Yangın şiddetini arttırdı, gazetecileri Sahil Güvenlik kurtardı

HAZAR DOST - MUĞLA

Çökertme'de yangına müdahale eden özel, yerel itfaiyeler ve Orman Genel Müdürlüğü çalışanları, yaklaşık dört gündür aralıksız şekilde çalışıyor. 

Bölgedeki sıcaklık, dün 45 buçuk dereceyi görürken yangın öğleden sonra güç kazandı. Yangına en önden müdahale eden ekipler, ''Biz burada sadece soğutma çalışması yapabiliyoruz. Yangın asıl havadan müdahaleyle durdurulabilir'' diyerek havadan müdahalenin eksik olduğuna dikkat çekti.

Alevlerin, 20 dakika içerisinde 500 kişinin yaşadığı Hanay Sitesi’nin etrafını sardığı Çökertme’de havadan müdahaleye dair ise sadece iki helikopterin 8-9 kere yaptığı müdahaleyi görebildik. Çökertme’de yaşayan insanlar, ''Günlerdir yanıyoruz. Günlerdir belediye başkanımız 'Havadan müdahale şart' diyor fakat kimse dinlemiyor. Bu yangın buraları hep kül edecek'' diyerek tepki gösterdi. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Çökertme’de

Öğlen saatlerinde ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yangın bölgesinde inceleme yapmak için alana geldi. Yangının güçlü ve tehlikeli boyutlara ulaşabileceği bölgeleri inceleyen Süleyman Soylu, Milas Kaymakamı, Milas Belediye Başkanı’ndan gelişmelere dair bilgi aldı.

20 dakikada büyüyen alev, hızla yayıldı

Hanay Sitesi’nde itfaiye ve gönüllü ekiplerin çalışmasını yerinde görüntülemek için alevlere en yakın noktaya gittiğimizde, küle dönen ağaçların görüntüsünden oluşan ürkütücü bir tabloyla karşılaştık. Bazı ağaçlar hala için için yanarken bazıları tamamen yok olmuştu. Ekipler, yangının geleceğini tahmin ettikleri bölgede tedbir için TOMA ve arazöz araçları getirmiş, yangına müdahale için gönüllüler su arıyordu. 

Fakat düşünülenden daha korkunç bir tabloyla karşılaştık. İki üç bölge küçük alevlerin olduğu bölge, rüzgarın ters esmesiyle beraber adeta alev topuna dönüştü. İtfaiye ekiplerinin ve jandarmanın ''Bu alevler daha da büyüyecek tahliye ediyoruz'' sözlerinin ardından yangına müdahale eden gönüllüler, itfaiye ve OGM çalışanları hızla bölgeyi tahliye etmeye başladı. 

Alevler yükselmesiyle beraber hava, adeta turuncu renge büründü. Üstümüze, yanan ağaçların külleri parça parça düşerken siteyi hızla tahliye eden yurttaşların telaşı, yangının korkutuculuğunu gösteriyordu. 

Tüm ekiplerin alan terketmesiyle beraber Hanay Sitesi’nde diğer basın çalışanlarıyla beraber kaldık. Yangın, rüzgarın da etkisiyle sitenin etrafını yaklaşık 20 dakikada sardı. Evlerin hemen yanına kadar ulaşan alevler, çevrede bulunan tüm ağaçları iki üç dakika içinde küle çevirdi. 

'Yol kapandı, gitmeye çalışmayın'

Sitenin kapısından çıktığımız anda alevlerin tüm siteyi sardığını gördük. Ağaçların yanması sonucu oluşan sesler, ürkütücü olduğu kadar sitede yaşayan halkın hüzünlü bakışlarına neden oldu. Halk TV’de İrfan Değirmenci’nin sunduğu ana habere bağlandığımızı gören Çökertme vatandaşları, ''Burada gördüğünüz her şeyi yazın. Havadan herhangi bir müdahale olmadığını herkes duysun. Evimiz gitti, ağaçlarımız yandı'' diyerek yangına müdahale konusundaki eksiklikleri dile getirdi. 

Yangının yola inmesiyle beraber bölgede bulunan jandarma erleri, alevlere karşı dikkatli olmamız telkininde bulunarak ''Yol kapandı, gitmeye çalışmayın'' dedi. 

Tek sığınak: Sahil

Yangının çevremizdeki her yeri etkisi altına almasıyla beraber sığınabileceğimiz tek yer sahil oldu. İskeleden yangının gücünü ve arkasında bıraktığı yıkımı izlerken buradan nasıl çıkacağımızı düşünmeye başladık. Yangının yarattığı duman üstümüze doğru esmeye, gözlerimiz yanmaya başlamıştı.

Çevrede yaşayan birkaç kişiyle sahilde beklediğimiz sırada Sahil Güvenlik botları yanaşarak, ''Sizi burdan tahliye edelim'' dedi.

Denizden tahliye, yangının boyutunu daha net görmemizi sağladı

Sahil Güvenlik botuyla Ören’e doğru giderken Çökertme’nin tamamını saran yangının boyutunu görebilme imkanımız oldu. Bir anda güçlenen ve etkisini arttıran yangın, tüm dağlık alanı kaplamış, güçlenerek termik santrale doğru gidiyordu. 

Sahil Güvenlik botundaki 'Dalgıç'

Sahil Güvenlik botuna bindiğimizde, endişe ve korkuyla beraber Türkiye’nin doğasının bu kadar hızlı bir şekilde yok olmasının hüznünü de hissettik. 5-6 metreye ulaşan alevlerden korkanlar sadece biz değildik. Sahil Güvenlik botuna yüzerek gelen bir köpek de vardı. Yorgunluğu ve korkusu yüzünden belli olan bu arkadaşa ilk etapta Sahil Güvenlik tarafından bakıldığını düşündük. Fakat Sahil Güvenlik komutanı gülerek ''Arkadaş bize yüzerek geldi'' dedi. Sonrasın da kendisine 'Dalgıç' ismini verdiğimiz köpek, Ören’de sahiplerine teslim edilmek üzere bırakıldı.