Erdoğan’dan Rize il başkanına: Bilmediğin şiire niye girdin?

Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, yaşanacakları öngördüğü için, Burger King şubesinin açılışına kendisini davet etmek üzere gelenleri “Sıkıntı olur” diye uyardı.

Ancak şubenin sahibi olan AK Partili Rize Belediye Meclis Üyesi Mehmet Kuruoğlu ve iki ortağı, Metin’e kulak asmadılar.

Sonrası malum…

4 Ekim’de açılış yapıldı.

Yıllarca ANAP’tan Rize Milletvekili olan Ahmet Kabil ve ünlü iş adamı Abdurrahim Albayrak’ın yanı sıra şehirdeki AK Partili İyidere, Muradiye ve Çaykent belediye başkanları ile İl Genel Meclis Başkanı Ali İmran Büyük, kurdele kesenler arasındaydı.

İsmailağa tarikatı ile bağlantılı Rize İrşad Vakfı yöneticilerinden emekli imam Abdulkadir Kara, tören sırasında dua okudu. Önde gelen işadamları ve siyasetçileri açılışa katılınca duayı uzun tuttu. Sonradan “Burger King olduğunu bilmiyordum” dediyse de fayda etmedi. Şu an şehirde ‘Burger King imamı’ diye anılıyor.

Açılışı “Kahrolsun İsrail!” diye bağırarak, protesto eden Artvin Çoruh Üniversitesi öğretim üyesi Kemal Sağlam dövülmeseydi, olay belki Rize’de bile duyulmayabilirdi. Sağlam’a atılan dayak İslamcıları ayaklandırınca açılışı bütün Türkiye öğrenmiş oldu.

Kriz külleniyordu ki…

Sahneye AK Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer çıktı.

“İsrail uşağı!” diye hakarete uğrayan partililerine sahip çıkmak için basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda Mevlana ve Mehmet Akif’ten alıntılar yaparak, AK Partilileri eleştirenlere “Soysuz” demeye getirdi.

Şiirleri okuyamaması, okurken ağır bir şive kullanması yangına benzin döktü. AK Parti, üç belediye başkanı ve iki meclis üyesini disipline sevk etti.

Görüştüğüm bir AK Partili yetkili “Açılış bizi çok rahatsız etti. Tepki vermekte geç kaldık. Bedeli ödetilir” diyor. Ancak ihracın düşünülmediğini ekliyor.

Men dakka dukka!

AK Parti’nin düştüğü bu trajikomik hali en iyi ifade eden söz, Cumhurbaşkanı’nın da pek sevdiği ve sık sık tekrar ettiği “Men dakka dakka” olsa gerek.

Yani, eden bulur!

AK Parti Gençlik Kolları, geçen yıl bu zaman İsrail’i protesto için ABD’li kahve zinciri Starbucks’ın Türkiye’deki şubelerinde eylemler gerçekleştirdi.

İsrail’e gitmeye gözü kesmeyenler bu eylemden cesaret alarak, Starbucks ve Burger King’lere dadandı.

Adana’da silah, Nevşehir’de taşla saldırıldı.

Batman ve Diyarbakır’da ise tekbirler getirildi.

AK Parti’nin attığı ok, şimdi döndü, Rize’de kendisini vurdu.

CHP’liler yapsaydı?

Rize’deki Burger King’in sahibi AK Partili değil de bir CHP İl Başkanı Saltuk Deniz olsaydı…

Kurdeleyi CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı kesseydi…

Kapıda protestocu dövülseydi…

AK Parti, ne derdi?

Burger King’in kapısına kilit vurulmaz mıydı?

Sahipleri tutuklanmaz mıydı?

CHP, İsrail dostu ve ümmetin düşmanı ilan edilmez miydi?

Yılmaz Katmer’le söyleşi

Dün AK Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer’i arayıp Burger King krizine dair sorular yönelttim.

Arkadaşlarınız neden disipline sevk edildi?

Hata ettiler. Katılmak kendilerinin fikriydi. AK Parti’yi temsilen il başkanı benim. Başkan olarak katılmadım, çiçeğim yoktu. Onların katılması hataydı.

Sizi davet ettiler mi?

Davetiye geldi ama masam kalabalık olduğu için kartı görmedim.

Denk gelse gidebilirdiniz yani.

Gitmezdim. Çünkü niye? Yasaklılar arasındadır firma.

Ne yasağı?

Katılma yasağı.

Kim koydu yasağı?

Şahsım koydum.

Ne zaman?

Burger King’in açılacağı gün “O firma İsrail askerlerini besliyor. Gitmemiz uygun değil” diye arkadaşlara söyledim.

Niye gittiler?

Ben kendi yönetimime söyledim.

Şubenin sahibi de AK Parti’nin belediye meclis üyesi. Nasıl olacak o iş?

Onu da disipline verdim.

Suçu ne?

Orada göründüğü için.

Şiir okumanız biraz kötü oldu sanki.

Beceremedik işte. Mevlana’nınkini becerdik de Mehmet Akif’inkini beceremedik. Niye beceremedim, biliyor musun? Cuma namazı saati yaklaşmıştı. Bir arkadaşımızın abisi ölmüştü. Cenazesine gidecektik. Öyle karıştırdık işi.

Sonra demişsiniz ki “Ben ‘soysuz’ lafını solculara dedim.”

Yok, isim söylemedim. Dedim ki “Bizleri Yahudi uşakları diye suçlayanlara bu cevabı veriyorum. Onlar gibi konuşmak istemiyorum. Mevlana ve Mehmet Akif’in şiirleriyle karşılık veriyorum" dedim. İşte beceremedik onu.

Cumhurbaşkanı size “Bari şiir okumasaydın” demiş, doğru mu?

Evet, doğru. “Bilmediğin şiire niye girdin” dedi bana.

Siz ne dediniz?

Dedim ki, “Bize Yahudi uşakları diyenlere kibar biçimde cevap vermek istedik. Bizim niyetimiz halisaneydi. Ama beceremedik. Esasında iyi bir hatibim de, cuma saati ve cenaze biraz acele etmemize sebebiyet verdi. Aslında ben orada, “Konu yargıya intikal etmiştir, cevap vermek istemiyorum” diyebilirdim. Ama katılan arkadaşlarımızın çoluk çocuğu okula gidemiyor.

Niçin?

Tepki koyuyorlar. Haberler çıkınca vatandaş “İsrail uşağı mısınız” diyor. Telefonlara mesaj geliyor. Bunların aile saadeti bozuldu.

Size muhaliflerden çok AK Parti medyasından eleştiri geldi.

Ben şiiri okuyamayınca sanki bize atanları eleştiriyorum gibi algılandı ki, asla… “Bizi İsrail yanlısı ve Filistin karşıtı görenlerin alnını ortasını karışlarım” dedim. Onu dememe rağmen muhafazakar kesim bizi, sanki onlara “Soysuz” demişim gibi algılandı ama asla öyle bir şey yok.

Çok mu hakaret geldi?

Çok geldi. Bugün 7-8 kişi hakkında suç duyurusunda bulundum. Biraz deli doluyum. Kendimi zor tutuyordum. Daha çok patlamamak için suç duyurusunda bulundum. Elde edeceğim paraları fakir öğrencilere dağıtacağım.