Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Bize oyun mu çekmek istiyorsun?

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Bize oyun mu çekmek istiyorsun?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlahiyat Yıldızları Ödül Töreni'nde açıklamalarda bulundu. Konuşmasında CHP lideri Kılıçdaroğlu'na başörtüsü teklifi üzerinden yüklenen Erdoğan, Anayasa değişikliği çağrısını yineledi. Öte yandan Anayasa teklifi konuşmasında Erdoğan LGBTİ'leri de hedef aldı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İlahiyat Yıldızları Ödül Töreni'nde konuştu. Burada CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü düzenlemesi teklifine değinen Erdoğan, "Bize oyun mu çekmek istiyorsun? Samimiysen gel Anayasa değişikliği yapalım. Biz bir daha bu tuzaklara gelmek istemiyoruz. Anayasal bir düzenleme yapalım bu işi bitirelim. Anayasa metnini Meclis'e gönderdik. Samimiyetlerini göreceğiz" dedi.

Erdoğan burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Uluslararası ilahiyat gençlik buluşması münasebetiyle istikbalimizin teminatı ve mimarı olan siz gençlerimizle bir araya gelmenin bahtiyarlığı içindeyim.

Eskişehir'de neredeyse öğrenci yoktu böyle bir konuma gelmişti ilahiyat. İmam Hatiplerin bütün öğrencilerini adeta kapı dışarı etmişler. Şimdi bir milyon 300 bin öğrenci var.

1 milyon 300 bin imam hatiplinin artık türevini istiyoruz. Bunların imam hatiplerinden ilahiyatlara yetmez, tüm üniversitelere başarı oranı yüksek dağılmasını istiyoruz. Bu kardeşinizi cumhurbaşkanı yapan bu millet Allah'ın izniyle her tür üniversitede de başarıyı yakalar.

'İlahiyatçı gençlerimizin bir araya gelmesini kıymetli buluyorum'

Siyasette de sosyal hayatta da başarının parolası vahdettir. Asıl güç nitelikte kalite deriz. Asıl etki mücadeleyi örgütlü yürütmekle sağlanır. Birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır. Bu emri ilahinin bize işaret ettiği yoldan asla ayrılamayız.

İlahiyatçı gençlerimizin bir araya gelmesini kıymetli buluyorum.

Vatana millete ümmete hayırlı fertler yetiştirme çabasında olan herkesin, tüm kurum ve gönüllü kuruluşlarımızın başımızın üstünde yeri vardır.

Bugüne kadar olduğu gibi inşallah gelecekte de sizlerle beraber ülkemizin tüm gençlerinin yanında olmayı sürdüreceğiz.

'İlahiyat fakülteleri sıradan yükseköğretim kurumlarıyla aynı değil'

İlahiyat fakülteleri tarihi ve misyonu ile kesinlikle sıradan Yükseköğretim kurumları değildir. Tıpkı imam hatipler gibi ilahiyatlar da ülkemizin belli dönemlerine aynı tutan müesseselerdir.

Milletimize asli kimliğini hatırlatan tüm değerlerin silinmek istendiği bu korkunç yıllarda ilahiyat eğitimi de verilemedi. Sadece gassal yetiştireceğiz. Oradan geliyoruz.

'Kızımı İstanbul'dan taa Trabzon'a gönderdim'

Benim imam hatipteki İngilizce hocam siz ölü yıkamak için mi buraya geldiniz diye bize derste söylüyordu. Bizim nereye gideceğimizin nereye varacağımızın farkında değildi o. Elhamdülillah nereden nereye. İlahiyat fakültelerinin kapılarındaki zincirlerin kırılması ancak Türkiye'nin çok partili siyasi hayata geçmesi ile mümkün oldu. Biz kızlarımızı düşünebiliyor musunuz imam hatip okullarının kapısından maalesef kaçırmak zorunda kaldık neden dolayı başörtüsünden dolayı kızımı İstanbul'dan taa Trabzon'a gönderdim. Oradaki imam hatibin müdürü benim de sınıf arkadaşımdı dedi gönder buraya ben burada okuturum. Bu çileleri çeken burada nice aileler var bu sıkıntıları yaşayan nice aileler var. Ama elhamdülillah bunların hepsi mazi oldu şimdi artık durmak yok ileri.

Vesayet süreçlerinde ilahiyat fakültelerimizde sıkıntılı süreçler yaşandı. 28 şubat zihniyeti imam hatipler ve meslek liseleri ile birlikte ilahiyat fakültelerini de hedef almıştır.

28 Şubat'ın canlı şahitleri o günlerde yaşanan hukuksuzlukları çok iyi hatırlıyor. Bizler de milletimizin evlatlarına yapılan zulümleri yakınen tanıyoruz.

Kızlarımız kılık kıyafetleri dolayısıyla ötekileştirmeye maruz kalmadan sorumluluk üstlenebiliyor. Hakim, savcı, asker, polis olabiliyor. Demek ki istenince her şey olabiliyormuş.

Başı açık veya başörtülü ayrımı yapmadan gençlerimiz başta olmak üzere tüm kadınlarımıza kamuda fırsat eşitliği sağlıyoruz.

Kılıçdaroğlu'na Anayasa çağrısı

Ana muhalefetin başındaki zat 'gelin başörtüsüyle ilgili yasal bir düzenleme yapalım' dedi. Bize oyun mu çekmek istiyorsun? Samimiysen gel anayasa değişikliği yapalım. Biz bir daha bu tuzaklara gelmek istemiyoruz. Anayasal bir düzenleme yapalım bu işi bitirelim. Anayasa metnini Meclis'e gönderdik. Samimiyetlerini göreceğiz.

Müslüman bir sokulduğu delikten bir daha sokulmaz. Biz bir daha sokulmak istemiyoruz. Dürüst olun.

Türkiye'de ne sebeple olursa olsun hiçbir gencimizin hak kaybına uğramadı gelecek kaygısı yaşamadı iklimi Tahkim etmekte kararlıyız. Bunu da birileri gibi sosyal medyadaki sahte demokrasi şovları ile değil gerekirse anayasayı değiştirmek dahil hukuki yollarla gerçekleştireceğiz.

Hepimizin içini acıtan bir istismar vakası üzerinden 28 Şubat hevesçisi kesimler içlerindeki kin ve nefret kusmaya başlamışlardır. Oysa şöyle geriye doğru baktığımızda bugün ortalığı yıkanların geçmişinin ne kadar kirli olduğunu görüyoruz. Bunların dertleri çocuk istismarına tepki koymak değil kin ve nefret duygularını sergileyebilecekleri zemin hazırlamaktır.

Çünkü bunlar tarihimizin hiçbir döneminde terör örgütünün daha kaçırdı Kandildeki terör baronlarına peşkeş çekti 12, 13, 14 yaşlarındaki kızlarımız için gıklarını bile çıkarmadılar. Diyarbakır Anneleri'ni görmediler moda ve eğlence endüstrisinin meta haline getirdiği kızlarımız için sesini yükseltme diler.

LGBTİ'leri hedef aldı

LGBT denilen marjinal akımların sapıklıklarını alet edilen çocuklarla ilgili hiçbir tepki göstermediler. Muhalefet partilerinde ayyuka çıkan taciz tecavüz istismar skandalları karşısında kıllarını bile kıpırdatmadılar. Kadınlarımız aşağılayanlar şehit bacısına affedersiniz ağız dolusu küfür eden müptezellerle ilgili tek bir dahi kınama cümlesi bile kurmadılar.

Hasılı temel insan hak ve özgürlükleri konusunda ilkeli onurlu tek bir duruş sergileyemediler.

Meclis'e sunduğumuz teklifle tüm bu habis niyetlerin önüne set vurmayı hedefliyoruz. Sapkın akımların hedefi haline gelen aile müessesini de bu anayasa metnine koyacağız.

Gereken çoğunluk sağlanamaz elbette son sözü milletimiz söyleyecektir. İnşallah referanduma gerek kalmadan akıl vicdan sahibi milletvekillerimizin güçlü desteğiyle bu meseleyi kalıcı çözüme kavuşturacağımıza inanıyorum.

Rabbimiz ne buyuruyor? Gevşemeyin, hüzünlenmeyin, eğer gerçekten inanıyorsanız muhakkak üstün olan sizsiniz.

Türkiye bu seçimlerde sadece gelecek 5 yılının değil gelecek 50 yılının nasıl olacağına karar verecektir. Türkiye ya güçlü vizyoner dirayetli liderlik altında geleceğe yürüyecek ya da kavganın gırla gittiği arkaik bir yapının esiri olacaktır.

Özellikle gençlerimizden sandığa gittiklerinde oylarını kullanmadan önce iki Türkiye arasında bir tercih yaptıklarını unutmamalarını istirham ediyorum. Cumhur İttifakı olarak Türkiye'yi dolaşıyoruz.

Kaynak:halktv.com.tr