Musa Anter'in kızı Rahşan Anter halktv.com.tr'ye konuştu: Adalet suya yazı yazmak gibi

Musa Anter'in kızı Rahşan Anter halktv.com.tr'ye konuştu: Adalet suya yazı yazmak gibi
30 yıl önce katledilen Musa Anter'in davası, 20 Eylül'de zaman aşımına uğrayacak. Karar çıkması beklenen duruşma ise 21 Eylül'e ertelendi. Anter'in kızı Rahşan Anter dava sürecini ve bu süreçte yaşadıklarını anlattı.

Katledilen gazeteci-yazar Musa Anter’in ölümüne ilişkin açılan dava zaman aşımıyla karşı karşıya. Musa Anter’in kızı Rahşan Anter ise bir evlat olarak 30 yıldır adaleti arıyor. “Babamın öldürüldüğü yaşlardayım” diyen Rahşan Anter’e 5 soru yönelttik. Anter, “Zamanı geri alsaydınız hangi döneme giderdiniz?” sorumuza, “Hangi zamana gitmek istesem de hepsinde acılar var” diyerek yanıt verdi.

1- 1992’den bugüne ülkemizde değişen pek bir şey yok. Bir evlat olarak babanız için 30 yıldır adalet arıyorsunuz. Çok zor değil mi, neler hissediyorsunuz?

Adalet kimi zaman suya yazmak gibi… O kadar çok adaletsizlik duygusunu yoğun yaşadık ki. Benim babam, faili meçhul cinayetlerin en yaşlı kurbanlarından biri. Dün, Ankara’da babasını kaybetmiş çocuklarımızla beraberdik. Alaz, Özge, Sertaç… Kah güldük, kah ağladık. Herkes babalarına dair anımsadıkları anıları anlattı. Çoğunun davası, adalet arayışı sonuçsuz kaldı. Bizler babalarımızı kaybetmenin travması yetmemiş gibi, katillerinin yargılanması için verilen adalet mücadelesiyle büyüdük. Onlar hikayelerini anlatırken, ‘ben 38 yaşındayken babamı kaybettim, aranızda babasını en fazla gören, onunla en fazla yaşayan benim’ dedim, ağladım. Ama artık babamı kaybettiğimiz yaşlardayım. Acısı hiç geçmedi. Onu bizden aldıklarında son bir vedayı edemedik. Yasımızı tutamadan adalet mücadelesine başladık.

2- Babanızın öldürülmesine ilişkin görülen dava 20 Eylül'de zaman aşımına uğrayacak. Buna rağmen mahkeme heyeti duruşmayı 21 Eylül'e erteledi. Bu durumda dava zaman aşımına uğramış olacak. Mahkeme heyetinin bu kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?

İsveç’te ben Abdulkadir Aygan ile yüzleştim. Bu kişi babamın cinayetini itiraf eden kişi. Her şey o kadar ortada ki… Katiller belli. Kızı olarak ben Aygan ile görüşüp detayları öğrenebiliyorum da bu devletin mahkemeleri mi ona ulaşamıyor. 30 yılda yapılmasını istediğimiz en temel şey Aygan’ın ifadesinin alınmasıydı. Dava gidip gelip onun alınmayan ifadesi nedeniyle uzadı, süreç tıkandı ve zaman aşımına kadar geldik. Dünkü duruşmada da mahkeme heyeti Aygan’ın adresinin tespit edilemediğini, telefonuna ulaşamadıklarını belirtti. Oysa gerçekten isterlerse nerde olduğu belli fakat diğer cinayetler gibi bu cinayetin de aydınlatılması istenmediği için süreç buraya kadar geldi. Aslında bugün bir kararın çıkacağını bekliyorduk ama herhalde ayıp olmasın diye zaman aşımına gireceği 20 Eylül’den sonraki güne attılar son celseyi.

3- Uzun yıllardır devam eden davada sizi en çok üzen olay ya da an hangisiydi?

Davanın bir türlü sonuçlanmaması, mahkemenin isteksizliği, deliler, itiraflar bu kadar ortadayken, hiçbir şey yapılmaması, sürecin zaman açımına kadar getirilmesi, davanın tüm aşamaları çok üzücü. Tam da ölüm yıl dönümün ertesi gününe duruşmanın ertelenmesi ve oradan çıkacak sonucun kendisi çok çok üzücü.

4- Zamanı geriye alabilseydiniz hangi döneme geri gitmek istersiniz?

Bu ülkede zamanı geri döndürsek de değişecek bir şey yok. Kaç defa darbe gördük… Hepsinde babam yargılandı, tutuklandı, işkencelerden geçti. Hangi zamana gitmek istesem de hepsinde acılar var.

5- Babanız yaşasaydı sizce bugünler hakkında neler söyleyip, neler yazardı?

O zaman ne yazdıysa bence bugün de aynı haksızlıklara isyan eder ve benzer şeyler yazardı çünkü 30 yılı sanki geri saydık gibi hissediyorum

Musa Anter, 20 Eylül 1992’de bir kültür ve sanat festivaline katılmak için gittiği Diyarbakır’da öldürülmüştü. Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele Grup Komutanlığı (JİTEM) tarafından işlendiği iddia edilen cinayette birçok soruşturma ve kovuşturmanın ardından faillerin bulunamadığı açıklanmıştı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) ‘yaşam hakkının ihlal edildiği ve cinayet hakkında yeterli soruşturma yürütülmediği’ gerekçesiyle Türkiye’yi mahkum ettiği dosya JİTEM ana davasıyla birleştirilmişti.

Kaynak:halktv.com.tr