Vebitcoin müşterilerinin hesaplarının içi 1 ay önce boşaltılmış
Yaklaşık 1 ay önce 16 milyon liralık hesabı bloke edilen müşterinin, avukatıyla Muğla'daki Vebitcoin merkezine gittiği ve şirketin CEO'su İlker Baş tarafından tehdit edilerek içeri alınmadığı görüntülere ulaştı. Sadece Diyarbakır'da 300'den fazla kişi, toplam 200 milyon lira dolandırıldıkları iddiasıyla hukuki yollarla başvurmaya başladı.
Kripto para platformu Vebitcoin'in 23 Nisan'da işlemlerini durdurması üzerine Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından tüm finansal faaliyetlerine bloke konularak, şirketin CEO'su İlker Baş, eşi Güliz Baş ve 3 çalışanı Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla gözaltına alındı. Şüpheliler işlemlerinin ardından sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
Olayın ardından Diyarbakır'da 300'den fazla kişi, toplam 200 milyon TL dolandırıldıkları iddiasıyla şüphelilerden şikayetçi olmaya başladı. Yaklaşık 1ay önce 16 milyon TL'lik hesabı bloke edilen müşterinin, avukatıyla Muğla'daki Vebitcoin merkezine gittiği ve şirketin CEO'su İlker Baş tarafından tehdit edilerek içeri alınmadığı görüntüler de ortaya çıktı.
'Tehditlerle müvekkilimin şirkete girişi engellendi'
Müvekkilinin, 16 milyonluk hesabının 8 Mart tarihinden önce dondurulduğunu, ardından da 15 Mart tarihinde hesabına bloke konulduğu için müvekkiliyle Muğla'daki Vebitcoin merkezine gittiklerini aktaran Avukat Veysi Alphan, şirketin CEO'su İlker Baş tarafından tehdit edilerek içeri alınmadıklarını söyledi. Aynı gün Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını aktaran Alphan, şöyle konuştu:
"Vebitcoin firmasıyla ilgili olarak müvekkillerimizin büromuza başvurması üzerine 8 Mart'ta hesaplarının dondurulduğunu öğrendik. 15 Mart'tan itibaren de tüm hesaplarına bloke konuldu. Biz bunun üzerine söz konusu firmayla diyalog çabası içinde olduk, müvekkilim kaç kere şirketinin yetkilisi İlker Baş'a ulaşmak istemiş ancak belli bir süre sonra ne telefonlarına geri dönüş olmuş ne de kendisi ulaşabilmiş. Bunun üzerine biz 29 Mart sabahı Vebitcoin firmasına konuşmak için müvekkilimle beraber gittik. Görüntülerde de görüldüğü gibi söz konusu firma yetkilisi CEO'su tarafından şirket içine dahi alınmadan polis çağırıldı, polis çağırılmadan görüntü ve ses kayıtlarında da var, tehditlerle müvekkilimin söz konusu şirkete girişi engellendi. Gerekli şikayetleri yaptık. Yaklaşık 16 milyon lira civarında hiçbir sebep olmadan, hiçbir yasal gerekçe olmadan söz konusu şirket tarafından el konuldu ve hesabına ulaşımına kısıtlama getirildi. Aynı gün biz Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduk"
'İHTİYATİ HACİZ KARARI ALINDI'
Vebitcoin firmasının 23 Nisan'da faaliyetlerini durdurduğuna dair yaptığı açıklama sonrası şirket hakkında hem icra takibi başlattıklarını hem de Diyarbakır'da ihtiyati haciz kararı aldıklarını aktaran Alphan, "Fakat geçen süreç içinde savcılık kanalıyla herhangi bir sonuç alınamadı. Bunun üzerine Vebitcoin firmasının 23 Nisan'da faaliyetlerini durdurduğuna dair yapmış olduğu açıklama sonrasında biz 26 Nisan günü söz konusu şirket hakkında hem icra takibi başlattık hem de bugün tarihi itibari ile Diyarbakır'da ihtiyati haciz kararı aldık. Yasal süreci bu şekilde işletiyoruz ve devam ediyor" diye konuştu.
'Diyarbakır'da 300 kişi 200 milyon lira dolandırılmış'
Mağdur avukatlarından Esra Çevik ise 23 Nisan tarihi itibarıyla Diyarbakır'dan kendilerine ulaşan ve toplam 200 milyon lira dolandırıldıklarını iddia eden mağdurlara hukuki süreçte yardımcı olmaya çalıştıklarını söyledi. Mağduriyetlerinin giderilmesi noktasında insanların ümitsiz olduğunu ifade eden Çevik, şöyle konuştu:
"23 Nisan akşamı İlker Baş'ın CEO'su olduğu Vebitcoin sitesinde faaliyetin durdurduğuna ilişkin açıklama yapılınca, bize ulaşan yüzlerce kişi oldu. Herkes farklı mağduriyetler içinde, kişi başı 1000, 800 bin gibi, yalnızca Diyarbakır'da 300'ün üzerinde bana ulaşan kişi var. Hukuki yol için de 30'un üzerinde kişiyle irtibat kurduk. Sadece Diyarbakır'dan bize ulaşan mağdurların hesabı yapıldığında 200 milyon lira üzerinde mağduriyet söz konusu. Bu mağduriyetlerin nasıl giderileceğine ilişkin insanlar çok ümitsizler. Herkesten duyduğumuz şey şu, 'Nasılsa kasalar boşaltıldı, nasılsa üzerine kayıtlı hiçbir şey yok' şeklinde. İnsanlar hem paralarını kaybettiler hem dava yolu çok pahalı, çünkü kaybettiği tutarlar üzerinden harç ödeyecekler hem de tünelin ucunda hiçbir ışık göremiyorlar, açıkçası en acı durum bu. İnsanlar şunu soruyorlar, İlker Baş neden kaçmadı? Zaten bizim savcılığa sunduğumuz dosya ekinde yer alan yurt dışı hesap hareketlerini gösterir görüntüler var, sadece 20 Nisan ile 23 Nisan arasında milyarlık bir boşaltma söz konusu. Daha sonra 23 Nisan'da kasa tamamen boşalınca kendisi gidip teslim oluyor. Ayda 1,5 milyon kazandığını söyleyen, eğlence görüntüleri her yerde paylaşılan bir kişinin nasıl olur da üzerine kayıtlı hiçbir şeyi olmaz. Aleni şekilde, gözümün içine baka baka 'ben sizi dolandırdım ve elinizden hiçbir şey gelmiyor' diyor. Ancak kanuni çerçevede elimizden gelen ne varsa yapmayı denedik, denemeye devam edeceğiz"
'Gözaltına alınana kadar şirketin içini boşaltmaya devam etmiş'
Vebitcoin CEO'su İlker Baş'ın gözaltına alınmadan birkaç saat öncesine kadar şirketin içini boşaltmaya devam ettiğini belirten Çevik, sadece 20 Nisan ile 23 Nisan arasında milyarlık bir boşaltmanın söz konusu olduğunu ifade ederek, "Mağdurlar tarafında bana ulaştırılan yurt dışına para aktarım sistemi var. Bu, sitenin yalnızca son bir hafta içinde binlerce işlem yaptığına ilişkin kanıt teşkil ediyor. Burada bizim tespit ettiğimiz binlerce işlem içinde yalnızca bir tane XRP dediğimiz altcoinin transferleri görünüyor. Transfer işlemini yapan Vebitcoin, burada isim gayet açık. Yapılan işlemlerden bir örnek, 23 Nisan tarihinde yani gözaltına alınmadan birkaç saat önce saat 12.39’da ise Binance'ye 51 bin XRP transferi yapılmış, devam ettiğimizde 22 Nisan, 21 Nisan tarihlerinde bu şekilde işlemler devam ediyor ve milyon doların üzerinde bir XRP aktarımı yalnızca son bir haftalık işlem hacmini gösteriyor. Tarihlere baktığımızda gözaltına alınmadan birkaç saat öncesine kadar kasayı boşaltmaya devam etmiş. Dolayısıyla yapılan son işlerin de tespit edilerek gerek MASAK tarafından gerek savcılık tarafından daha etkin bir soruşturma yapılmasını ümit ediyoruz ve umarım mağduriyetimizi giderme şansımız olur" dedi.