediğinin önemi yoktur. Biz kendi halimize bakacağız. Biz kendi sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmeye bakacağız. Birileri ülkenin geleceğini düşünmeden dün öyle, bugün böyle diyerek ikiyüzlü tavırlar sergileyebilir. Ama bizim milletimize ne aldatanlardan ne de aldananlardan olmama sözümüz var.

Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle seçim sonrası yaptıklarıyla arasındaki devasa uçurumu belediyelerde gördük. Hiçbir sözlerinin arkasında duramadılar hatta tam tersini yaptılar. Kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada pişkince gezebiliyorlar. Şimdi aynı sinsi taktiği önümüzdeki seçimlerde kullanma hazırlığı yaptıklarından şüpheniz olmasın.

Gençlerimizin de dünyayı tanıyan birikimleri ve sahip oldukları teknoloji işle bu bayat oyunu çözebileceklerinden şüphe duymuyorum. Tüm bu fotoğraf içinde milletimizin önüne yeni bir vizyonla, yeni bir programla, yeni projelerle çıkan böyle bir niyete sahip tek partiyiz, tek ittifakız. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımız MHP ile birlikte komisyonlarda ve genel kurulda gündemimizdeki tüm düzenlemeleri yasalaştıracağımıza inanıyorum.

'Bu seçimlerin mottosu: Türkiye 100 yılı'

Ülkemizi geçtiğimiz 20 yılda asırlık eser ve hizmetlere kavuşturduğumuz gibi inşallah önümüzdeki dönemde de Türkiye 100 yılını milletimizle birlikte inşa edeceğiz. Bu seçimlerin mottosu: Türkiye 100 yılı.

Birilerine bakıyorsunuz toplanıp toplanıp dağılıyorlar. Bırakın memlekete faydaları dokunmayı kendi meselelerini bile çözemiyorlar.

'Ey Bay Kemal, senin gidecek yerin var mı ya?'

Geçenlerde Ankara Etlik Şehir Hastanesi'nin açılışını yaptık. O da aynen Bilkent Şehir Hastanesi ile aynı büyüklükte 4006 oda, yatak kapasitesine sahip. Böylece Ankara 2 dev şehir hastanesine sahip olmuş oldu. Malum zat bir zamanlar SSK'nın genel müdürlüğünü yaptı. Ne yaptı ya bu adam? Onun döneminde malum hastane odaları pislikten geçilmiyordu. Hastalarımız kan revan içinde kalıyorlardı. Rehine alma dönemi vardı. Hastalar ölüyordu ve rehine alınıyorlardı. Ey Bay Kemal, senin gidecek yerin var mı ya?

Hiçbir vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü aşama aşama yerine getiriyoruz. Türkiye bir süredir çok ciddi sınamalardan geçmektedir. Bu sınamaların milletimizin hayatına yansıyan olumsuzlukları var mıdır? Vardır. Sorunların çözümü mümkün müdür? Mümkündür. Türkiye'de bu çözümü sağlayacak tek yürütme temsilcisi biz, tek siyasi parti AK Parti, tek ittifak Cumhur İttifakı mıdır? Evet öyledir. Milletimize bu gerçeği gösterdiğimizde sandık yolu kendiliğinden açılacaktır.

'İstihdamda tarihimizin en yüksek rakamı'

Ülkemize yönelik ekonomik saldırılar için kullanılan araçları kurduğumuz mekanizmalarla devre dışı bıraktık. Bu anlayışla salgın oldu, üretime ara vermedik. Savaş çıktı, ihracatta gaza basmaktan vazgeçmedik. Küresel krizde büyümeyi sürdürdük. Büyüme oranlarımızla dünyada ilk sıralarda yer aldık. Pek çok yerde ekonomik durgunluk ve daralma tartışılırken uluslararası kuruluşlar ülkemizle ilgili büyüme tahminlerini sürekli yükseltiyor. İstihdamda tarihimizin en yüksek rakamı olan 31 milyona dayandık. Sosyal konut projesi gibi adımların vatandaşlarımızı ev sahibi yapma yanında ekonomik hareketliliğe ve istihdama önemli katkıları olacaktır. Bu ayın sonunda TOGG'un banttan çıkış törenine katılıyoruz. Hem finans hem sanayi hem hizmetler sektöründe ülkemizde yatırım yapmak isteyen uluslararası yatırımcıların yoğun ilgisiyle karşı karşıyayız.

'Sen doğru ol, eğri belasını bulur'

Eskilerin dediği gibi 'Sen doğru ol, eğri belasını bulur.' Nitekim uluslararası kuruluşlar bizim uyguladığımız ekonomi programını teyit eden açıklamalar yapıyor. Dünyanın önde gelen iktisatçıları ile vicdan sahibi ekonomistleri aynı çizgiye gelmeye başladılar. Hep dediğimiz gibi 'Durma yok yola devam.'

Biz içeride eser ve hizmet siyasetiyle dışarıda itibarı yükseltecek diplomasiyle uğraşırken birileri de oyun peşinde koşuyor. Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı yaptığı bir açıklamayla bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadeleyle ilgili güya günah çıkartıyor. Dün çıkardıkları teklifle önceki akşam atıp tuttukları arasında dağlar kadar fark var. Biz bir dönem zulüm düzeyine varan bu konuyu her alanda ülke gündeminden çıkarttık. Eğitim kademelerinde böyle bir mesele yok. Kamuda veya özel sektörde çalışan hanım kardeşlerimizle ilgili böyle bir mesele var mı? Hayır. Türkiye bir dönem Meclis'e başörtüsüyle girdiği için kürsüden senin fikir baban haddi bildirmeye davet edilen milletvekilleri görmüştü. Siz de bunları alkışlamıştınız. Meclis'ten atmak için alkışlamıştınız. Bugün milletvekillerimizle ilgili böyle bir sıkıntı var mı? Hayır. AK Parti, Cumhur İttifakı bu doğrultuda attığımız her adımın kazananı Türkiye olmuştur.

'Başörtüsü diye bir mesele kalmamıştır'

Ya Kemal doğru ol be. Yanına bir-iki başörtülü bayanı alıp rozet takmakla bu işi çözeceğini mi zannediyorsun. Dürüst ol, adam gibi dürüst ol. İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma. Gerisindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var?

Tablo gayet net bir şekilde ortadadır. Bugün Türkiye'nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadele sayesinde hamdolsun artık kalmamıştır. Geçmişte bu ülkede başörtüsü diye utanç verici bir mesele yaşandıysa tek müsebbibi CHP zihniyeti, CHP faşizmidir. Genelde kılık kıyafet anayasa konusu olmaması gereken tabii bir haktır. 'Devletin kurumlarına bu şekilde girilemez' diyor. Bu ülkede başörtüsünü örten neden örtüyor? Rabbimin emri olduğu için örtüyor. Nasıl başı açık bir kardeşimizin hayatın her alanında herhangi bir yasa düzenlemesi gerekmiyorsa aynısı başörtülü kardeşlerimiz için de geçerlidir. Genel hak ve özgürlükler diye bir kalıp var ya başörtüsü hakkı da bu kalıbın doğal bir parçasıdır. CHP faşizmi, geçmişte bürokratik vesayet ve darbecilerle el ele vererek önümüze böyle bir sorun çıkarmıştır. İnsanlarımız mağdur edilmiştir. Aynı zihniyet 1960 darbesini yaptırdıktan sonra iktidarı rahatça ele geçirebilmek için Menderes'i darağacına göndermekte tereddüt etmemiştir. Bunun için biz eskiden beri mücadelemizi CHP zihniyetine karşı verdiğimizi söylüyoruz.

'Kılıçdaroğlu, benim kızlarım bu işin mağduriyetini çekti'

Biz 2008'de MHP ile birlikte Meclis'te CHP zihniyetinin emrivaki zulümlerinin önünü kesmek adına bir anayasa değişikliği yapmıştık. İşin özü mantığı itibarıyla böyle bir düzenlemeye ihtiyaç olmamasına rağmen CHP faşizmini önlemek için yaptığımızın altını çiziyorum. Bu düzenleme iptal edilmeseydi Türkiye ta o zaman gündeminden çıkarmış olacaktı. Bu değişikliğin iptalini büyük bir keyifle AYM'ye götüren bizzat Kılıçdaroğlu'nun ta kendisiydi. Artık bu yalanların yetti. Kılıçdaroğlu belgeyle konuşuyorum, senin imzalarınla konuşuyorum. Şimdi yanına birkaç tane başörtülü kardeşimizi aldatarak alıyorsun, resim çektiriyorsun, onlarla birlikte milletimizi aldatmaya gayret ediyorsun. Kılıçdaroğlu, benim kızlarım bu işin mağduriyetini çekti. Ve ben kızlarımın bir tanesini üstelik de imam hatipte İstanbul'da okutamadım. Çünkü yönetim sıkıntılıydı. Türkiye'nin bir başka iline gönderdim. Bunun çilesini kızlarımla, yeğenlerimle çektim. İmam hatip okulunun kapısında anneler günlerce, aylarca nöbet tuttular. Polis verilen emre uyarak çocuklara istenmeyen müdahaleler yapıyordu. Bunları biz yaşadık. Şimdi kanunlarla bu işi düzenleyelim diyorsun. Sabırlı ol. Bu zatın başörtüsü meselesinde de birbirine taban tabana zıt o kadar söylemi var. ki biz söylenene değil gerisindekine bakmak istiyoruz.

Bizim gerçekleştirdiğimiz pek çok icraatı sanki yokmuş, kendileri yapmış gibi anlatma huyları burada da kendini gösterdi.

'Terör örgütlerinin temsilcileriyle dirsek dirseğe yürüdü'

Başörtüsü meselesi başta olmak üzere inanç ve ibadet alanındaki engelleri onlara rağmen aştık. Kürt meselesi diye ülkemize giydirilmeye çalışılan deli gömleğinden onlara rağmen kurtulduk. Bizim Kürt meselesi diye bir derdimiz yok, benim kabinemde 2 Kürt arkadaşım var ama sende dert çok. Çünkü dürüst değilsin. Akşam yalan, sabah yalan. Terör örgütlerinin tepelerini onlara rağmen ezdik. O da terör örgütlerinin temsilcileriyle Ankara'dan İstanbul'a dirsek dirseğe yürüdü.

Önümüzdeki cuma günü yeni bir adımını atacağımız çalışmalarla Alevi kardeşlerimizi ülkemizden koparma projelerini de onlara rağmen akamete uğratıyoruz. Milletimizin girdiğimiz her seçimde bizi sandıktan birinci çıkarmasının sebebi CHP'nin izlerini silmemizin önemli payı vardır.

Aslına bakılırsa CHP faşizminin ne laiklik, ne başörtüsü, ne diğer meseleler umurlarındadır. Bunların faşizminlerini her devirde farklı renklere boyayarak yapmak istedikleri tek şey milletimizi bağımlı bırakarak kendi iktidarlarını sürdürmektir.

'Çözümü Anayasa düzeyinde sağlayalım'

Kanun Teklifi diye Meclis'te sundukları metin tüm boyutlarıyla kucaklamaktan ve tüm boyutlarıyla çözmekten uzaktır. Yeni yasakların dayanağı haline bile gelebilir. Madem konuyu kendisi gündeme getirdi. Öyleyse biz daha ötesi bir teklifle mukabele edelim. Eğer dürüstsen şayet bu zat en temel bir hak olan başörtüsü meselesini ülkenin gündeminden çıkarmakta samimiyse gelin çözümü yasa değil, anayasa düzeyinde sağlayalım. Bu konuda elimizde Cumhur İttifakı olarak başlattığımız girişimle bir irade de mevcut. AK Parti ve MHP olarak o dönemde hazırladığımız anayasa değişikliği teklifini bu hususta aksi yönde düzenleme yapılamayacağı açık kaydıyla birlikte yeniden çıkartalım. Çünkü bugün Meclis'te yasayla verilen hakkında yarın başka bir Meclis denkleminde alınabilmesi mümkündür. Meseleyi anayasa düzeyine taşıdığımızda kolay yürüyemeyeceği için daha sağlam bir iş çıkmış olacaktır. Adam gibi adamsan gel bunu böyle yapalım.

'Talimatı bugün veriyorum'

Altılı masada yanında seni destekleyen arkadaşların da var ya, gelin hep beraber bu işi çıkaralım. Biz demokrasiye saygımız gereği ağızdan çıkan söze göre kendi teklifimizi sunuyoruz. Ben arkadaşlarıma talimatı bugün burada veriyorum. Adalet Bakanım başta olmak üzere, Anayasa Komisyonu'ndaki arkadaşlarım çalışmalarını hazırlayacaklar. Gerisi CHP ve başındaki zatın derdidir. Aile kurumumuzu güçlendirecek ilave değişiklikler de yapalım. Bizim hayalimiz olan ülkemizi yeni, sivil, özgürlükçü anayasaya kavuşturma hedefimiz bakidir."

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi