CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesinden yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum, lânetliyorum.

Bu alçak saldırıya verilecek en iyi yanıt CHP’lilerin sağduyuyu elden bırakmamaları, saldırıyı planlayanların oyununu boşa çıkarmalarıdır.

Her tarafı provokasyon kokan bu saldırının hedefi sadece Kılıçdaroğlu değil, doğrudan doğruya demokrasidir, CHP’lileri sokağa dökerek kaos yaratmaktır.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bu alçak saldırı karşısında bile soğukkanlılığını kaybetmemiş, sağduyudan uzaklaşmamış ve şehit cenazesine sahip çıkarak, bu oyunu bozmuştur. CHP’liler de Kılıçdaroğlu gibi sağduyuyu elden bırakmamalı, bu provokasyonu boşa çıkarmalıdırlar.

Ateşle oynuyorlar

Kılıçdaroğlu’na saldıranlar ve bu saldırıyı planlayanlar ateşle oynuyorlar.

Saldırının yeri ve zamanlaması amacın bir kaos yaratmak, halkı sokağa dökmek olduğunu gösteriyor.

Saldırının şehit cenazesi gibi kutsal bir törende yapılması manidardır. Keza zamanlaması da öyle; Kılıçdaroğlu’na saldırıldığı saatlerde, İstanbul Maltepe’de yüz binler Ekrem İmamoğlu’nun mitingindeydi. Zamanlama, saldırının tahrikiyle Maltepe’deki on binlerin harekete geçmesi İstanbul’da, Ankara’da halkın sokağa dökülmesinin hedeflendiğini düşündürüyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, saldırıdan hemen sonra büyük kalabalığa  hitap ederken, gayet dikkatli bir dil kullanarak, olayı kitleyi sakinleştirici, sağduyulu bir tutum sergiledi. Kalabalığı konudan uzak tutmayı başardı. Kılıçdaroğlu gibi İmamoğlu da oyuna gelmedi.

Hedef gösterildi

Bu saldırıda seçim kampanyası ve seçim sonrasında CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu, İYİ Parti Lideri Meral Akşener’i ve Millet İttifakı’nın adaylarını hedef gösterenlerin sorumluluğu da vardır.

Aylardır Kılıçdaroğlu’nu, Akşener’i, PKK destekçisi olarak gösteren iktidar sözcüleri, toplumu ikiye bölen söylemleriyle tansiyonu yükselttiler. Muhalefeti PKK ile özdeş göstererek hassas bir konuyu kaşıdılar.

Sandıktan çıkan sonucu kabul etmek yerine, sandık sonuçlarını yok saymaya yönelik girişimlerde bulundular, gerginliği körüklediler.

Bu saldırı iktidar liderleri ve sözcülerini söylem ve tutumlarını gözden geçirmeye yöneltmelidir. Muhalefet kadar hatta ondan daha fazla iktidarın sağduyulu davranması ve kutuplaştırıcı söylem ve çabalardan hızla uzaklaşması gerekir.

PKK’nın suikast girişiminde bulunduğu lider Kılıçdaroğlu'dur

İktidar sözcüleri Kılıçdaroğlu ve CHP’yi PKK’yla aynı safta göstermek için elinden geleni yaptı. Ancak, PKK’nın konvoyuna saldırarak suikast girişiminde bulunduğu tek lider de Kılıçdaroğlu oldu. Bu gerçeği unutarak, Kılıçdaroğlu’nun, “terörist” gibi göstermek sorumsuz bir siyaset anlayışıdır.

Toplumun her zamankinden çok daha fazla birleşmeye, bütünleşmeye, kucaklaşmaya, işbirliği ve dayanışmaya ihtiyacı olduğu bir dönemde, muhalefet liderlerini hedef gösteren siyaset tarzı terk edilmelidir.

Türkiye bu filmi gördü

Ankara Çubuk’ta şehit cenazesinde Kılıçdaroğlu’na saldıran, linç etmeye çalışanların sahneledikleri filmi Türkiye daha önce de gördü. Acı sonuçlarını yaşadı. Bu filmin bir daha sahnelenmesine izin verilmemelidir.

Kılıçdaroğlu gibi, CHP lideriyken rahmetle Bülent Ecevit’e birçok kez saldırıldı, suikastler düzenlendi. Washington’da, Çiğli’de, Gerede’de saldırılar yapıldı, üzerine ateş edildi. Ama Ecevit, sağduyusundan milim şaşmadığı gibi bu saldırıları planlayanlara da saldırganlara da pabuç bırakmadı. Demokrasiden hiç ama hiç sapmadı.

Kılıçdaroğlu da öyle yapacaktır, bu oyunu boşu çıkaracaktır.