Geçen haftaydı.

Sırrı Süreyya Önder ile sohbet ediyorduk.

Söz döndü dolaştı; Akşener’in ortak cumhurbaşkanı adaylığında Kılıçdaroğlu’na gösterdiği dirence, BTP hamlesine ve HDP ile yaşadığı gerilime geldi.

Önder, dedi ki:

“Akşener’in gözleri ayakkabısını arıyor.”

Yani, Akşener huzursuz…

Ve kalkmak istiyor.

Reddedilen Akşener oldu

Akşener’in Altılı Masa’da yaşadığı huzursuzluğu ortaya koyan gelişmelerden en günceli Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) daveti oldu kuşkusuz.

Akşener, 28 Ekim’de BTP’yi ziyaret etti.

İddiaya göre BTP lideri Hüseyin Baş, görüşmede Akşener’e sordu:

“Hayır efendim’ derlerse ne olur?”

Akşener tereddütsüz:

“Ben bunu ‘Hayır efendim’ diye anlamam” dedi.

Oysaki Saadet, DEVA ve Gelecek katılıma ilk günden karşıydı.

Aradan 17 gün geçti.

Dünkü toplantıda Altılı Masa BTP’nin talebine kapısını kapattı.

Nelerin yaşanacağını söyleyeyim.

İyi Parti ile BTP seçimde ittifak yapacak. Baş, İyi Parti’den ya Trabzon ya da İstanbul 3. Bölge’den milletvekili adayı gösterilecek.

Gün sonunda reddedilen, Baş olmadı.

Asıl reddedilen Akşener oldu.

Baş: BTP mecliste olacak

Dün Altılı Masa toplantısından sonra Baş’ı aradım ve “Bu, İyi Parti’nin de reddedilmesi midir?” diye sordum.

“Evet” dedi.

Sonuçlarını sordum.

“Zamanla görelim” diye yanıt verdi.

Dedi ki:

“Altılı Masa’ya güç katmak, muhalefet bloğunu güçlendirmek adına çağrıda bulunduk. Bu çağrı olumsuz değerlendirildi anacak biz muhalefetin bileşeniyiz. Yeni bir balkon konuşması dinlememek için gereken adımları atacağız. BTP, mecliste olacak. CHP ile mi, İyi Parti ile mi; ama olacak.”

Öncü kriz

Akşener’in BTP daveti, Altılı Masa’da kendisiyle ortak hareket edecek bir oya daha kavuşmak ve el yükseltmek içindi.

BTP’nin oyu cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinde etkili olacaktı.

Altılı Masa, böyle okudu.

Ayrıca Akşener’in davet ederken, liderlere sormaması emrivaki kabul edildi.

Akşener, bu sonucu öngörmedi mi?

Öngördüyse neden reddedileceğini bile bile teklif etti?

Yoksa masadan kalkacak da…

HDP’yi tarafsızlaştırma planı

Bir diğer kriz ise İyi Parti ile HDP arasında yaşanıyor.

Her şey AK Parti’nin HDP ziyaretiyle başladı.

Anlıyorum.

İyi Parti, CHP ile ittifakından ötürü beş yıldır HDP ile işbirliği suçlamasına uğruyor. MHP’liler ‘Heval Meral’ şeklinde, HDP’liler ‘Faili meçhulcü’ diye karalıyor.

AK Parti’nin HDP ziyareti, suçlama, sataşma ve tacizden yılıp usanmış İyi Partililere kendilerini HDP’den ayrıştırma, Cumhur İttifakı’nı mahkum etme, milliyetçi seçmene “Bakın, gördünüz mü?” deme imkanını verdi.

Haksız sayılmazlar.

Akşener, grup toplantısında AK Parti ve HDP’yi kumpanyacılıkla suçladı. Milletvekilleri ve eş genel başkanlarını tutuklayan AK Parti ile oturdukları için HDP’yi zerre utanmamakla itham etti.

“İki taraf için ilkeler, değerler hikaye, at pazarlığı şahaneymiş” dedi.

HDP’nin yanıtı ağır oldu.

Eşbaşkan Pervin Buldan, Akşener’i Kürt düşmanlığıyla suçladı.

Dikkat çekmek isterim ki, İyi Parti ve HDP arasındaki gerilim AK Parti’ye yarayacak.

Eski DTP Eşbaşkanı Aysel Tuğluk’un sağlık nedeniyle de olsa bırakılması, Kobani Davası’nda iki tahliye, HDP ziyareti, Selahattin Demirtaş’ın babasını görmeye götürülmesi tesadüf değil diye düşünüyorum.

AK Parti, bu adımları atarken, muhafazakar Kürtlerde yeniden sempati kazanmak, mümkünse HDP kitlesini cumhurbaşkanlığı seçiminde Millet İttifakı’na küstürerek, tarafsız alana çekmek için zemin yokluyor.

MHP de ortağının stratejisine uygun bir şekilde HDP ziyaretini “Doğal ve doğru” buluyor.

Böylesi bir yumuşama evresinde İyi Parti, HDP ile Altılı Masa arasındaki bağların kopmasıyla sonuçlanacak bir krize sürükleniyor.

Altılı Masa’ya uzattığı elin havada kaldığını düşünen HDP “Ne haliniz varsa görün” diyebilir. Bu uzak ihtimal değildir ve Erdoğan’ın erken zafer ilan etmesiyle sonuçlanabilir.

Akşener aday olabilir

Başta ifade ettiğim üzere İyi Parti’nin BTP girişimi ve HDP ile yaşadığı gerilim, daha büyük bir krizin ayak sesleri şeklinde okunabilir. Asıl fırtına, ortak cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinde kopacak.

İyi Parti, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına direnç gösteriyor. Akşener, “Kazanacak aday” derken Kılıçdaroğlu’dan başka bir adayı ima ediyor. HDP oyuna muhtaç olmamak istiyor.

Bu potansiyele sahip Mansur Yavaş, irade göstermiyor.

Ekrem İmamoğlu ise uzak ihtimal görünüyor.

Ne mi olur?

Kılıçdaroğlu adaylığını masaya getirdiğinde Akşener, “Ben bu talebi partimin Genel İdare Kurulu’na ve il başkanlarıma sormam gerekiyor” diyecektir. Bu mekanizmalardan “Evet” çıkması mümkün değil. Şu halde Akşener, “Başbakan olacağım” demesine karşın partisini birarada tutmak ve seçime motive etmek için cumhurbaşkanı adayı olabilir.

Hatay İl Başkanı Şefik Çirkin öncülüğündeki 81 il başkanının, Akşener’in adaylığı için girişim başlatması da elini kolaylaştıracak.

Bugün değilse bile birkaç ay sonra Akşener’i, arayıp bulduğu ayakkabılarını eline almışken görebiliriz.