Mısra Öz’ü acılı bir anne olarak bütün Türkiye tanıyor.

Çorlu tren kazasında oğlu Arda ve eşi Hakan’ı kaybetmişti.

O kazada 7’si çocuk 25 vatandaşımız yaşamını yitirmişti.

Mısra Öz, o günden beri hukuk savaşı, siyasi mücadele veriyor.

Bırakın seçim sandığına küsmeyi hayata küsecek gerekçeleri olduğu halde, Mısra Öz mücadelesinden bir gün bile vazgeçmedi.

Kazada ihmali olan sorumluların cezalandırılması, adaletin yerini bulması için diğer kayıp yakınlarıyla birlikte 6 yıldır hak arayışını sürdürüyor.

Çorlu tren kazası davası 6 yıldır sonuçlanmadı, son duruşma seçimden sonra 25 Nisan’da yapılacak.

Mısra Öz yine mahkeme salonunda olacak.

Arda’nın annesi sadece hukuki mücadele vermiyor, aynı zamanda siyasi mücadeleyle adaletli bir düzen kurulması için çalışıyor.

Bir annenin yaşayabileceği en büyük acıyı yaşarken bile mücadeleden vazgeçmeyen Mısra Öz örneği ortada dururken genel seçimlerde hayal kırıklığına uğrayan CHP’li seçmenin sandığa, partisine küsmesi, oy vermeye gitmemek gibi duygusal tepkiler vermesi kabul edilebilir bir durum değil.

Mısra Öz, sandık küskülerine yönelik çok yerinde bir çağrı yaptı.

Öz’ün bu konudaki açıklaması şöyle:

“Sandığa gitmiyorum.

Küsüm. Bıktım.

Bu sözleri duymaktan nefret ediyorum.

6 yıldır şu ülkede ölümün içinde hayatta kalmaya çalışırken, birçok şeyden bıksam da geleceğim ve umutlarımla ilgili hiçbir şeye küsmedim.

Birilerine küsüp, kendimi cezalandıramam çünkü!

Oğlumu benden alanlara ödül verme hakkım yok!

Aşığı olduğum İstanbul’u onlara bırakmaya gönlüm yok.

Sandığa giderken Çorlu katliamını unutma!

Yanınızda olanları, olmayıp da bize eziyet edenleri unutma!

Ben oyumu kullanmak için İstanbul’a gidiyorsam olduğum yerden, sen de bir zahmet sandığa git.”

Mısra Öz’ün bu çağrısına kulak tıkayıp sandığa gitmemek büyük hata olur.

Bu adaletsiz düzeni yaratan ve destekleyen iktidarın yanlışlarını onaylamak anlamına gelir.

Sandığa gitmeyerek iktidarı güçlendiren muhalif seçmenin seçimden sonra düzenden şikayet etmeye hakları olmaz.

Muhalif seçmenin sandığa gitmemesini, partisine küsmesini en çok isteyen iktidardır.

Nitekim kirli propagandayla CHP içinde ikilik yaratmaya, sandığa gitmeyecek küskün sayısını artırmaya özel bir çaba gösteriyorlar.

Başta CHP’liler olmak üzere muhalif seçmen bu tuzağa düşmemelidir.

CHP en zor seçimlerinden birine giriyor.

Sadece iktidar partileri değil muhalefet partileri de CHP’nin kaybetmesi için ellerinden geleni yapıyorlar.

Örneğin İYİ Parti ve DEM Parti.

Büyük şehirlerde CHP’nin adayına karşı aday çıkararak iktidarın ekmeğine yağ sürüyorlar.

Tabanlarından CHP’ye gidecek oyları en aza indirmeye çalışıyorlar.

Ancak muhalefet partilerinin tavanda dağıttıkları ittifakı seçmenlerinin tabanda kurmaları büyük olasılık.

Bunun için Mısra Öz’e kulak vermek bile yeterli.