Bahçeli'den AKP'nin HDP ziyaretine destek: Doğal ve doğru adımdır

Anayasa görüşmeleri için AKP heyetinin HDP'yi ziyareti siyaset arenasını ısıtmıştı. Cumhur İttifakı'nın her fırsatta ağır sözlerle yüklendiği HDP ile AKP'nin görüşmesine MHP'nin ne tepki vereceği merak ediliyordu. halktv.com.tr yazarı İsmail Saymaz, MHP'li bir yöneticiye bu soruları yönelttiğini yazmış ve karşılığında ise Salı'yı bekleyin cevabını aldığını belirtmişti.

Saymaz yazısında şu ifadelere yer vermişti:

Ziyarete ve AK Parti’deki tartışmaya nasıl bakıyorsunuz?

Bu bakışı salı gününe bırakın. Sabretmek zorundasınız.

Ziyaretten MHP’nin bilgisi ya da onayı var mı?

Hayır, bizim bilgimiz, sizden duyduğumuz şekliyle var. Gündeme düştü ya, AK Parti partileri ziyaret edecek diye. Gitmeden önce “HDP’ye gideceğiz. Nasıl bakarsınız” diye herhangi bir…

Öyle bir bilgi verilmedi. Vermeleri de gerekmez. Gitmek istiyorlarsa giderler. O başka bir partidir.

Bu açıklamanın ardından gözler MHP'nin bugünkü grup toplantısına çevrildi. MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin Meclis'teki bugünkü toplantısında ne diyeceği merak ediliyor.

Bahçeli kürsüde

Bahçeli'nin toplantıda yaptığı açıklamalar şu şekilde:

Mühim olan gökkubede hoş bir seda bırakmak, duayla hatırlanmaktır. Doğum ile ölümün birbirini takip etmesi birbirini tamamlamasıdır. Kutlu bir hayat uzun bir hayat değil haklı bir davayla geçen hayattır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 84 yıl evvel ebediyete intikal etmiştir. Buz dağının yalnızca görünen kısmı olan 57 yıllık hayatına 1 asırda bile yaşanmayacak olayları sığdırmayı başarmıştır.

Babasının vefatından sonra annesiyle gittikleri dayısı Hüseyin Efendi'nin köyünde bakla tarlası beledi, karga kovaladı. Gün geldi tıpkı kargalar gibi düşmanı da İzmir'e kadar kovalayıp vatanının izzetine gölge düşürmedi.

Atatürk demek üstün nitelikli bir dava adamı demektir.

'Atatürk'ün emanetleri MHP'de ve Cumhur İttifakı'ndadır'

10 Kasım bir matem günü değil yaşanmış onca hadisenin idrak günüdür. Atatürk'ün kurduğu partinin hasbelkader başına oturan zatın bile sömürgecilerin eline düşmesi, siyasi koloniye dönüşmesi maalesef Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş esaslarına tümüyle itiraz hatta ihanettir. 2 gün sonra vefatının 84. yıldönümü anacağımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk tam bağımsızlık düşkünü asker, milletine sevdalı bir siyaset adamıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetleri MHP'de ve Cumhur İttifakı'ndadır.

Cumhuriyete yıkım projesi diyen arsız ve ahlaksız bölücüler inanıyorum ki milletin iradesiyle yıkılacaklar ve hesap verecekler. Sonuçta Aziz Atatürk'ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatılacaktır.

Bizim için milli hafızada yer etmiş her toprak parçası vatandır. Ve öyle de kalacak.

Artık sızlanmaya gerek yoktur buna ihtiyaç yoktur. Türki Milleti belini doğrultmuş. Dünyanın konuştuğu bir Türkiye tablosu hamdolsun değer biçilemeyen bir resim gibi karşımızdadır.

Ülkemiz doğu ile batı kuzey ile güney arasında kucaklaşma sahası olarak sivrilmiştir. Bölgesel ve küresel krizlere karşı atıl, edilgen halden aktif ve atılgan bir diplomasiye müdahil duruma gelen bir Türkiye'ye ulaşılmıştır.

Bu hayranlık uyandıran muvvafakkiyetin arkasındaki yegane kuvvet büyük Türk Milletidir. Onun ruh kökünden doğan Cumhur İttifakı'dır dahası Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'dir.

Kapanan tahıl koridoru sayın Cumhurbaşkanımız ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin'in sorumlu ve duyarlı işbirliği marifetince 2 Kasım 2022 tarihinde tekrar açılmış açlık ve yoksulluk çeken ülkelere merhamet seferleri yeniden başlamıştır.

İnsan haklarını sözde değil özde savunan ülke Türkiye'dir. Batılı ülkeler insani değerlerin siyasetini ve ticaretini yaparken Türkiye bu alanda bir bayrak gibi dalgalanmakta. Bu mesele insan onurunu sahiplenme meselesidir.

Biz insanı ve vicdani hasletlere bağlıyız, Batı istilacı ve istismarcı açmazlarıyla bağlanıyor. Battıkça batıyor.

Türkiye doğalgazda inşallah merkez ülke konumuna da gelecektir. Türkiye barışçıl ve milli politikalarıyla güven veren hizipleri bertaraf eden sağlıklı yaklaşımlarıyla mazimizdeki asalet ve görkemli geleceğin ufkunda aşma becerisini Allah'ın izniyle gösterecektir. Türkiye'mizle iftihar ediyoruz.

Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek için fırsat kollayanlarla çetin bir hesaplaşmaya girmekten asla kaçınmayacağımızı açık seçik haykırıyoruz. Cumhuriyetin yeni yüzyılın Türk ve Türkiye yüzyılı olacağına candan inanıyoruz.

Zaman Türkiye zamanıdır. Zemin Türk vatanı, Türk-İslam coğrafyalarıdır. Zafer ise Türk Milletinindir. Cumhurun yıldızlaşan ve yıldırımlara taş çıkartan bıçkın mücadelesiyle bu zafer 2023 yılında lider ülke Türkiye idealiyle tezahür edecektir.

Elbette yapacağız hep birlikte yapacağız.

NATO çıkışı

NATO Genel Sekreteri'nin TBMM'nde ne yapacağını nasıl bir karar alacağını dikta etmesi talimat verir gibi konuşması bize göre edepsizliktir. Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir.

NATO TBMM'nin üzerindeki bir organ değildir. Biz kararımızı alırken sadece ve sadece Türkiye'mizin çıkarlarına bakarız. NATO Genel Sekreteri boyunu aşan sularda kulaç atmaktan vazgeçmeli. TBMM'ye ödev verme densizliğinden geri dönmelidir. şayet İsveç ve Finlandiya'nın geçen Hazirana ayında imzalanmış Madrid muhtırası kapsamında sahici ve somut adımları varsa hükümetimiz bu tespit etmişse sorun yoktur. Bu iki ülkenin NATO üyelikleriyle ilgili onay sürecinin önünde herhangi bir engel de kalmayacaktır. Kuşkular hala yoğunsa Türkiye kurnazca oyalanıyorsa İsveç ve Finlandiya'nın önünde aşılamayacak bir millet iradesi duracak.

Nasıl ki insan başkalarının ruhuyla yaşayamazsa bir millet de başka tarihlerin hadiseleriyle yaşatılamaz hayatımızı hakimiyeti altına alan milli kültürümüz gerçek sahibimizdir.

'Zillet ittifakı değerler anarşisine kapılmış'

Adına zillet dediğimiz muhalefet partileri buhrandan buhrana sürüklendikçe milletine ve ülkesine iftiralarla saldırmaya geçim kapısı görecek kadar aşağılık bir seviyeye kapılanmaktadır. Geldiğimiz bu aşamada sayıları 6 mı 7 mi yoksa 8 mi olduğu muamma haline gelen zillet ittifakı değerler anarşisine kapılmış. Ahlak kaidelerini milli karakteri hiçe sayan bir muhalefetin demokrasiyi yozlaştıracağını sadece kitaplar değil tecrübeler de deşifre etmektedir.

Türkiye'nin an itibarıyla öne çıkan en büyük sorunu muhalefetin melez menfur ve gayri meşru bir çizgide sabitlenmiş olmasıdır. Dış güçlerin içerideki etki ajanı veya ücretli acentesi gibi faaliyet gösteren bu savrulmaya siyaset diyen bunu da utanmadan demokrasiyle maskeleyen zillet ittifakı bir bakıma demokrasinin cellat başıdır.

Gerçi arsıza sözün kokmuşa tuzun fayda etmeyeceğini bilsek de bu tespitleri yapmak milli mesuliyetimizdir.

Kılıçdaroğlu'nun yurtdışı seyahatine tepki

Doğruya doğru demeyi inatla sürdüreceğiz yanlışa düşenlerin de ipliğini pazara çıkaracağız. Lütfen bir an olsun şu söylediklerimi gözünüz önünde canlandırmanızı rica ediyorum.

Almanya'nın muhalefet partisi başkanı İstanbul'a gelse ve Taksim İstiklal Caddesi'nde video kaydı yapıp ülkesine verip veriştirirse ne düşünürdünüz. Ya da Birleşik Krallık'ın İşçi Partisi Başkanı Ankara Kızılay'da sokağa çıkıp video çekse ve bunu da sosyal medyada paylaşsa bunu nasıl yorumlardınız.

Bir de şöyle soralım bu manzaraların gerçekleşme ihtimali ne kadardır? Düşünsenize az gelişmiş bir ülkenin muhalif bir isminin Türkiye'de sokağa düşüp ülkesi aleyhine ulu orta konuşması bile hayal sınırlarımızı ihlal eden marjinal bir hal sayılmayacak mıdır. Bunların hepsini CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yapmış ve imkansızı başarmıştır.

'Kılıçdaroğlu zihnen tutsak siyaseten de zincirlidir'

Kılıçdaroğlu CHP'nin başına paraşütle indirilmiş ve özel görevle yetkilendirilmiş taşeron bir siyasetçidir. Bu görev Atatürk'ü itibarsızlaştırma ve CHP'yi silme görevidir. Bu görevin temelinde Dersim İsyanı'nın rövanşını almak yatmaktadır. Kılıçdaroğlu'nun hiçbir söz ve eylemi CHP'nin önceki genel başkanlarıyla bağdaşmamaktadır. Kılıçdaroğlu zihnen tutsak siyaseten de zincirlidir.

Kılıçdaroğlu kara para görmek istiyorsa HDP'yi incelesin. Türkiye'yi suçlamak şerefli bir tavır değildir. Sayın Kılıçdaroğlu sandık Londra'da Berlin'de kurulmayacak. Oylar Brüksel'de sayılmayacak.

Sayın Kılıçdaroğlu burası Türkiye Cumhuriyeti burada sana ekmek yoktur. Burada sana çıkış yolu yoktur.

'İki seçeneğe de varız'

MHP olarak başörtüsünü güvenceye alan ve ailenin korunmasını hedefleyen anaysa değişikliğini sonuna kadar destekliyoruz. Bizim görüşümüz bellidir. Karar ve irademizde bir değişiklik yoktur. Bu anayasa değişiklik teklifini ya geniş bir mutabakat halinde TBMM'de ele alıp sonuca gidelim ya da halk oylamasıyla milletimizin takdirine sunalım bu iki seçeneğe de varız ve hazırız.

Eğer CHP dürüstse sözünün arkasındaysa başörtüsüne bez parçası demekten pişmansa buyursun bu meseleyi hep birlikte köklü çözümle buluşturalım.

'HDP ne ise CHP odur ve aynısıdır'

Bu arada AK Parti heyetinin anayasa değişikliğini görüşmek amacıyla Meclis'te grubu bulunan siyasi partileri ziyaret etmesi de son derece doğal ve doğru bir adımdır. HDP ile niye görüşülmüş? Biz buna ne diyecek, nasıl tepki verecekmişiz? Günlerdir cevap aranan marazi sorular bunlardır. HDP'ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum bile duymuyorum. AK Parti heyetinin CHP ile kurduğu temasa ses çıkarmayanların bizim sırtımızdan HDP'yi dillerine dolmaları müflis tavırdır. Bizim gözümüzde HDP ne ise CHP odur ve aynısıdır. Bizim görüşüldüğüne değil, makul ve demokratik çözümün nasıl olacağına bakıyoruz.

Zarfla değil mazrufla ilgileniyoruz, kaba değil öze odaklanıyoruz.

'Haydi başka kapıya'

Emeklilikte yaşa takılan kardeşlerimizin taleplerinin karşılanmasıyla birlikte bütün sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesini bekliyor ve bunu destekliyoruz.

Bizim gündemimiz milletimizin gündemidir. Sosyal medyadan MHP'ye asla istikamet çizilemeyecektir. Fitne tezgahı açanlara, el ovuşturan asalaklara bozguncu telkinlere ikiyüzlü tahriklere, oyun içinde ıyun kuranlara, onunla görüştü bununla buluştu masalı anlatanlara, Cumhur İttifakı'na kapalıyız. Alayını birden de yüzümüzü dönmüş durumdayız. Topuna diyorum ki haydi başka kapıya.

Şimdi bu konuda MHP'yi eleştiren malum televizyon ve basın mensuplarına sesleniyorum. ABD'de hamburger, İngiltere'de King burger, yollarda gelirken görüyoruz kılıç burger yakında yazıyor. Buyurun MHP ile uğraşacağınıza kuluç birguer yiyin de liderinizin arkasından konuş gidin nereye gidiyorsanız gidin.

HDP, MHP’yi tuzağa düşürebilir!