Melih Gökçek yarın istifa ediyor
İşte Orhan Uğurluoğlu'nun "Gökçek yarın istifa ediyor" başlıklı yazısı...
Başkentin ele avuca sığmaz Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek istifa etmemekte direndi ama sonunda Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın baskılarına dayanamayarak istifa kararı aldı.
23 yıldır Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığını yürüten Melih Gökçek yarın yani 20 Ekim 2017 Cuma günü yapacağı basın toplantısı ile görevinden istifa ettiğini açıklayacak.
Böylece Gökçek'in 23 yıllık Belediye Başkanlığı dönemi de kapanacak.
Dünkü yazımda, Kim pes eder, Erdoğan mı, Gökçek mi? diye sormuştum. Birçok mail ve mesaj aldım ki yüzde yüzü Gökçek'in pes edeceği şeklindeydi.
Gökçek hakkında o kadar çok iddia var ki istifa etmemesi durumunda bu dosyaların tek tek açılacağı da başkent AKP kulislerinde söyleniyordu.
Neler yaşanmıştı?
Bülent Arınç'ın, "Ankara'yı parsel parsel satmıştır" şeklindeki iddialarından sonra, bazı kişi ve Mimarlar Odası gibi kurumlar dava açılması istemiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundular.
İçişleri Bakanlığından gönderilen mülkiye müfettişleri konuyu incelemekle görevlendirildiler ama bu müfettişler çok ilginç ki Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a gidip, "Elinizdeki delilleri ya da bildiklerinizi açıklayın, iddialarınızı anlatın" demediler.
Hazırladıkları eksik raporu İçişleri Bakanlığına teslim ettiler ve bakanlık bu rapora dayanarak Melih Gökçek hakkında Cumhuriyet Savcılığının soruşturma açmasına yani Gökçek'in yargılanmasına izin vermedi.
Peki, o tarihte İçişleri Bakanı kimdi?
O tarihte Gökçek'i yargılamaktan koruyan İçişleri Bakanı bir bürokrattı.
7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan seçimler nedeniyle, seçim yasası gereği istifa eden İçişleri Bakanı Efkan Ala'dan boşalan makama; 7 Mart 2015 tarihi itibariyle "tarafsız" İçişleri Bakanı olarak bakanlık müsteşarı Sebahattin Öztürk atanmıştı.
Öztürk mülkiye müfettişlerinin hazırladığı rapordaki eksikliği dikkate almadı, yani Arınç ile görüşülmeden hazırlanan bu eksik rapor ile Melih Gökçek'i yargılanmaktan kurtardı.
Gün ola devran döne diye ne kadar güzel atasözümüz vardır değil mi?
İşte o gün bugündür.
Gökçek'in yarın istifa etmesinden sonra Arınç'ın rafa kaldırılan, "Ankara'yı parsel parsel satmıştır" dosyasının yeniden açılacağı söyleniyor.
CHP Ankara Milletvekili Dr. Murat Emir'in elinde Gökçek hakkında o kadar çok suç duyurusu ve iddia var ki görevden ayrıldığı andan itibaren Gökçek'in vaktinin çoğunun adliyede geçmesi gerekir.
AKP'li milletvekilleri, "istifası istenen Gökçek ve diğer başkanlar Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısına uyarlarsa kendilerini kurtarırlar, yargılanmaktan kurtulurlar" diyor.
Ben de bu düşünceye bu mantığa itiraz ediyorum
Gerek Kadir Topbaş gerek Melih Gökçek ve gerekse diğer AKP'li Belediye Başkanları görevden alınıyor ya da istifa ettiriliyorlarsa, haklarındaki tüm dosyalardan yargılanmaları şarttır.
"Kendisi istifa etti, partimize bağlılığını ifade etti" denilerek yargılanmaktan kurtulmaları engellenmemelidir.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Recep Tayyip Erdoğan gibi siyasetin kurdu olmuş bir ismin bu belediye başkanlarını görevlerden ayırmasının arkasında mutlaka başkanların yeniden seçilmelerini engelleyecek "kirli işlerinin" yani "defolarının" olduğunu yani haklarındaki dosyaları tek tek biliyordur.
2014'de yapılan yerel seçimde AKP, 21 büyükşehir, 32 il ve 609 ilçenin belediye başkanlığını kazandı.
Bu başkanlar temiz mi?
Erdoğan bugün yaklaşık 10-15 Belediye Başkanını değiştiriyorsa bu başkanların haklarındaki iddialar nedeniyle yeniden seçilme şansı olmadığındandır. Erdoğan 2019 Mart ayında yapılacak Yerel Seçimde İstanbul, Ankara, Bursa başta AKP'nin elinde bulunan büyük illeri kaybetmeyi asla göze alamaz.
Eğer bu başkanlar "temiz" olsalardı Erdoğan bu operasyonu yapmaz, yapamazdı.
AKP eğer bu illeri elinden kaçırırsa Kasım 2019'da birlikte yapılacak Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinde AKP'nin % 50+1 oy alması yani 1. Turda seçilmesi çok büyük oranda tehlikeye girer ki Erdoğan 2. Turda tüm muhalefet oylarının 16 Nisan referandumunda olduğu gibi karşısında blok olacağını ve seçimi kaybedeceğini bilir.
Erdoğan haklarında iddialar bulunan AKP'li belediye başkanlarının yargılanması yolunu açar da "yargı hesap soracak, varsa suçları mahkum olurlar, yoksa beraat ederler" derse yine kazanır.
Yok, haklarında yüzlerce iddia bulunan Belediye Başkanları yargılanmaktan kaçırılırlarsa o zaman Erdoğan da AKP de kaybeder.