Bu kadarı ancak Kolombiya’da olur

Bir emniyet müdürü, aranan suç örgütü üyesini makam aracına alıp İstanbul’dan Edirne İpsala Sınır Kapısı’na götürüyor.

İpsala’daki amir, pasaporta özel işlem yapıyor. Karşılığında iki ‘baklava kutusu’ alıyor. Kutunun içinde gerçekten baklava mı var, yoksa para mı, bilinmez.

Gişedeki polis, firarinin oturduğu aracın camını bile açtırmayıp geçmesine göz yumuyor.

Gümrük muhafaza memuru da VIP muamele çekip yol veriyor.

‘Sarallar’ın liderlerinden Turan Yıldırım, böyle bir organizasyonla Yunanistan’a kaçmayı başardı.

Ve şimdi kırmızı bültenle aranıyor.

Yalova’da bir hafta

Sarallar örgütü iddianamesinde 16 eylem sıralanıyor.

15’i yağmalama, biri de Turan Yıldırım’ın firarını içeriyor.

İddianameye göre geçen yıl 28 Aralık’ta Sarallar operasyonunda yakalanamayan Yıldırım, firari gezmeye başladı. 7 Ocak’ta Okan Özmen’i aradı. “Evimi polis bastı, beni Yalova’ya bırakır mısın?” dedi.

Özmen, Yıldırım’ı bir arkadaşının aracına bindirdi; kendisi de önden gitti.

İki araç Altınova Devlet Hastanesi’nin önünde durdu. Yıldırım, bir kamyonete binip ayrıldı.

14 Ocak’ta Yıldırım arayıp “Beni aldırır mısın” dedi.

Özmen, araç göndererek, Yıldırım’ı İstanbul Ataşehir’deki evine getirtti ve bir taksi durağına bıraktı.

Firardaki ilk perde böyleydi.

Emniyet müdürü makam aracıyla taşıdı

İkincisi ise şöyle:

Yıldırım, o gün Ener Aktaş’ın Ataşehir’deki evine gitti.

Aktaş ile şarkıcı Merve Özbey’in eşi Kenan Koçak, firari Yıldırım’ı bir sonraki gün yurt dışına kaçması için İpsala Sınır Kapısı’na götürme planı yaptılar.

15 Ocak’ta Koçak ile Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü Mehmet Deniz Karakurt, eve geldi.

Önde Karakurt’un kullandığı Emniyet’e ait araçta Yıldırım ve Koçak, arkada Aktaş’ın olmak üzere yola çıktılar.

Malkara’da benzin istasyonunda durdular.

Onlara İshak Aydınoğlu katıldı; üç araç oldular.

Yıldırım ve Koçak, emniyet müdürünün aracından inip Aktaş’ın aracına bindi.

İpsala’ya kadar devam ettiler.

Karakurt, ayrılıp Edirne’de göreve döndü.

Kutuda ne vardı?

Aydınoğlu ve Aktaş, rutin araç çıkış gişelerinin olduğu bölüm yerine araç cep bölümüne park etti.

Yıldırım içeride kalırken; Aydınoğlu, Aktaş ve Koçak, binaya girip Komiser Vedat Genççağı’nın yanına gitti. Gençağı, dakikalardır onları bekliyordu.

Aydınoğlu, elindeki kutuyu Genççağı’ya verdi.

O da polis Orhan Bay’a uzattı.

Bay, anlatıyor:

“Vedat komiser ‘Al bunları, ekip aracıma koy’ dedi. İki poşetin içinde baklava olacağını tahmin ediyorum. İçini açıp bakmadım, ne var bilmiyorum.”

Bu arada Aktaş, komisere Karakurt’un yakın akrabası olduğunu söyledi. Cep telefonuyla Karakurt’u görüntülü arayıp sohbet ettiler.

Genççağı, şunları söylüyor:

“Gümrük araç çıkış kısmında sıra-kuyruk olmamasına rağmen işlemlerini hızlıca yapması için pasaportlarını bulunduğum sıralı peronda pasaport polisi Aykut Yeşilyurt’a yönlendirdim. Çünkü Ener, Karakurt’la görüntülü konuşuyordu. Müdüre mahcup olmamak adına işlemlerin hızlandırılması için yönlendirme yaptım. Deniz müdür, gülerek ‘Vedat gönderme onları’ şeklinde espiri yaptı.”

Aracın camını açtırıp bakmadı

Üç adam işlemleri bitince başka araçların geçmediği, normalde kapalı olan gişeye yönlendirildi.

Polis Aykut Yeşilyurt, aracın arkasında oturan Yıldırım’ı kontrol etmedi, aracın arka camını dahi açtırmadı.

Yeşilyurt:

“Pasaportun sahteliğini kontrol ettim, araçları kontrol etmedim. Gelen kişi müdür vekilimizin tanıdığıysa farklı perondan geçirilebilir, bu onların inisiyatifindedir. Ben içerdeyken Vedat komiser Ener ve Kenan ile konuşarak geldi. ‘Araçta kaç kişisiniz?’ diye sordum, ‘İki kişiyiz’ dediler. Pasaport işlemlerini yaptım. Gümrük muhafaza memuru aracın tescil işlemini yaptı. Araç önümden geçmesi gerekirken, 4 peron ilerdeki boş yerden geçirildi. Gümrük muhafaza memuru Bahattin Altıntop ile Vedat Genççağı geçirmiş olmalı, başka kimsenin geçirmiş olması mümkün değil.”

‘Emniyetteniz’ demişler

Polis Yeşilyurt’un anlattığı üzere araç, gümrük memuru Altıntop’un bulunduğu, araç girişlerine açık olmayan gişeden geçirildi.

Araç arama-tarama işlemi yapılmadı.

Altıntop, araç içerisini kontrol etmeden hızlıca geçiş izni verdi.

Altıntop, şunları söylüyor:

“İki şahıs Vedat komiserin yanına gelerek bir şeyler konuştular. Bu şahıslar araçları ile sıradan gelerek pasaport işlemlerini yapmak yerine peronlara gelerek pasaportlarını Vedat komiserin yönlendirmesiyle polislere verdiler. Bu işlem rutinin dışında olduğu için komiserin tanıdığı şahıslar olduğunu düşündüm. ‘Ne iş yapıyorsunuz’ diye sordum. Sadece ‘Emniyet’ dedi. Emniyet personeli olduklarını ve polislerle tanıştıklarını düşündüğüm için sıra beklememeleri adına normal gişeden değil, boş olan gişeden geçmelerini söyledim. Bu şahıslar da boş gişeden geçtiler. Biz hakim, savcı, kaymakam, emniyet veya gümrük personelleri geldiği zaman bu tarz kolaylıklar sağlıyoruz.”

İki kişi kaçtı

Aktaş, Koçak ve arka koltuktaki Yıldırım, Yunanistan’ın sınır kapısına doğru devam etti. Yıldırım, yasadışı bir şekilde bu kapıyı geçmeyi başararak, yurt dışına kaçtı. Yıldırım’ın Yunan görevliler nasıl atlattığı ise bilinmiyor.

Hakkında yakalama kararı bulunan Aydınoğlu da Yunanistan'a gitti ve aranıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Saymaz Arşivi

Komşu, Barış’ı görmemiş!

14 Mart 2025 Cuma 05:33

Yüzde 59 erken seçim istiyor

10 Mart 2025 Pazartesi 05:10

Bahçeli, Pervin Buldan’ı da aradı

03 Mart 2025 Pazartesi 16:49

Diploma gerçek, demokrasi sahte

27 Şubat 2025 Perşembe 09:34

AK Parti’nin Güneş Moteli

24 Şubat 2025 Pazartesi 09:44