Ahmet Özer ikinci kez hakim karşısına çıktı
İstanbul Silivri’de yargılandığı davada ikinci kez hâkim karşısına çıkan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, 9 ay süren tutukluluğun ardından hakkında tahliye kararı çıktı. Duruşmada Özer ve avukatları, dosyadaki delil yetersizliğine ve hukuki çelişkilere dikkat çekti.
Mahkeme, 30 Ekim 2024’te gözaltına alınarak tutuklanan Özer’in yerine kayyum atanmasının ardından yaşanan süreci değerlendirdi. Özer, ilk savunmasında “Ben seçilmeseydim bugün barış sürecinde aktif rol alacaktım” dedi. AKP’nin İmralı Süreci'nde sıkça kullandığı bir ifadeyi de hatırlattı: “Adlarımız farklı olsa da soyadımız Türkiye'dir sözünün mimarı benim.”
Savunmalar sırasında zaman zaman tansiyon yükseldi. Özer’in avukatı Hasan Sınar, tanık ifadelerinin çelişkili olduğunu vurguladı. “Etkin pişmanlık taksit taksit uygulanmaz” diyen Sınar, tanıklara ilişkin “seri yalan makineleri” ifadesini kullandı. Sınar ayrıca, “Bugün tahliye verseniz bile Silivri’deki koğuşuna gidecek. Adli kontrolün bu aşamada işlevi yok” diyerek tahliye talebinde bulundu.
Ahmet Özer ise iddialara karşı net konuştu:
“Bu iddiaların hepsini çürütüyor ve reddediyorum. Gizli tanık garabeti yargımızın bağrına saplanmış bir gizli hançerdir.”
.
Özer ayrıca şunları söyledi:
“İlk günden beri masumiyet karinem çiğnendi. Benim terör örgütü üyesi olmadığım belli. Barış süreciyle benim tutuklu olmam arasında büyük çelişki var. Sayın Feti Yıldız’ın yaptığı paylaşım da bunu teyit ediyor.”
Duruşmada söz alan Anayasa hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu da Özer’in tutukluluğunun Anayasa’ya aykırı olduğunu vurguladı: “Ahmet Özer Anayasa Madde 19’a aykırı biçimde özgürlüğünden mahrum bırakılmıştır. Seçmenlerinin hakları da ihlal edilmiştir.”
Savunmaların ardından hâkim, Özer’in tahliyesine karar verdi. Ancak Özer’in başka bir dosyadan da tutuklu bulunması nedeniyle cezaevinden çıkması şimdilik mümkün olmayacak.
Duruşmada anbean şunlar yaşanmıştı:
KABOĞLU SÖZ ALDI | 13.28
İstanbul Baro Başkanı ve Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu duruşmada söz aldı.
İbrahim Kaboğlu:
Ahmet Özer Anayasa Madde 19’a aynıdır bir biçimde özgürlüğünden mahrum bırakılmıştır. Sayın Özer’e oy veren seçmenlerin hakları da ihlal edilmiş bulunuyor, Anayasa Madde 67’ye de aykırılık söz konusudur. Anayasa Madde 127 gereği etkili belde hizmetinden de vatandaşlar mahrum bırakılmıştır.
Ben anayasayı okutmuş bir öğretim üyesi olarak sayın Özer ile meslektaşlığımızın getirdiği bir sempati sonucu değil reel olarak bunları belirtme gereği duyuyorum. Konuşmam aynı zamanda her birimizin anayasal ve adil yargılanma hakkının bir gereğidir.Sizin biraz sonra telaffuz edeceğiniz karar adaletin tecellisi açısından çok önemli olacaktır. Bugüne kadar tanık olduğumuz durum sayın Özer’in 9 aylık tutukluluğu anayasalar bağlamında bir yaptırım olmuştur. Anayasamız Madde 38 ile yetinmemiş, Türkiye Olağanüstü Hal veya seferberlik halinde bulunsaydı ya da savaş halinde bulunsaydı dahi 'suçsuz sayılma hakkı' mutlak bir hak. Suçluluğu mahkeme kararıyla saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz. Ama bütün bu tanık olduğumuz uygulama Ahmet Özer hakkında bir suçluluk algısı yaratılması sonucunu doğurmuştur. Şu soruyu sorarak sonlandırmak istiyorum sözlerimi; eğer sayın Özer 9 ay boyunca tutuksuz yargılansaydı bugünkü durumda ne değişecekti? Tam geçen hafta bu saatte Bolu'da Kartalkaya duruşmasındaydım. O duruşmada heyet başkanının çaresizliğine tanık oldum, esasen orada bulunması gereken Turizm Bakanı'nın bulunmaması bir yana, bürokratların bile mahkeme gitmesine izin vermediği için, yargıç orada aşçıyla, kapıcıyla, beşinci derecede görevli kişileri sorumlu tutmak için onların ifadeleriyle yetinmek durumunda kaldım. Ama siz tam tersi durumdasınız, burada 138'e göre karar verip suçsuzluk karinesinden savaş ortamında bile yararlanması gereken bir kişinin suçluluk algısının daha fazla sürdürülememsi için vicdani kanaate göre karar vereceğine inanıyor, sabrınız için teşekkür ediyorum.
"ADLİ KONTROL BİLE VERSENİZ" | 13.18
Avukat Hasan Sinar Ahmet Özer'in tahliyesini talep ederek konuşmasını sonlandırdı. Sinar, Özer'in başka bir suçtan tutuklu olmasından dolayı bu davadan tahliye alsa bile cezaevinden çıkamayacağını anlattı.
Avukat Hasan Sinar:
Gayet sakin şekilde konuşmamı sürdürüyorum. Bize göre tanık sıfatına haiz bulunamayacak Erkan Çakır isimli meczubu hariç tutarsak bugün konuşan 5 tanık müvekkilimiz lehine ifadelerde bulundu. Geçtiğimiz mahkeme ‘Tanıkların henüz dinlenmemiş olması’ şeklindeki gerekçe tümüyle ortadan kalktı. Dolayısıyla bu noktada beklentimiz sayın mahkemenizin önceki duruşmada ortaya koyduğu gerekçelerle bu gerekçelerin ortadan kalktığını görerek müvekkilimizin tahliyesine karar vermesini talep ediyoruz. Usülen de adli kontrol üzerine bir not düşmek isterim. Bugün tahliye verseniz bile Silivri’deki koğuşuna gidecek. Siz adli kontrol verseniz bile hücresinden dışarı çıkamayacak. Dolayısıyla adli kontrolün bu yargılamanın bu aşaması açısından çok işlevsel olmayacağını düşünüyorum. Müvekkilimizin tahliyesini talep ediyorum.
AVUKAT HASAN SINAR'I DA UYARDI.. | 13.07
Ahmet Özer’in avukatlarından Hasan Sinar konuşmasına devam ederken mahkemeden uyarı geldi.
Avukat Hasan Sinar:
Etkin pişmanlık taksit taksit uygulanmaz. Siz 2020 yılında etkin pişmanlıktan yargılanarak yargılandığınız dava neyse o dava bitti. O davadan sonra 2024’ün Kasım ayına kadar sürüp sonra ‘Hah, ben hatırladım’ deme lüksünüz yok. O dönem Ahmet Özer ile ifade verdiniz mi? Diye sordunuz. Gelen yanıta bakın: Önüme geldikçe konuşuyorum diyor. Paşamın lüksüne bakın: gönlünden geçtikçe konuşuyormuş!
Hakim:
Avukat bey ses tonunuzu lütfen ayarlayın.
Avukat Hasan Sinar:
Mesleki deformasyon, bundan sonra ayarlarım. Burada yaptığım savunma nedeniyle Hermes karar verip bu avukat var ya o da toplantılara katıldı derse ne olacak, beni de yargılayacaksınız? Bu seri yalan makinelerinin dilediği gibi iftira atmalarına sizin tarafınızdan izin verilirse bu tüm toplumun adil yargılanma hakkının ilga edilmesi anlamını taşır. Hicran Berna Ayverdi ve Hermes hakkında iftira ve yalan tanıklık suçlamalarından suç duyurusunda bulunulması mükemmel olur. 9 aydır özgürlüğünden yoksun tutulan Ahmet Özer’in halen özgürlüğünden yoksun bırakılmasını mazur gösterecek nasıl bir hukuki gereklilik, nasıl bir hukuki yarar, menfaat görüyorsunuz ki?
(…derken hakim konuşmaya başladı…)
Hakim:
Gereği düşünüldü; sanık müdafiinin duruşma müdafiine duruşma düzenine uyması yönünde sözlü ikazlar yapıldı, buna rağmen duruşma düzenine uymayacak düzen ve davranışlarda bulunması sebebiyle gerekli ihtar yapıldı.
ALKIŞ GELİNCE HAKİM UYARDI | 13.06
Gazeteci Eylül Deniz'in aktardığına göre; Ahmet Özer tahliyesini ve beraatini talep ederek konuşmasını sonlandırdı. Ahmet Özer’in konuşması sonrası salonda alkışlar yükselince mahkemeden uyarı geldi.
Hakim: Burası konferans salonu değil, aynı şey tekrar edilirse salonu boşaltacağım.
.
HAKİMDEN AHMET ÖZER'E UYARI | 12.48
“Biraz daha konuşursanız kesmek zorunda kalacağım” diyen hakime yanıt veren Ahmet Özer “Ama ben bunlarla yargılanıyorum, bu anlamda bu hususlarla ilgili olarak kendimi savunamayacak mıyım?”diyerek konuşmasına devam etti.
Ahmet Özer:
Bu iddiaların hepsini çürütüyor ve reddediyorum. Gizli tanık garabeti yargımızın bağrına saplanmış bir gizli hançerdir. Sayın Bahçeli’nin Öcalan için kurucu önder dediği, PKK-KCK’nin kendini feshettiği, bir dönemde ben 11 yıl önce adım İmralı’da geçtiği için burada yargılanıyorum. Bu vicdanlı bir şey mi? Aynı görüşmede sayın Numan Kurtulmuş’un da adı geçiyor. Şimdi aynı Numan Kurtulmuş TBMM başkanı, ben terör örgütü üyesiyim, öyle mi? Çifte standard uygulanıyor...
Hakim:
Tekrara düşerseniz yeniden kesmek zorunda kalacağım. Bu ikinci ikaz, üçüncü ihtar olursa konuşma sürenizi keseceğim.
Ahmet Özer:
Sayın Başkan, ben aylardır kendimi burada ifade etmeyi bekliyorum. 5 dakika fazla konuşursam ne olmuş? Benim burada hayatım söz konusu.
Hakim:
Ben bilemem, ikinci ihtarı verdim, üçüncü ihtarda konuşma sürenizi keserim.
SAVCI TUTUKLULUĞUN DEVAMINI İSTEDİ | 12.22
Savcı Ahmet Özer’in tutukluluğunun devamını talep etti. Ahmet Özer savunmasını yaptığı sırada tekrara düştüğü gerekçesiyle mahkeme başkanı tarafından uyarıldı. Başkan devamı olursa savunmasını bitireceğini söyledi.
"FETİ YILDIZ'IN PAYLAŞIMI TEYİT EDİYOR"
Özer de şunları ifade etti:
İlk günden beri masumiyet karinem çiğnendi. Benim terör örgütü üyesi olmadığım ilk günden beri belli, bir ülke nasıl bu duruma düşer? Ben bile bu tür iddialarla yargılanıyorsam diğer insanlar ne yapar acaba diye düşünmeden edemiyorum. Gerek muhalefetten gerek iktidardan siyasilerin avukatım da olan kızıma geçmiş olsun diye aramaları benim kim olduğumun ispatıdır. Bu davam barış için bir samimiyet testidir. Benim de desteklediğim barış sürecinde bunlar oluyor. 11 Temmuz’da silahların yakılmasıyla yeni bir sürece girdik ancak barış süreciyle benim tutuklu olmam arasında büyük çelişki var. Sayın Feti Yıldız’ın dün yaptığı paylaşım da bunu teyit ediyor. Ahmet Özer bir referans noktasıdır diyen kim? İktidarın ortağı olan bir siyasetçi. Bunu neden söylüyor? Çünkü onlar da benim terör örgütü üyesi olmadığımı biliyorlar. Bir barış süreci yapılacaksa Ahmet Özer neden hala içeride? Karar Gazetesi yazarı Fehmi Koru yazmış bunu. Ben sırf barış süreci oluyor diye tahliye olmak istemiyorum, zaten ben bir terör örgütü üyesi değilim. Bunu bence sizin mahkemeniz de bu iddiaları ortaya atan savcılık makamı da biliyor. Hakkımda bu bomboş dosya oluşturulduktan sonra 1 Kasım itibariyle bir gizli tanık ve dosya dosya gezdirilen bir tanık tutup bu dosyaya getirildi. Türkiye’nin bir kısmı dışlanarak toplumsal barış gerçekleşemez. Mahkemeler, kolluk o ülke için var, ülkemizin topyekün huzuru için var. Bir oyun oynuyor değiliz, her şey bu sürecin bir parçasıdır. Toplum bu yaman çelişkiyi hayretle izlemektedir.
"BARIŞ SÜRECİYLE BENİM TUTUKLU OLMAM ARASINDA BÜYÜK ÇELİŞKİ VAR" | 12.07
Mahkemeye kısa bir ara verildi. Aranın ardından ilk söz Prof. Dr. Ahmet Özer'e verildi. Duruşma yeniden başladı.
Özer'in ifadesi şu şekilde: İlk günden beri masumiyet karinem çiğnendi. Benim terör örgütü üyesi olmadığım ilk günden beri belli, bir ülke nasıl bu duruma düşer? Ben bile bu tür iddialarla yargılanıyorsam diğer insanlar ne yapar acaba diye düşünmeden edemiyorum. Gerek muhalefetten gerek iktidardan siyasilerin avukatım da olan kızıma geçmiş olsun diye aramaları benim kim olduğumun ispatıdır. Bu davam barış için bir samimiyet testidir. Benim de desteklediğim barış sürecinde bunlar oluyor. 11 Temmuz’da silahların yakılmasıyla yeni bir sürece girdik ancak barış süreciyle benim tutuklu olmam arasında büyük çelişki var. Sayın Feti Yıldız’ın dün yaptığı paylaşım da bunu teyit ediyor. Ahmet Özer bir referans noktasıdır diyen kim? İktidarın ortağı olan bir siyasetçi. Bunu neden söylüyor? Çünkü onlar da benim terör örgütü üyesi olmadığımı biliyorlar. Bir barış süreci yapılacaksa Ahmet Özer neden hala içeride? Karar Gazetesi yazarı Fehmi Koru yazmış bunu. Ben sırf barış süreci oluyor diye tahliye olmak istemiyorum, zaten ben bir terör örgütü üyesi değilim. Bunu bence sizin mahkemeniz de bu iddiaları ortaya atan savcılık makamı da biliyor. Hakkımda bu bomboş dosya oluşturulduktan sonra 1 Kasım itibariyle bir gizli tanık ve dosya dosya gezdirilen bir tanık tutup bu dosyaya getirildi. Türkiye’nin bir kısmı dışlanarak toplumsal barış gerçekleşemez. Mahkemeler, kolluk o ülke için var, ülkemizin topyekün huzuru için var. Bir oyun oynuyor değiliz, her şey bu sürecin bir parçasıdır. Toplum bu yaman çelişkiyi hayretle izlemektedir."

AVUKAT ERSÖZ: TANIK İFADE VERİRKEN YENİ SUÇ İŞLEDİ | 11.34
Ahmet Özer’in avukatlarından Hüseyin Ersöz de Erkan Çakır adlı tanığın beyanları üzerine söz aldı.
Avukat Hüseyin Ersöz:
Erkan Çakır adlı kişi Ahmet Özer hakkında attığı tweet ile ilgili savunmasında ‘Ahmet Özer Pekaka silahlı terör örgütüne bir konuşmasına Pekeke diye hitap etti. Ben de bu konuşmasından dolayı hakkında tweet attım. Ben halkı yanıltıcı bir bilgi paylaşmadım' diye savunma vermiş. Kamuoyu araştırmacısıyım diyor, kamuoyu araştırmacısı falan da değil, mahkemede sorulmuş, aylık gelirim yok demiş. Size SEGBİS ile bağlanmadan önce başka mahkemeye sanık olarak bağlanıp savunma yaptı, hakaretten dolayı kesinleşmiş mahkumiyet kararı var. Bütün bunların hepsini alt alta koyduğunuzda bu kişinin kendi mesleğiyle ilgili bile doğru beyanda bulunmayan, mahkeme huzuruna çıktığında dosyadaki suçtan kurtulmaya çalışırken beyanda bulunmaya çalışırken zeki bir insan olmadığı için yeni suçlar işleyen bir insan. Erkan Çakır ifadesinde, ‘Ahmet Özer belki bu suçlamalardan kurtulur belediye başkanlığına iade edilebilir’ dedi, son dönemdeki barış odaklı söylemlere atıf yaptı. Dosyanın içerisinde bu kadar fazla çelişkiyi ortaya koyan bu kişi diğer taraftan iktidar mensubu olan siyasetçiler tarafından müvekkilimizin lehine olan paylaşımlar var. Hangisine itibar edeceğiniz konusunda takdir sizindir.
AHMET ÖZER SÖZ ALDI | 11.19
Ahmet Özer, söz aldı. Özer şöyle konuştu:
Ahmet Özer Erkan Çakır adlı tanıkla ilgili konuştu:
“Bu adam kamuoyunca meczup olarak bilinen yalancı bir adamdır. En bariz yalanlarından birini de şimdi söyledi. Güya bir uzlaşma için ben kendisinden 70 bin lira istemişim, yalan. Kendisi benim örgüt üyesi olduğuma dair beyanda bulundu, ben bir kamu görevlisi olarak kendisine dava açtım, şu an aramızda bir dava var, aramızda bir husumet var. Sadece benimle değil, Erkan Çakır bir çok belediyeye, bir takım kanaat önderlerine aklına geldikçe tweet yoluyla hakarette bulunan bir adamdır. Şimdi söylediklerinin de bir kanıtı söz konusu değil. Van’da dolaşmışım, özerklikle ilgili konuşmuşum, bunun kanıtı nerede? Böyle olmadığı takdirde her önüne kalkan biriyle ilgili bir tweet attığında bir kişi suçlu gösterilir mi? Böyle toplumsal düzen olur mu? Memleketin, benim hakkımda şikayetçisi olduğum bir kişinin karşımda tanık olarak dinlenmesinin hukuka aykırı olduğunu düşünüyorum. CHP bu kişiyi attığı için önüne gelen herkese saldıran birisidir. Söylediklerinin kanıtı yok, delili yok, mesnetsiz iddialardır. Her aklına gelen birine iftira atarsa toplumu mahkemeleri bizi bunlarla meşgul ederse biz nasıl bir toplumsal barışı inşa edebiliriz?”
ÖZER İLE 131 KEZ GÖRÜŞEN KİŞİ TANIK OLARAK KONUŞTU | 11.02
Eski Mersin Eğitim Sen Şube Başkanı Alaattin Erdoğa, HTS kayıtlarında Ahmet Özer ile 131 telefon görüşmesi olduğu için tanık olarak Özer’in duruşmasına çağrıldı ve SEGBİS ile dinlenilmeye başlandı.
Hakim:
"Sanıkla 2012-2016 yılları arasında 131 kez HTS kaydınız tespit edilmiş, bu sebeple tanık olarak eklendiniz. Sanıkla neden bu kadar sık konuştunuz, tanıdıklığınız nereden görüyor."
Alaattin Erdoğan:
"Mersin’de Eğitim-Sen Şube Başkanlığı yaptığım dönemde MErsin Üniversitesi’ne gidip geliyordum, Ahmet Özer’i de üniversiteden tanıyorum. İki kere HADEP il başkanlığı yaptım, Ahmet Özer’i de kentimizi, Mersinimizin çeşitli projelerine dair kendisinden destek ve yardım istediğim için diyaloğumuz oldu. Daha sonra Ahmet Özer partimizde belediye başkan aday adaylığı başvurusu vardı. Adaylaşması için benden destek istediği için de diyaloğumuz gelişti. Kent projelerine dair olarak bir çok projede de bana destek sunan biriydi. Ahmet bey ile partimizin danışma kurulu ve bilim kurulunda görev aldı. Ben de genel merkezde yöneticiydim. Ahmet Özer’i bu şekilde tanırım, diyaloğumuz siyasi parti sürecinde siyasi bir diyalogtur. Ahmet Özer’in yasadışı bir örgütle bağı olduğuna dair ne bir görgüm ne de bilgim vardır."
Hakim:
Sizin hakkınızda herhangi bir kovuşturma veya soruşturma var mı?
Alaattin Erdoğan:
Ben 20 yıldır HADEP’le başlayıp HDP ile devam eden süreçte siyaset içinde bulundum, Eğtim-Sen ve KESK’te görev yaptım. O süreçlerde hakkımda birkaç dava açıldı, ama hemen hemen tümünden de beraat ettim.
Hakim:
Örgüt üyeliğiyle alakalı soruşturman var mı?
Alaattin Erdoğan:
Şu an Ahmet Özer’in üyeliğiyle alakalı dava kapsamında bir soruşturmam var.
Hakim:
HDK ile herhangi bir bağlantın var mı?
Alaattin Erdoğan:
HDK ile kurumsal bir bağım yok, ama benim ismim orada geçmiş, nasıl ismimin orada geçtiğini bilmiyorum. Kaldı ki ben HDK’yi yasal bir kuruluş olarak biliyorum ve iki dönem iki milletvekilimiz bu kurumun genel başkanlığını yaptı. Bu kurum İstanbul’da genel kongresini yaptı, bu kuruluşun yasal olduğunu düşünüyorum. HDK davasında beraatle sonuçlanan emsal kararlar da vardır. Adanamızda 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bu dosyadan beraat eden arkadaşları tanıyorum ve biliyorum.
ÇAKIR BÖYLE SAVUNDU "ÖZER, PEKAKA YERİNE PEKEKE DEDİ, DEMEK Kİ ÖRGÜT ÜYESİ" | 10.44
Gazeteci Eylül Deniz'in aktardığına göre mahkeme başkanı ve Çakır arasında şu diyalog yaşandı:
Hakim: Ahmet Özer’in üyeliğine dönük bilginiz nedir? Bilgiye dayalı mı beyanlarınız?
Erkan Çakır: "Evet, Biz Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki insanlar, Van’daki insanlar sürekli bunları dile getiriyordu. Ahmet Özer’in belediye başkanı seçilmesinin ardından özerklik isteyen konuşmalar yaptığı için insanların bundan etkilenmesi vardır. Ahmet Özer’in aday yapılmasını partime yediremiyorum. Ahmet Özer “Pekeke” demiştir, biz “Pekaka” diyoruz. Burdan bile bakarsak Ahmet Özer’in örgüt üyesi olduğu bellidir. Ben burada namusum şerefim üstüne söz verdim, bana inanın ben yalan söylemem."
ÇAKIR'IN İFADELERİ OKUNDU: KÜRT BİR VATANDAŞIM | 10.40
10.30 itibariyle Hakim, Özer’in avukatlarının Erkan Çakır adlı tanığın dinlenmemesi talebini reddetti.
Tanık Erkan Çakır’ın ifadelerine geçildi:
"Ben devletçi bir insanım, CHP’nin altı okunu seven bir insanım. Kürt bir vatandaşım. Sosyal medyamda sayın Ahmet Özer hakkında yaptığım yorumdan dolayı hakkımda hakaret davası açıldı. Sayın Ahmet Özer PKK destekçisidir dedim, bundan dolayı bana dava açıldı, iki yerde bundan dolayı yargılanıyorum. Şu anda Ahmet Özer’in neden tutuklu olduğunu herkes biliyor. Ben bunu 9 ay önceden dile getirdiğim için yargılanıyorum. Ben kendi partimde terör örgütü destekçisi kimseyi istemiyorum. Sayın Ahmet Özer’in yaptığı konuşmalar ortadadır, özerklik isteyen konuşmalar yaptıığı ortadadır. Ben bir Kürdüm, ama Türklük üst kimliktir, ne mutlu Türk’üm diyene.
ÖZER'İN AVUKAT SÖZ ALDI | 10.37
Gazeteci Eylül Deniz'in aktardığına göre; Avukat Hüseyin Ersöz duruşma başında söz aldı:
"Bugün de ayrıca Erkan Çakır adlı tanığın müvekkilimize karşı derin bir husumet beslediğini ve ayrıca bu kişinin sosyal medyaya yansıyan açıklamalarından dolayı hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı bulunduğunu da ifade etmek isteriz. Bu çerçevede bu kişinin beyanlarına itibar edilemeyeceği düşüncesindeyiz, çünkü müvekkilimize karşı derin bir husumeti olduğunu gösteren yazılı ve sözlü beyanları bulunmaktadır. Bu kişinin daha önce başka biri hakkındaki asılsız beyanları hakkında aldığı bir ceza var, kendisinin beyanlarına itibar edilmesinin mümkün olmadığını düşünüyor ve tanık olarak dinlenmesinden rücu edilmesini talep ediyoruz. Ancak tanık olarak dinlenmesi durumunda bu kişinin yalanlarını yaymaması için kendisine herhangi bir soru sormayacağımızı beyan ederiz.”
AHMET ÖZER HAKİM KARŞISINDA! | 10.10
Son duruşmanın ardından tutukluluğu devam eden Özer, ikinci kez hakim karşısına çıktı.
İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu eşi Dilek İmamoğlu, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in de aralarında bulunduğu CHP heyeti Ahmet Özer'in duruşmasını izlemek üzere duruşmaya geldiği öğrenildi.
Özer'e destek için DEM Parti Milletvekilli Celal Fırat da Silivri'de.
MHP'DEN ÇOK DİKKAT ÇEKEN MESAJ, DURUŞMADAN BİR GÜN ÖNCE
Özer'in ikinci duruşması önce de MHP'den çok dikkat açıklama geldi.
MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili, Anayasa Komisyonu Üyesi Feti Yıldız, Özer'in geçmişteki Çözüm Süreci için kurulan komisyondaki sözlerini paylaştı.
Sık sık tutuksuz yargılamaya dikkat çeken Yıldız'ın Özer'in duruşmasından bir gün önce paylaştığı mesaj şöyle:
Prof. Dr. Ahmet Özer Mecliste kurulan Komisyonda tarihsel perspektifi anlatırken,
Türklerle Kürtlerin 1000 yıllık beraberliğinin 900 yılının Osmanlı Türk Devleti dönemine ait olduğunu söylemiş,
doğru söylemiş….Osmanlı Türk Devleti’nin egemenlik alanında 60’tan fazla devlet vardı.
fiilen 45 devlete hükmetti.
Bu 45 devletin 27’si Asya,
13’ü Avrupa,
5’i de Afrika Kıtasındaydı.Hoca yaşadığımız son 20 yılı da bir dönem saydığı için sayıyı 7’ye çıkarıyor
Bize göre tarihte 6 önemli kesişme noktası bulunmaktadır.1 ) Malazgirt: Alparslan-Mervaniler
2. ) Çaldıran: Yavuz Sultan Selim-İdris‘i Bitlis’i
3 ) Cizira-Botan: II. Mahmut /Abdulmecit -Bedirhan Bey
4) Erzincan : İkinci Abdülhamit-Hamidiye Alayları
5) Erzurum : Mustafa Kemal ve isyanlar dönemi.
6)Erbil/Hewler: Özal-Barzani,TalabaniKürtlerle Türklerin tarihte ilk beraberliği Malazgirt‘te gerçekleşmiştir.
Bizans imparatoru Romen Diyojen’e karşı savaşa tutuşmadan önce Selçuklu Sultanı Alpaslan Gazi ünlü Veziri büyük devlet adamı Nizamülmülk’ü Silvan ilçesinde
yaşayan Mervani Kürt Beyi Nizamettin’e göndermiş ve yardım almıştır.
Şimdi kardeşlik zamanı…