Nazlıcan Ermiş - Halk TV

IŞİD'in Ankara'da gerçekleştirdiği katliamda yüzlerce vatandaş katledildi. Katliamın üzerinden 5 yıl geçti ama acılar hâlâ taze.

Katliamın ardından etkin soruşturma yapılmadı. Avukatların taleplerine rağmen kamu görevlileri yargılanmadı. Yargılamaların yanısıra ailelere ödenmesi gereken tazminatlar da eksik olarak ödendi. Bombalı saldırıda üniversite öğrencisi kızı Başak Sidar Çevik ve kız kardeşi Nilgün Çevik’i yitiren İzzettin Çevik, Halk TV'ye konuştu. Baba Çevik, "Çocuklarımız bizim para ile ölçülmez ama en azından ailelerin yürekleri biraz rahatlasın." dedi.

“O gün oraya sanki kır gezisine gidiyor gibi, sanki bir panayıra gidiyor gibi gitmiştik” diye sözlerine başlayan Çevik, “Biz oraya barışın yaşaması için gittik. Çocuklarımızla bir araya geldik ama işte bir kabus yaşadık.” dedi.

"Bizler de davada ötekiler olarak kaldık"

İzzettin Çevik, “Davalarda devletin bize mesafeli olduğunu öğrendik.” dedi. Çevik davalara ilişkin şu ifadeleri kullandı:

Orda ilk yargılanan kişilere belli cezalar verildi. İkinci bir duruşma şu anda o işi örgütleyenler ve kaçanlarla ilgili görülüyor. Duruşmanın içinde ihmal olduğunu düşününler, devletin müfettişlerinin verdiği raporlar dikkate alınmıyor. Biz ölülerimizi öteki olarak toprağa verdik. Bizler de davada ötekiler olarak kaldık.

“Çocuklar ailelerin sigortası, babalar da çocukların güvencesidir”

10 Ekim ailelerinin kazandığı idari davalardan da bahseden Çevik, “Çocuklarımız bizim para ile ölçülmez ama en azından ailelerin yürekleri biraz rahatlasın” dedi.

Çevik şunları kaydetti:

Bizim sonuçlanmış idari davalarımız var. Bu ülkede gelenektir, çocuklar ailelerinin sigortasıdır, güvencesidir. Babalar da çocukların sigortası, güvencesidir. Babalar öldürüldü, çocuklar öldürüldü. Yargılanmalar yapıldı. Yargılanmalar sonucu maddi ve manevi tazminat kararları verildi. Şu anda devlet bu ailelere 1 lira para vermiyor.

 

İçişleri Bakanlığı bu konuyu para yok diye ailelerin hiçbirine yardımcı olmaya çalışmıyor. Yüzlerce insan orada mağdur olmuş. Bu davayı kazanan 10 Ekim Ailelerine hazineden hakları verilsin. En son benimki verilsin ama bunlar verilsin. İnsanlarımız bunu bir mahcubiyet konusu yapmasın.

 

O çocukların ailelerinin yaşam standartları düştü. Çocukları için vakıf kurmak isteyen vakıf kursun. Süleyman Soylu bey duysun bu görev kendisine aittir. Çocuklarımız bizim para ile ölçülmez ama en azından ailelerin yürekleri biraz rahatlasın.

10 Ekim davasının hegemonyaya karşı bir duruş olduğunu da söyleyen Çevik, sanıklar için şöyle dedi:

“Bir adamlar 10 kere 100 kere ceza alacak, bu dava kapanacak. Bu dava asla böyle bir şey değil. Biz çocuklarımız için, annemiz babamız için, barış içinde olan bir Türkiye için bu davanın peşindeyiz.