Fikret Bila (p)
Bakanın yangın sınavı
İzmir Karabağlar’da başlayan orman yangını 53 saat sonra ancak kontrol altına alınabildi. 500 hektar ormanlık alan yandı.
Yangın süresince Türkiye, Türk Hava Kurumu’na (THK) ait yangın söndürme uçaklarının neden kullanılmadığını tartıştı. Tartışmalara Orman Bakanı Bekir Pakdemir’li de katıldı.
Bakan, bu uçakların neden kullanılmadığı konusunda önce sessiz kaldı. Sonra açıklamalar yaptı. Ancak Bakan’ın açıklamaları teknik olmaktan uzak, garip açıklamalardı.
Bu yangında, yangın söndürme uçaklarına ihtiyaç olmadığını, yangın tipinin ve hava koşullarının yangın helikopterleri ve diğer yangın söndürme araçlarına daha uygun olduğunu söyleseydi kimsenin bir itirazı olmazdı.
Ancak Pakdemirli, THK’na ait yangı söndürme uçaklarının 3’nün arızalı olduğunu, motorlarının olmadığını, 3’nün de motorlarının yağ akıttığını söyledi. Bununla da yetinmedi, uçakların emniyetli olmadığını, orman personelinin bu uçaklara binmek istemediğini de belirtti. Hatta, “binmek, uçmak isteyen varsa buyursun uçsun” anlamında sözler de sarfetti.
İHTİYAÇ VAR MIYDI, YOK MUYDU?
Asli görevlerinden biri orman yangınlarıyla mücadele etmek olan Orman Bakanı, 53 saatlik yangın boyunca, yangın söndürme uçaklarına ihtiyaç olup olmadığını söylemedi. THK uçaklarının yetersizliğini ve emniyetli olmadığını vurgulamakla yetindi. Bu açıklamalardan, yangında uçaklara ihtiyaç olduğu ama Orman Bakanlığı personelinin bu uçakları kullanmak istemediği anlaşıldı.
Oysa aynı uçak filosuyla aynı Bakan geçen yıllarda övünüyor ve Yunanistan’a yardım öneriyordu. Aynı filo İsrail’e yardıma da gitmişti.
THK’DAN GELEN BİLGİLER
THK’dan gelen bilgiler ise Bakan’ın verdiği bilgilerle örtüşmüyordu. THK yetkilileri, yangını söndürmek için yardım teklif ettiklerini ancak Orman Bakanlığı’nın kabul etmediğini kamuoyuna duyurdular. Uçakların 5’inin faal olduğunu, 1’nin İzmir Menderes havaalanında, 4’nün de Ankara’da bulunduğunu açıkladılar.
Keza Bakan’ın, uçakların 1960 model eski uçaklar olduğu iddiasına karşılık, Sözcü’den Emin Özgönül’e, uçakların 4’nun 1980 model, 1’nin 1970 model ve uçuşa uygun, bakımlı uçaklar olduğunu da söylediler.
Ayrıca CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ve CHP milletvekilleri Atilla Sertel ile Mehmet Ali Çelebi de aynı bilgileri kamuoyuyla paylaştılar ve Bakan’a sorular yönelttiler. Orman Bakanı Pakdemirli bu sorulara tatmin edici yanıtlar veremedi.
Bakan Pakdemirli, sonunda, “THK uçaklarını kullanmak zorunda değilim” diyerek tartışmayı sonlandırdı. Bu son açıklama daha önce yaptığı açıklamaları da anlamsız kıldı. THK uçaklarını teknik nedenlerle değil de, mecbur olmadığı için kullanmadığı anlamı çıktı.
Neresinden bakılırsa bakılsın Pakdemirli’nin yangın boyunca yaptığı açıklamalar ve takındığı tutum garipti.
İHALEYİ ALAN ŞİRKETLER
Türkiye, orman yangını felaketlerini sık yaşayan bir ülke. Bu nedenle orman yangınıyla mücadele Türkiye için çok önemli bir konu.
İzmir yangını gösterdi ki, Bakanlık THK uçaklarını kullanmak istemiyor. Öncelikle bunun gerçek nedeni kamuoyuna açıklanmalıdır.
Yangın söndürme ihalesini alan ve bu yangında faaliyet gösteren iki şirketin imza attıkları şartname ve yangın söndürme araçlarının nitelikleri de kamuoyuna açıklanmalıdır.
Bu şirketlerden birinin mimarlık şirketi olduğu, kendine ait yangın söndürme uçağı ve helikopteri bulunmadığı, yangın çıkınca çeşitli ülkelerden eski teknolojiye sahip, ucuz helikopterler kiraladığı iddiaları kamuoyuna yansımış durumdadır.
THT uçaklarını güvenli bulmayan ve bu nedenle Bakanlık personelinin binmek istemediğini söyleyen Orman Bakanı, ihaleyi kazanan şirketlerin teknik kapasitesini, helikopterlerin teknolojisini, ihale şartnamesinin temel hükümlerini de kamuoyuna açıklayarak, bu konuda oluşan soru işaretlerini gidermelidir.