Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Şule Aydın'ın sunduğu Haber Masası'nda koronavirüs salgınıyla mücadeleyi değerlendirdi. Salgının başlarında iki yanlış öngörünün oluştuğunu söyleyen Ceyhan, "Birincisi yaz gelecek ve bu salgın bitecekti. İkincisi de bu hastaları tespit edip izole edersek, salgını kontrol altına alabiliriz. Bu da maalesef doğru değil. Bizim tespit ettiğimiz hastaların 10 katı belirti göstermeden virüsü taşıyanlar var. Bakın dünya rakamları bunlar. Bu şu demektir: Türkiye'de 230 bin virüs pozitif olup bulaştırma potansiyeli olan insan var. Test yapmayı zorlaştırdıkça bu sayı daha da artar. Bunları tespit etmek için tarama testleri yapılması gerekir. Türkiye'de de tarama testi yapılıyor, ama bu grubu tespit etmek için yapılmıyor. Futbol takımlarına, organize sanayi bölgelerine vesaire yapılıyor. Halbuki eğer virüs taşıyorsa çok fazla kişiye bulaştırma ihtimali olan sağlık personeli, uçak kabin memurları, hizmet sektöründe çalışan kimselere yapılması lazım. Bu yapılmadığı için virüsü bulaştırma potansiyeli olan kişilere ulaşamıyoruz. Bu yüzden vaka sayılarının en az olduğu dönemde bile 1000'in altına indiremedik." diye konuştu.

Çocuklar daha az mı bulaştırıyor?

Aynı dönemde bir başka yanılgının da çocuklarla ilgili olduğunu belirten Ceyhan,"Maalesef sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönem yapılan çalışmalar insanları yanlış düşüncelere sevk ettirdi. Denildi ki, çocuklar daha az bulaştırıyor. O dönem çocuk nasıl bulaştıracak? Zaten evden çıkmıyor, arkadaşlarıyla buluşmuyor. ABD'de 2 Nisan'da bütün hastaların yüzde 2'si çocukken, 6 Ağustos'ta yüzde 9.1'e yükseldi. Maalesef Dünya Sağlık Örgütü bile hala eski bilgilerle konuşuyor." dedi.

"Ankara'nın yaşadığını İstanbul ve İzmir de yaşayacak"

Ankara'da son dönemde artış gösteren vaka sayılarının başka iller için de kaçınılmaz olduğunu iddia eden Ceyhan,"Bugün Ankara'nın yaşadığını göreceksiniz, İstanbul da, İzmir de yaşayacak. Çünkü şu an şehirlerarası dolaşıp kontrolsüz bir şekilde serbest. Ben bazı illerde durum daha kritik lafının bir öneminin olmadığını düşünüyorum. Belli illerde önlem almak da yeterli değil. Ne önlem alınacaksa ülke çapında alınmalı. Aynı şekilde belli yaş gruplarına alınan önlemler de işe yaramıyor. Görüyorsunuz işte, 65 yaşa önlemler alıyoruz ama ağır hasta sayımız sürekli artıyor." ifadelerinde bulundu.

"Her toplanma tehlike oluşturur"

"Her toplanma tehlike oluşturur." diyen Ceyhan, okulların açılması tartışmalarını şöyle değerlendirdi:

"Dolayısıyla okulların açılması da risktir. Zaten okulları açan başka ülkelerde kapatmak zorunda kaldılar. Çünkü büyük ve kontrolü zor bir yaş grubu. Hastalığı taşıyanların belirtisiz olduğu için de farkına varmıyoruz. ABD her hafta tüm öğrencilere tarama testi yapılmasına karar verdi. Biz 18 milyon öğrenciye her hafta test yapamayız zaten."