Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a evinin önünde saldırı düzenleyen kişilerden ilk olarak 2'si tespit edilerek tutuklanmıştı. Daha sonra gözaltına alınan 3 kişi tutuklandı. Şüpheliler ifadelerinde, birbirlerini tanımadıklarını iddia etti ve “Ateş edilince kurşunlara hedef olmamak için yanımızdan geçen tanımadığımız şahısların arabasına binip kaçtık” diye anlattı.

Sözcü yazarı İsmail Saymaz'ın haberine göre,  tutuklanan 3 kişi test sürüşü yapmak için galeriye giderken yolda kavgaya denk geldiklerini, ayırmaya çalışırken Özdağ ve arkadaşının arkadan ateş ettiğini ileri sürdü. Kaçtıkları sırada, Özdağ'a saldıranların arabasına mecburen bindiklerini belirterek, “Kim olduklarını bilmiyoruz” dediler.

Saldırganlardan K.H., ifadesinde, arabalara meraklı olduğunu, test sürüşü yapmak ve gezip kafa dağıtmak için arkadaşları M.R.G. ve B.A. ile buluştuklarını söyledi. Galeriye giderken bağrışma sesi duyduklarını belirten K.H., kavgayı ayırmak için müdahale ettiklerini anlatarak, “Birinin elindeki sopayı alıp tarafları uzaklaştırırken Özdağ, ‘Bayram, vur şu a… k… çocuklarını' diye bağırınca silah çıkartılacağını anlayıp kaçtım. Arkadaşlarım da aynı yöne koştu. Arkamızdan atılan silah seslerini duydum.” dedi. 

K.H., şöyle devam etti:

“Biraz koştuktan sonra yanımıza beyaz renkli araç ‘Atlayın' deyince arkamızdan atılan mermilere isabet olmamak için tanımadığım şahısların kullandığı araca bindik. O ana kadar M.R.G.'de silah görmemiştim. Araç yavaşladığı esnada M.R.G. kapıyı açıp silahı dışarıya attı. Bir müddet sonra üçümüz araçtan indik. Araçtakilerle konuşmadık. Arabada iki kişi vardı. Biz arabadayken, bağırarak küfrediyorlardı. Biz indikten sonra nereye gittiler, bilmiyorum.”

Şüpheli M.R.G. ise ifadesinde kavgayı görünce cep telefonunu çıkarıp kayda girdiğini anlatarak,  “Kavgayı çeker paylaşırım diye düşündüm. Kavga edenlerin kim olduğunu bilmiyorum. Video çekmek için yaklaştığımda tanımadığım biri ‘Bayram vur şu p…' diye bağırdı. Silah çekebileceklerini düşünerek kaçtık.” diye konuştu. 

M.R.G., uyuşturucu satıcılarından çekindiği için yanında taşıdığı kurusıkı silahı düşmesin diye eliyle tuttuğunu anlatarak, şöyle devam etti:

“Bu esnada yanımızdan araba geçiyordu. Ateş eden şahıs bizi vurmasın diye arabaya atlayıp bindik. Arabadakilerin kim olduğunu bilmiyorum. Arkadaşlarım da tanımıyordu. Tabancayı park halindeki araçlardan birinin altına attım.”

B.A. da aynı savunmayı yineledi.