Türkiye Bölündü
Hayır.
Türkiye Türk/Kürt hattında bölünme yaşamaz. Alevi/Sünni hattında da.
Sol/Sağ vs başka hiç bir konuda halkın bütünlüğü bozulmaz. Siyasal çatlaklar ayrılık getirmez.
Ama Türkiye zaten bölündü. Hem de hiç beklemediği yerden. Zengin/fakir diye iki ayrı halk kesimi oluştu.
Halkın büyük bölümü ucuz ekmek kuyruğunda.
Kimisi ucuz et ve kıyma alabilmek için sabahın çok erken saatlerinde sıraya girip saatlerce bekliyor.
Önceki gün haberleri görmüşsünüzdür, 120 bin liralık iPhone alabilmek kuyruğa girenler vardı. Bunu başka lüks markalar veya çok pahalı oteller, ateş pahası restoranlar için de söyleyebiliriz. Sadece Çeşme/Alaçatı, Bodrum için değil İstanbul için de geçerli.
Bu derin çatlağı büyük kentlerde yan yana olan rezidanslı lüks siteli zengin muhitleriyle komşu gecekondu mahallelerinde de görüyoruz.
Hakikat şu: ORTA SINIF YOK OLDU.
Gelir adaletsizliği had safhaya ulaştı.
Bu gerçeğin yansımasını eğitimde de gözlemliyoruz. Özel okula gidemeyen çocukların büyük kısmı bilinçli biçimde imam hatipe yönlendiriliyor. Benzeri bir ayrışma özel hastanelerde yaşanıyor. Paranız yoksa randevu peşinde sürünüyorsunuz. Doktor bile bulamıyorsunuz.
KAÇABİLENLER
Çok zengin bir kesim varlığını yurtdışına transfer etti. Miami, Londra, Lizbon, Madrid, Atina, Berlin ve şimdi Montenegro’da ev aldı. Bu Türkler geçen yıl 2 milyar dolar ödemişler bu evler için.
Bir de işini bilenler var. Kendi ürettiği 110 milyon liralık çuvalı devlete satan milletvekilleri, kendi bakanlığına dezenfektan satan bakanlar…Sırtını iktidara dayayıp kolay yoldan para kazananlar…
Ve Dilan Polatgiller…
Tüm bu olumsuz gelişmelerin olumsuz etkisi her yere yayıldı. Liyakat ortadan kalktı, iktidar torpili egemen oldu. Nitelikli gençler devlete işe giremedi. Kurumlar çöktü. İnsan kalitesi düştü,
duyarsızlık hakim oldu. Teknik personel ve iyi yetişmiş gençler başta Almanya olmak üzere Avrupa’ya göç etti.
Bunun tersini de görelim:
Şuan üzerinde durulmuyor ama bir de mülteci sorunumuz var. 8/9 milyon mülteci ana yurdumuza yerleşti. Ekonomiden eğitime, sağlıktan barınmaya kadar o da ayrı bir sorunlar yumağı demek. Düşünün bakalım 10 yıl sonra ne olacak?
Ya.. işte böyle. Memleket iyi değil.
Hangi Türkiye? Sorusunu yanıtlayacağız.
Gelecekteki yöneticilerin öncelikli görevi ÜLKEYİ BÜTÜNLEMEK. BİRLEŞTİRMEK.
Ekonomik krizi çözeriz. Demokrasiyi yeniden rayına oturturuz, hukuka tekrar egemen hale getiririz de bu çift yönlü beyin göçünün faturasını nasıl öderiz bilemiyorum. Geleceğin Türkiyesi bu nitelik kaybından sonra nasıl bir ülkeye dönecek işte orası büyük muamma. Beka sorunu mu diyorsunuz? Buyrun.
