Kabul etmeleri gerekir; 6’lı Masa cumhurbaşkanı adayını belirleyeceği son toplantıda öyle bir sarsıldı ki ha yıkıldı ha yıkılacaktı.
Akşener masadan öfkeyle kalktı, sert ifadelerle dolu basın toplantısı yaptı. Bir süre sonra bulunan formüle ikna olunca masaya döndü.
Üç gün süren eyvah dedirten, yürekleri ağza getiren siyasi çalkantı tatlıya bağlandı. Mutlu sonla bitti.
Mutlu sonla bitti dedim ama yüz ifadelerinden mutlu olmadığı anlaşılan bir kişi vardı; Meral Akşener.
Yaklaşık bir ay oldu. Konuşmalarını dikkatle izledim.
Akşener eski Akşener değildi…
Akşener 3 Mart’tan önceki Akşener değildi…
Akşener girdiği ortama enerji saçan, umut veren, heyecanlandıran Akşener değildi…
Bir durgunluk vardı, bir isteksizlik vardı, enerjisi tükenmiş gibiydi.
Bu hal 6’lı Masa’nın son toplantısında yaşananlarla ilgili olabilir…
Bu hal masadan kalktığını açıkladığı basın toplantısından sonra partisinde yaşanan çalkantı nedeniyle olabilir…
Bu hal o süreçte partisinin hızla oy kaybetmesi nedeniyle olabilir…
Bu hal tahmin edemeyeceğimiz bambaşka bir nedenle olabilir…
Ama şu gerçek Akşener ortalığı inleten eski Akşener değildi. Bu meseleyi ele almak, yazıya dökmek için biraz daha beklemeyi, biraz daha gözlem yapmayı tercih ettim.
Ama Akşener’deki bu değişim sadece benim dikkatimi çekmemiş.
Stanford Üniversitesinde tarih profesör olarak akademik çalışmasını sürdüren Ali Yaycıoğlu’nun da dikkatini çekmiş… Koç Üniversitesi iktisadi ve idari Bilimler Dekanı Prof. Ali Çarkoğlu’nun da dikkatinden kaçmamış…
Pazartesi akşamı Halk TV’de Sözüm Var programına konuk olan Yaycıoğlu şöyle dedi:
“Altılı masadaki krizin ardından Meral Hanımın moralinin iyi olmadığını gördüm. İyi Parti’nin de moralinin iyi olması da çok önemli. Bu seçim Meral Hanım moralli olmadan kazanılmaz”
Doğru… Meral Hanım eski enerjisiyle sokaklara çıkmadan Millet ittifakı seçimi kazanamaz. İki kere iki dört kadar kesin…
Çarkoğlu’nun haftalık Oksijen gazetesinde bu hafta yayınlanan söyleşisini okudum. O da aynı fikirde. Kılıçdaroğlu’nun performansını iyi bulmuş ‘Meral Hanımında halk nezdinde o performansa dönmesi gerekir’ demiş…
Yani eski formuna… Yani eski Akşener’e…
Prof. Çarkoğlu Akşener’in kadınlara, özellikle milliyetçi, muhafazakar kadınlara ulaşmada ayrı bir yeri olduğunun altını çizmiş.
Kadınlar bu seçimde çok kilit rol oynayacak. Çünkü bir anlamda kadınların konumu da oylanacak.
Kadınların geleceği oylanacak. Ya Yeniden Refah’ın istediği gibi muhafazakar kadınlar yeniden evine dönecek, sadece çocuk bakmakla yükümlü olacaklar ya da istedikleri hayatı sürmeleri için rejimin değişmesine destek verecekler.
Onlara bunu anlatacak en etkin isim Akşener… Ama Akşener moralsiz!...
Aslında artık moralsiz değil moralsizdi demem lazım.
Neden mi?
Çünkü partisinin dünkü grup toplantısında karşımıza eski Akşener çıktı…
Kabuğunu kırmış, kafasındaki problemleri çözmüş, dinamik, enerji saçan, ben buradayım diye haykıran, iktidara ve onun kurduğu sisteme kafa tutan, morali yüksek Akşener gördük.
İnsanların umut bağladığı, gelecekleri için teminat gördüğü lider vardı kürsüde…
O an kendi kendime dedim ki…
O kurşun Akşener’i geri getirdi.
Ne diyelim… Eski Akşener’e hoş geldin diyelim mi?
