İtfaiyeci Muharrem kavgasında İBB haklı çıktı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen 28 Aralık’ta hakkındaki terör soruşturmasına ilişkin basın toplantısı yapan Ekrem İmamoğlu’nu yalanlamak için, İBB’de işe alınmış olan ‘teröristleri’ açıkladı. Bu beş teröristten biri, iddia o ki itfaiyeci Muharrem Kılıç’tı.

Soylu, “Bunlar kim? Dağdakiler” diyordu.

Gel gör ki…

Baltayı taşa vurdu.

Kılıç, bir şehit kardeşiydi.

Ağabeyi Mehmet, 2016’da Diyarbakır’da bir bombalı saldırıda şehit düşmüştü. Hatta Soylu, Kılıç’ın ailesine taziye ziyaretinde bulunmuştu.

İBB Sözcüsü Murat Ongun, bu bilgileri ve Soylu’nun taziyede çekilen fotoğrafını Twitter’da yayınlayınca İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, Kılıç’ın 2014’te PKK’nın kırsal kadrosuna katıldığını, 2017’de şehir yapılanmasında yakalandığını savundu.

Kılıç, kırsalda bulunduysa niçin tutuklanmadı?

Üç yıl sonra şehirde ele geçirildiyse neden yargılanmadı?

İçişleri Bakanlığı’nın PKK’lıları enseleyebilmesi için CHP’li belediyelerde işe girmeleri mi gerekiyor?

Ersoy, bu sorulara karşılık vereceğine İBB’yi suçladı. Kılıç’ın 2018 yılında şehit kardeşi kontenjanından memur olmak istediğini, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması olumsuz geldiği için kabul edilmediğini bildirdi.

İBB’ye hitaben “Devletin memuriyete almadığı kişiyi 2021’de itfaiye eri yaptınız” diye yazdı.

AYM, 2019’da iptal etti

Oysa Ersoy’un belirttiği iki tarih ve iki işlem arasında Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) iptal kararı var.

Şöyle:

AYM gizlilik dereceli birimlerde, orduda, istihbaratta, ceza ve infaz kurumlarında görev yapanlara şart koşulan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının tüm çalışanlara uygulanmasını emreden kanun maddesini 29 Kasım 2019’da iptal etti.

Hatta Soylu, Ocak 2021’de kamu kurumlarına ve belediyelere gönderdiği yazıda, “Yasal düzenlemeye kadar güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının yapılmamasını” buyurdu. Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu, 7 Nisan 2021’de çıktı.

İçişleri Bakanlığı’nın Kılıç hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yaptığı 2018’de bu işlem zorunluydu.

İBB’de işe girdiği 2021’de sadece sabıka kaydı isteniyordu.

Hal böyleyken İmamoğlu, sanki kasten güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yaptırmayarak, Kılıç da dahil, terör iltisaklı 1668 çalışanı İBB’ye almakla suçlanıyor.

İstanbul Valiliği: Araştıramayız

İBB, tartışmadan sonra Kılıç hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması için İstanbul Valiliği’ne başvurdu.

Valiliğin 13 Ocak’ta verdiği yanıt, İçişleri Bakanlığı’nın İBB’ye yönelttiği suçlamaları çökertti.

Valilik adına İl Emniyet Müdür Yardımcısı Ayhan Karaduman tarafından verilen yanıtta, kanaat bildirmek için Adalet Bakanlığı’na görüş sorulduğu belirtiliyor. Bakanlığın 29 Nisan 2022’de verdiği yanıtta, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu’na değinilerek, “Geçiş dönemine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir” deniyor. Arşiv araştırmasının ilk defa veya yeniden memuriyete yahut kamu görevine atanacaklar hakkında yapılacağı vurgulanarak, “Şahıs kanun yürürlüğe girmeden önce işe alındığından talebiniz yerine getirilememiştir” deniyor.

Bu arada İBB, 1 Ocak 2019-27 Haziran 2019 arasında Mevlüt Uysal ve Vali Ali Yerlikaya’nın döneminde işe alınanlara da arşiv araştırması istendi. Talep reddedildi.

24 Ocak’taki yanıtta, “İlk defa atanacakları hakkında tereddüt hasıl olmuştur. Personeller göreve başladılar ise başlama tarihleri belirtilerek, değerlendirme yapılmak üzere evraklarınız iade edilmiştir” deniyor.

Özetle…

Valilik, AYM’nin arşiv araştırmasını şart koşan maddeyi iptal ettiği günden yeni kanunun çıktığı tarihe kadarki aralıkta İBB’ye alınanlar için bu işlemi yapamayacağını vurguluyor. Oysa İmamoğlu, bu yüzden terör soruşturması geçiriyor.

İtfaiyeci Muharrem Kılıç’a dönersek…

Soylu tarafından ifşa edilmesinin üzerinden 37 gün geçmesine karşın ne gözaltına alındı, ne de hakkında bir soruşturma açıldı. İktidar tarafından boynuna asılan ‘terörist’ yaftası ile kala kaldı.

whatsapp-image-2023-02-03-at-07-55-11.jpeg

Babasını yargılayıp kızını cezalandırmak!

İBB Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Yavuz Saltık, geçen 21 Ocak’ta 13 ve 15 yaşındaki iki kızını yurt dışına tatile göndermek için İstanbul Havalimanı’na geldi.

Saltık’ın büyük kızı pasaport kontrolünden geçemeyince polis geldi. Saltık’ın memuriyet görevinden ötürü kızlarına da verilen yeşil pasaportun iptal edildiğini bildirdi.

Gerekçe mi?

Saltık, İBB Mezarlık İşleri Dairesi’nde işe alınan beş HDP’li imamın üye olduğu Din Alimleri Yardımlaşma Derneği (DİAYDER) Başkanı Ekrem Baran’a, fukaralara dağıtmak üzere 270 alışveriş kartı vermekle suçlanıyor. Bu yüzden PKK’ya yardım iddiasıyla İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.

Yurt dışına çıkış yasağı konan Saltık’ın pasaportu iptal edildi. İptal işlemi Saltık’a haber verilmediği için havalimanında pasaporta el kondu. Bundan dört gün sonra, 25 Ocak’ta Saltık’ın davası görüldü. Duruşma sonunda Saltık’ın yasağı kaldırıldı. Ancak pasaportlar hala iade edilmedi.

Saltık, şunları söylüyor:

“Mahkemede söz aldım. Dedim ki: İki üniversiteyi bitirdim ve insan hakları hukuku üzerine yüksek lisans yaptım. Hukuk bilgimle sizin bana kininizin olmadığını anladım. Ama hiçbir temeli olmayan bir dava yüzünden aylardır uğradığım bu zulmün arkasında bana kini olan birinin olduğunu biliyorum.”

Olan, Saltık’ın kızlarına oldu.

Saltık, “Çocuklar pasaportları ve valizleri ellerinde kala kaldı. Çok moralleri bozuldu. Pasaporta bir daha başvuracağız. Sanırım, Soylu vermez” diyor.

Sağlık Bakanlığı, İBB’ye vefat bilgi akışını kesti

Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, 2013 yılında Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi (MERNİS) ve Ulusal Adres Veri Tabanı’nda (UAVT) bulunan bilgilerini İBB’nin kullanımına açtı.

İstanbul’da vefat edenlerin bilgileri anlık olarak İBB Mezarlık İşleri Dairesi Başkanlığı’nın kullandığı ölüm kayıt ve defin programına entegre edildi. Bu bilgiler 2019’dan itibaren muhtarlıklarla kısa mesajla paylaşılıyordu.

Ancak bu veri akışı Sağlık Bakanlığı tarafından bilgilendirme yapılmadan ve gerekçe sunulmadan 25 Ekim 2022’de durduruldu. İBB’nin yazısı da yanıtsız bırakıldı.

Bugün İBB, İstanbul’da vefat edenlerin bilgisine ancak, aile yakınlarının cenaze hizmeti talep etmesiyle mümkün olabiliyor. İBB, başka türlü verilere ulaşamıyor.

Muhtarlar Akademisi projesini çaldılar

Diğer taraftan İBB üç yıldır Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi ile ‘Muhtarlar Akademisi Programı’ gerçekleştiriyordu.

Üniversite, muhtarların üzerinde silah taşıdığını, bu durumun yeni kayıt ve eğitim döneminde güvenlik riski taşıdığını savunarak, 9 Eylül 2022’de eğitimleri iptal etti.

İBB, eğitimlerin üniversitenin dışında yapılmasını teklif etti. Ancak üniversite yanıt vermedi.

Sessizliğin nedeni birkaç gün sonra anlaşıldı.

İçişleri Bakanlığı, İBB’nin projesini ve adını kopyalayarak, 1 Kasım 2022’de YÖK ile ‘Muhtarlar Akademisi’ programı konusunda işbirliği yaptı. Fakat program iki aydır başlayamadı.

Halkın yüzde 66.4’ü İBB’ye kayyuma karşı

MetroPoll Araştırma, Ocak 2023 çalışmasında, İBB ve Ekrem İmamoğlu’na yönelik sorulara yer verdi.

“İBB’ye kayyum atanmasını doğru buluyor musunuz?” sorusu üzerine yüzde 66.4’ü ‘hayır’ derken, yüzde 25.5’i ise ‘evet’ diye yanıt verdi. Yüzde 8.1’i fikir belirtmedi.

AK Partililerin yüzde 43.9’u ve MHP’lilerin yüzde 54.2’si kayyuma karşı olduğunu söylüyor.

‘Ahmak Davası’nda mahkemenin İmamoğlu’na siyaset yasağı vermesi de soruldu. Yüzde 59.8’i kararı adil bulmadığını, yüzde 30.7’si bulduğunu kaydetti. Yüzde 9.5’i yanıt vermedi. AK Partililerin yüzde 33.5’i, MHP’lilerin yüzde 49.5’i yasağa karşı çıkıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Saymaz Arşivi