Emekliler, kendilerinden sağlıkta katkı payı alınmasını istemiyor. İzmir Tabip Odası üyesi Ergün Demir, Türkiye’deki ekonomik krizin yaşadığını anımsatarak, sağlık hizmetlerine katkı ve katılım payının alınmaması gerektiğini söyledi. Demir, özellikle emekliler için bu durumun kritik önemde olduğunu belirterek, “Yıllarca ülkeye hizmet eden ve sağlık primlerini düzenli ödeyen, aldıkları maaşla zaten zor geçinen emekliler bir de katılım payı, ilaç fark ücreti ve muayene randevusu alabilmek için telefon ücreti ödemekte ve bu masrafların altında ezilmektedir” dedi.

Demir, Tüm Emekliler Sendikası’nın da emeklilerin sağlık hizmetlerine erişiminde katılım payının alınmamasını talep ettiğini bildirerek, SGK ve Sayıştay’ın verilerine atıfta bulundu. Demir, “Yoksulluk içinde yaşayın vatandaşlardan muayene, tetkik, tıbbi malzeme ve reçete katılım payı alınmasına ihtiyaç duyulmayacak yeterlilikte kaynak mevcuttur. Bu kaynak SGK’nin hem faaliyet raporlarında hem de Sayıştay denetim raporlarında belirtilmektedir. Yani sağlık için toplanan ücret sağlık harcamalarına yetmekte ve artmaktadır” diye konuştu.

91,9 milyar lira fazla verdi

Demir’in SGK’nın faaliyet raporlarından yaptığı hesaba göre; yurttaşlardan 2017 yılında 99 milyar 959 milyon lira, 2018 yılında 114 milyar 300 milyon lira, 2019 yılında 134 milyar 999 milyon lira ve 2020 yılında 164 milyar 900 milyon lira genel sağlık sigortası primi toplandı. Aynı hesaplamaya göre; 2017 yılında 78 milyar 670 milyon lira, 2018 yılında 94 milyar 703 milyon lira, 2019 yılında 116 milyar 348 milyon lira ve 2020 yılında 132 milyar 450 milyon lira harcandı. SGK Genel Sağlık Sigortası Fonu, 2017 yılında 21 milyar 289 milyon lira, 2018 yılında 19 milyar 597 milyon lira, 2019 yılında 18 milyar 651 milyon lira ve 2020 yılında 32 milyar 540 milyon lira fazla verdi. Hesaba göre fonda 4 yılda 91 milyar 987 milyon lira fazla birikti.

'Her kutu ilaca 20 lira'

Tüm Emekliler Sendikası Genel Başkanı Zeynel Abidin Ergen de emeklilerden katkı katılım paylarının alınmamasını isteyerek, SGK’nın sağlıkta katkı payı olmadan giderlerini karşılayabileceğini açıkladı. Ergen, ikinci basamak sağlık hizmetlerinde 6 lira, Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastanelerinde 7 lira, üniversite hastanelerinde 8 ve özel hastanelerde 15 lira katılım payı ödediklerini aktararak, “Ben kronik rahatsızlığı olan insanım. Aldığım her bir kutu ilaç için 20 lira para ödüyorum. Bir de daha fazla para ödeyebileceğiniz ilaçlar var. Aslında daha önceden kronik rahatsızlığı olanlar ve rapor olanlardan herhangi bir katkı payı istenmiyordu. Ama şimdi onlara da ödüyoruz” dedi.

Ergen, gözlük, işitme cihazı gibi cihazlarda yurttaşların ödediği paraların arttığını belirterek, “Bir gözlük alsak çerçeve parası 37 lira. Bir çerçeveye 37 lira ödeyerek alma şansımız var mı?” diye sordu. Ergen, bir gözlük almanın maliyetinin bile 1500 lira, 2 bin liradan aşağı olmadığını söyleyerek, “Bu tür kalemlerde katkı payları inanılmaz derecede yüksek” diye vurguladı.

'Randevu alamıyoruz'

Ergen, emeklilerin diş hastanelerinden randevu dahi alamadığını dile getirerek, “Aylarca randevu alamıyoruz ve randevu alsak da üç ay, beş ay sonraya ikinciyi alamıyorsun, bir anlam da ifade etmiyor” diye konuştu.

Ergen, sağlık hizmetlerinin “rayından çıktığını” kaydederek, “Hastaneye kimi tetkikler yaptırmamız gerekiyor ya da gün almamız gerekiyor muayene için ve zamanında alamıyoruz ya da o tetkikleri yaptıramayınca özel hastaneye gitmek durumunda kalıyor emekliler. Orada da 15 lira bir katkı veriyorlar ama özel hastanelerde 15 liraya muayene olan kimse yoktur. Güya yüzde 200 oranında para ödenebilir deniyor ama 15 lira yaptığın zaman 45 lira eder. 45 liraya muayene mi varmış özel hastanelerde” diye sordu.

Aldıkları emekli maaşıyla zor geçindiklerini anlatan Ergen, “Zaten aldığımız kaç kuruş maaş. Aldığımız cüzi miktardaki paralarla katkı payını ödediğimiz zaman bizim bütçemiz daha da sıkıntılı hale geliyor. Kaldı ki emekliler zaten sürekli doktora giden, ilaç kullanan, kontrollerini yaptıran kesimdir. Bu nedenle sağlıkta katkı paylarının kaldırılmasından yanayız” dedi.

'Üç kuruş para'

Ergen, bayram ikramiyeleriyle ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın artış olmayacağı yönündeki açıklamalarını anımsatarak, şunları söyledi:

“Emeklileri yok sayıyorlar. Avrupa’daki emekli dünyayı geziyor. Sosyal yaşantısı var. Biz sosyal yaşantıyı bırakın açlıkla boğuşuyoruz. Sosyal yaşantı diye bir şey yoktur. Birde üstüne üslük üç kuruş aldığımız paralardan sağlıkta katkı katılım payı alınıyor. Bizim gelirimizin iyileştirilmesi lazım. Gelirimizin iyileştirilmesi için sağlıkta bir nebze olsun katkı paylarını bizden almamaları lazım. Sadece sorun katkı payları olsa, bakın sağlığa erişilemiyor.”

CHP’li Ağbaba: Ülkenin en ucuz emek gücü çocuk işçilerin

SGK, artık salgın bakım ücretini ödemeyecek