Mustafa Şentop'tan 'yeni anayasa' açıklaması
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Cumhur ittifakı olarak bir anlayış birliğine varmamız halinde, önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz” sözlerini değerlendirdi. Şentop, “Kastedilen bir anayasa değişikliği değil, yeni bir anayasa” dedi. Şentop çağrının heyecan verici olduğunu söyleyerek, “Yeni anayasa demek bütün hükümlerin mevcut anayasadan farklı olduğu anlamına gelmiyor. Birçok konuda yerleşik değişmeyecek hükümler var. Yerleşmiş, benimsenmiş hükümler var" diye konuştu.
Şentop, "Yeni bir anayasayı tartışmak ve bunu yaparken sadece aritmetik hesaba göre değil, Meclis'teki tüm partilerin bu tartışmanın içinde olması doğru olacaktır" dedi ve yeni bir siyasi partiler kanununa ihtiyaç olduğunu söyledi.
AYM kararı
Anayasa Mahkemesi, Enis Berberoğlu ile ilgili verdiği ikinci hak ihlali kararının gerekçesini açıkladı. Gerekçenin açıklanması sonrası daha önce "Yerel mahkemeler AYM kararına uymalı. AYM kararı bağlayıcıdır" diyen Şentop, bu söylemini yineledi. Şentop ayrıca, AYM'nin gerekçeli kararının siyasi bildiriye dönüştüğünü savunarak yetki aşımı olduğunu öne sürdü. Şentop, "Bugün yarın AYM’ye bir yazı göndereceğiz"
Şentop şöyle konuştu:
Bu ikinci bir karar. Burada ikinci bir tartışma var. Bir mahkemenin AYM kararına uyup uymaması tartışması var burada. Bu kararda hukuki bölümler görüşler var. Bunlara prensip olarak katılıyorum. Kararın doğruluğu ayrı bir tartışma konusudur. İlk kararla ilgili olarak da bunu söylemiştim. Yeniden yargılama kararına uyulması gerekir. O zaman da söylemiştim bugün de söylemiştim. Fakat AYM kararında siyasi bildiri diyebileceğimiz bir bölüm var o da meclisle ilgili kısmı. Bu kararın hüküm kısmı denen şey 140. Paragrafta var. Dört şey diyor; bir, yeniden yargılama yapılmalı; iki, infazın durdurulması kararı verilmeli; üç, hükümlü statüsünün kaldırılması; dört, durma kararı verilmesi yargılama süreciyle ilgili. Bunlar 14. Ağır ceza mahkemesine gelen neyin nasıl icra edileceğine dair AYM tarafından verilen hüküm. Bununla ilgili bir tereddüt yok.
Burada daha çok açıp bir şekilde nasıl giderilebileceğine dair hüküm vermiş ama orada kalmıyor AYM sonra diyor ki mahkemelerin uyması konusundaki hususlarda bütün kamu guruplarına görevler düşmektedir. Ama AYM’nin iki yetkisi var kanuna göre bir ihlalin tespiti iki nasıl giderileceğini söylemesidir. Ama bundan hareketle bütün devlet kurumlarına bütün kamu gruplarına anayasada hukuk kurallarına uyması konusunda mahkemeyi ikaz etmesi ne gerekiyorsa yapması gibi bir hüküm. Burada AYM, hüküm kısmında TBMM şunu yapmalıdır diye bir karar vermiş değil. Burada AYM tabiri caizse bir çağrı bildiri yapıyor. Bu AYM’nin görev ve yetkileri arasında yok. Öğüt vermesi açıkça yetki aşımıdır. Kararın siyasi bildiriye dönüşmesidir.
Bugün yarın AYM’ye bir yazı göndereceğiz.