Mustafa K. Erdemol

Mustafa K. Erdemol

Mukabele Gücü: NATO’nun yeni silahlı oyuncağı

Körükledikleri krizin tüm nimetlerinden yararlanmaya kararlılar. Rusya’yı hızlı/kapsamlı bir saldırıyla felç ederek etkisizleştirme çabalarından hiç vazgeçmediler, geçecek gibi de görünmüyorlar. Tam da savaşın ortasında NATO çok önceden oluşturduğu Mukabele Gücü'nün (MG) etkinleştirildiğini duyurdu önceki gün. MG Haziran 2003'te Brüksel'de NATO Müttefik Savunma Bakanları Toplantısı’nda onaylanmış bir projedir.

Bir yıllık bir süre için üye ülkelerin kara, deniz, hava kuvvetlerinin yanı sıra özel harekat birimlerinden oluşan, rotasyon sistemine dayalı çok uluslu bir güç bu. NATO liderleri bunun “Rusya'nın saldırganlığına karşı bir savunma önlemi” olduğunu, kuvvetlerin Ukrayna'daki savaşa girmeyeceklerini açıkladı. Anlaşıldığı üzere Ukrayna’yı düşündükleri yok yani.

Bakın, bu iyi bir gelişme değil. Nükleer silahların varlığına rağmen savaş çıkarmaları zor da olsa bu, “Rusya’yı kuşatma” tutumu felakete yol açabilir. Bu konuda inanılmaz bir çabaları var. Durmuyorlar gerçekten. Daha önce de ABD Başkanı Joe Biden, NATO ittifak gücünü desteklemek için Doğu Avrupa'ya 7 binden fazla ABD askerinin konuşlandırılacağını açıklamıştı.

“Kriz” deyip saldıracaklar

NATO’nun sitesinde Mukabele Gücü şu ifadelerle anlatılıyor: “MG'nin genel amacı, ister toplu savunma isterse müdahale niyetli olsun, ortaya çıkan bir krize hızlı bir askeri yanıt sağlayabilmek. MG, İttifak’a yönelik, dünyanın herhangi bir yerindeki çeşitli kriz türlerine hızla yanıt verme olanağı sağlar. Aynı zamanda NATO'nun askeri dönüşümü için itici bir motordur". Yani NATO’nun “kriz olarak” tanımladığı her durumda bu gücün müdahalesine tanık olacağız. Çünkü 40 bin askerden oluşan bu güç, doğal afetlerden, bir üye ülkenin toprak bütünlüğünü korumaya kadar çeşitli durumlarda müdahale edebilecek şekilde oluşturulduğuna göre, herhalde tanık olacağız.

MG’nin oluşturulmasından anlamamız istenen şu; müttefikler toplu savunma ya da caydırıcılık adına birlikte hareket etmeye istekli. Rusya’ya asker gönderme amaçları yok ama Ukrayna ile NATO üyesi ülkeler arasındaki sınırlarda bir “kırmızı çizgi” oluşturmak istiyorlar. Bundan amaçlanan da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i caydırmak, çatışmanın Ukrayna’nın ötesine yayılmasını engellemek.

Dileyen böyle anlayabilir ama ben onlardan değilim. “Çatışmanın Ukrayna’nın ötesine yayılmasını engelleme amacı” güden NATO/ABD, Doğu Avrupa’ya asker göndererek aslında savaşı Ukrayna dışına taşıma niyetinde olduğunu göstermedi mi?

Sinir Savaşı

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısıyla yayılması durdurulmuş olan NATO, şimdilik söz konusu sınırlardaki “kırmızı çizgi”yi “ihlal edilmemesi” gereken yerler kabul ederek gücünü hissettirmek amacında. Çünkü Rusya ile ABD/NATO savaşı bir “sinir savaşı”na da dönüşmüş durumda. NATO’nun “gücünü hissettirme” çabası bu “sinir savaşı”nın bir sonucu.

Müdahale Gücü'nün bir işlevi de, çeşitli senaryolara hızla yanıt verebilen son derece esnek, hayli hazırlıklı bir kuvvet olmasıdır. Rusya’nın Finlandiya ile İsveç’i NATO’ya katılmamaları konusunda uyardıktan sonra bunu tehdit olarak algılayan NATO’nun bu gücü Rusya’ya karşı “aktive” ettiği düşünülürse üye olmayan Ukrayna’yı korumadığı ama yine üye olmayan Finlandiya ile İsveç’i neden koruma arzusu gösterdiği sorusu geliyor akla.

Yanıtı şu olabilir belki. Bu iki ülke henüz NATO’ya üye değiller ama Avrupa Birliği’ne üyeler. Bir AB üyesi saldırıya uğradığında tüm AB üyelerince savunulmak durumunda. AB üyelerinin çoğu aynı zamanda NATO üyesi. Bu nedenle AB değil ama NATO Rusya’nın İsveç ile Finlandiya’yı Rusya’ya karşı koruma misyonunu üstleniyor.

Yani durum o kadar karışık ki, NATO üyesi olmadığı için Finlandiya ile İsveç’i savunamayan NATO, AB üyesi olan bu iki ülkeyi, NATO’da bulunan AB ülkelerinin talebiyle korumak(!) zorunda kalabilir. Ayrıca Avrupa’nın güvenliği de NATO’nun görevleri arasında. Sonuçta tüm kapılar Rusya’ya çıkıyor. Bu nedenle ABD, AB, NATO Rus karşıtı geniş bir kamp oluşuyor.

Bana gülünç gelen şu; Batılı ülkeler ile NATO “Rus saldırganlığına karşı hem caydırıcı olması hem de NATO ile doğrudan bir çatışma çıkmaması için” bir dizi araç hazırlıyor. İşte bu araçlardan biri Mukabele Gücü. Rusya’nın savaşı Ukrayna dışına taşırmadığı görülmesine rağmen Rusya sınırlarına yakın bölgelere 40 bin askeri -kendi kriz tanımlarına göre- anında yollayarak bir savaş başlatma potansiyeli olan NATO’dur oysa.

Bir kez daha anlaşılmıştır ki, NATO bir savaş aygıtıdır.

Dünyayı kana boğmadan da rahat etmeyecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mustafa K. Erdemol Arşivi