
Mehmet Akif Cenkçi
BağKur'lulara verilen sözler tutulmadı!
Çok kıymetli halktv.com.tr okuyucuları,
Bundan böyle her Salı ve Cuma günü, çalışma hayatı, sosyal güvenlik ve emeklilik konularındaki güncel gelişmeleri ve önemli bilgileri bu köşemde sizlerle paylaşacağım. Sorularınız ile görüş ve önerilerinizi macenkci@outlook.com adresinden bana iletebilirsiniz.
Türkiye’de Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kapsamında üç temel emeklilik statüsü bulunmaktadır. Bunlar; 4A (SSK), 4B (BağKur) ve 4C (Emekli Sandığı)
4A (SSK) statüsü; özel sektör ve kamu işyerlerinde işçi statüsünde çalışanlar bu kapsamda sigortalıdır. Primleri işveren tarafından SGK’ya yatırılır.
4B (BağKur) statüsü; kendi nam ve hesabına çalışanlar (esnaf, çiftçi, serbest meslek sahipleri) bu statüde yer alır. Primlerini kendileri öderler.
4C (Emekli Sandığı) statüsü; devlet memurları ve bazı kamu görevlileri bu statüye tabidir. Maaşlarından kesilen primlerle emeklilikleri düzenlenir ve genellikle daha yüksek maaşla emekli olurlar.
Bu üç statü, 2008’de 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında SGK çatısı altında birleşse de farklı emeklilik yaşları ve prim şartları hala geçerliliğini korumaktadır. Yani, 2008’de reform olarak tanıtılan ve kurulan SGK ile aslında birleşen statüler değil, bu üç farklı kurumun binaları olmuştur. Kurum binalarının çatıları birleşmiştir.
Bu statüler içerisinde en çok prim ödeyen ve dolayısıyla en geç emekli olabilen ve ayrıca emekli aylık bağlama oranları düşük olması sebebiyle en az maaş alanlar BağKur’lulardır. BağKur statüsünde prim ödeyenler ile emeklilerinin dertleri bitmez tükenmez durumdadır.
BağKur’luların sorunları nelerdir?
BağKur Tescil Mağdurları; 1/10/2008 tarihinden önce vergi kaydı ve meslek odası kaydı bulunanların anılan tarih öncesinde BağKur’a re’sen kayıtlarının yapılmamasıyla oluşmuş bir mağduriyettir. Ne yazık ki bu tarih öncesinde vergi mükellefiyeti veya meslek odası kaydı olanların BağKur’a kayıtları otomatik olarak yapılmıyordu. Bu tarihten sonra ise şirket kuruduğunuzda yani vergi dairesine kayıt olduğunuzda sistem doğrudan sizin BağKur tescilinizi yaparak kaydınızı açıyor.
Bu sorun çözülebilecekken yıllardan beridir hala ve nedense adım atılmıyor. Bir önceki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Vedat Işıkhan yapmış olduğu bir basın toplantısında kendisine bu konuda sorulan soruyu yanıtlamış ve “Mevzuatla ilgili sorunlardır. Onlarla ilgili çalışmaları başlattım. Mesela işte kaydı bulunamıyor, yararlanamıyor. Vergi kaydı var. Vergi kaydı varsa onunla çözebiliriz. Talimatı verdim. Çözülecek bunlar. Bu çözülebilecek sorunları hemen çözmemiz lazım. İnsanlarımızı rahatlatmamız lazım. Prim gün sayılarındaki farklılık bu ciddi bir sorundur. Bunu eşitlememiz lazım. Yani bunu eşitleyecek bir düzenlemeyi yapacağımızı size söyleyeyim. Burada emekli olanlar arasındaki bu farklılaşmayı, emekliliği hak etme şartlarını standardize etmemiz lazım” …. Demiştir.
İki yılın üzerinde bir zaman geçmesine rağmen hala verilen sözler tutulmamış, tescil hakkı bekleyen BağKur’lular sosyal güvenlik haklarına ve dolayısıyla emeklilik haklarına kavuşamamış, kavuşturulamamıştır.
Bu arada tescil imkanının gelmesiyle birlikte bu sigortalılar geriye dönük tescil edilen prim borçlarını ödeyeceklerdir. Böylelikle kurumun kasasına ciddi miktarda para girecektir. Esasen bu kişiler herhangi bir af ya da bağış talebinde bulunmamakla birlikte sosyal güvence haklarının iade ve teslimini istemektedirler.
BağKur Prim Eşitleme (7200 gün) Mağduriyeti; Üç emeklilik sisteminde en çok prim ödeyen bu kesim SSK statüsü ile eşitlenmek istemektedirler. 8 Eylül 1999 öncesi ilk defa sigortalı olan ve SSK statüsünden emekli olabilen bir kişi 5000 ile 5975 gün arasında kademi emeklilik prim gün sayısı şartına tabii iken BağKur’lu erkekler 9000 gün kadınlar ise 7200 prim gün sayısı şartına tabilerdir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son genel seçimler öncesi partisinin 6 Mayıs 2023’te düzenlediği Kayseri Mitinginde “1 Milyon Küçük Esnafımıza Müjde” içeriğiyle BağKur’luların, esnafın prim gün şartlarının SGK ile eşitlenerek 7200 güne indirileceğini müjdelemişti.
Bu da yetmeyip sosyal medya hesaplarından “7200 güne indirdik” paylaşımlarında bulunmuştu. Aradan geçen zamana rağmen bu vaat henüz hayata geçirilmemiştir. Milyonlarca esnaf ve BağKur’lular prim gün eşitlemesi konusunda somut bir adımın atılmasını beklemektedirler.
Son zamanlarda açıklanan müjdelerin geçmişte verilen sözlerin yerine getirilmemesini, gölgelemesine izin verilmemesi gerekmektedir. Esnafın beklentisi, yeni vaatlerden önce geçmiş taahhütlerin yerine getirilmesidir. Bu arada 7200 günle BağKur’luların prim gün sayıları SSK statüsündekilerle eşitlenmiş olmasa da şimdilik yetmez ama evet de denildiğini hiç kimse beklemesin.
BağKur’luların sorunları elbette sadece bunlar değildir. BağKur’luların emekli aylık bağlama oranlarında düşüklük sorunu vardır. İhya sorunu vardır. İhya sorunu ise; Geçmişte ilgili kanunlarla terk koduyla durdurulan sigortalılık sürelerinin yeniden canlandırılmak (ihya) edilmek istendiğinde ödeyecekleri günlük asgari borçlanma tutarları SGK doğum ve askerlik borçlanmalarından fazladır.
İhyada istenilen gün kadarı borçlanılamamakla birlikte sürenin tamamı satın alınmak zorundadır. Buda ihtiyacın fazlası kadar günün satın alınmasına, vatandaşların SGK’ya daha çok para ödemesine sebebiyet vermektedir. Hâlbuki ki olması gereken tıpkı diğer SGK borçlanmalarında olduğu gibi vatandaşa yeteri kadar satın alabilme imkanının tanınmasıdır. BağKur’luların engelli emeklilik ve malulen emeklilikte de yaşadıkları sıkıntılar olup, yine SSK statüsüyle karşılaştırdığımızda ciddi hak kayıpları vardır.
Esnaf kan ağlıyordu artık kan kusuyor, sesini duyan yok!
Yaşadığımız bu ağır ekonomik krizde esnafımız yani BağKur’lular başta vergi ve SGK prim borçları olmak üzere kamuya olan borçlarını ödeyemez hale geldiler. Geçmişte yaptıkları borç yapılandırmaları bozuldu. Artık çarkı döndüremiyorlar. Vergi dairleri ve SGK elektronik hacizleri göndermeye çoktan başladı bile. Esnafın banka hesaplarına blokeler konuldu. Ticari hareket kabiliyetleri sıfırlandı. Çözüm ise derhal kapsamlı bir borç yapılandırma düzenlemesidir.
BağKur’lu vatandaşlarımızın sosyal güvenlik sistemi açısından sorunları sadece bunlardan ibaret olmayıp başkaca birçok sorunları mevcuttur. Her soruna ve mağduriyete konu konu bundan böyle bu köşemde yazılarımla değineceğim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve siyasi iktidarın temsilcilerinin vermiş olduğu sözler derhal tutulmalı, hak kayıpları zaman geçirmeksiniz giderilmelidir. Mağduriyetler son bulmalıdır.
Sağlıklı ve sosyal güvenceli bir yaşam geçirmeniz dileklerimle…