Tuncer Bakırhan iktidara sordu: Sorumluluk almak sadece bizim görevimiz mi?

Tuncer Bakırhan iktidara sordu: Sorumluluk almak sadece bizim görevimiz mi?
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, parti heyetinin MHP heyetiyle yaptığı görüşmenin ardından TBMM'de yapılan DEM Parti Grup Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu. Bakırhan görüşme hakkında Gittiğimiz her yerde toplum çok net soru soruyor. Barış için toplumsal rızayı yapmak sadece sizin mi görevinizdir" dedi.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin MHP heyetiyle yaptığı görüşmenin ardından TBMM'de yapılan DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuştu. Bakırhan, sürece dair iktidara, güven inşa etme konusunda sorumluluk alma çağrısında bulundu.

Barış sürecine ilişkin DEM Parti'nin sürekli sahada olduğunu söyleyen Bakırhan, 'Sorumluluk almak sadece bizim görevimiz mi?' ifadelerini kullandı. Partilerin söylemlerinin "fena olmadığını" ancak süreci ilerletmek için herkesin sahada çalışmalar yapması gerektiğini söyleyen Bakırhan, partisinin grup toplantısında şöyle konuştu:

"Tarihi bir dönemde olduğumuzu söyledik ama bu tarihi dönemde güven inşa etmek bu sürecin can damarıdır. Bu Süreçte sadece DEM parti değil herkes daha cesur olmalı. Sizler şahitsiniz biz gece gündüz sahadayız bugüne kadar yüz binlerce evin kapısını çaldık. Eş Başkanlar olarak bir mektup kaleme aldık bu mektubu kapısını çaldığımız bütün evlere bırakıyoruz. Bu süreçte en büyük emek veren siyasi partilerden birisi de biziz yine aynı şekilde MHP’de kendi teşkilatı ve tabanına bu süreci anlatmak için bir çaba içerisinde bunu biz de görüyoruz. Muhalefetteki siyasi partilerin de bu konuda duruşu fena değil ama sadece söz değil bu süreçte tabanına bilgilendirme yaparak planlama yaparak aktif görev almalılar.

İNSANLAR 'BARIŞ İKTİDARIN GÖREVİ DEĞİL MİDİR' DİYORLAR

Gittiğimiz her yerde toplum çok net soru soruyor. Gittiğimiz her yerde insanlar diyor ki barış için toplumsal rızayı yapmak sadece sizin mi görevinizdir? Muhalefetin, iktidarın görevi değil midir diyorlar. Biz de soruyoruz bu sadece bizim işimiz midir? İnşallah başta iktidar olmak üzere diğer siyasi partilerin de sahada bizim gibi sürece katkı sağlayacakları bir tabloya şahitlik ederiz. AKP daha fazla sorumluluk alabilir. Güven sadece sözle olmaz güven verici adımların da atılması gerekiyor.

GÖREV EN BAŞTA AKP VE ORTAĞINA DÜŞÜYOR

Hem Kürt halkında hem Türkiye halklarında yürüyen sürece ilişkin bir tereddüt, bir güven sorunu var. Sürecin layıkıyla devam edebilmesi için güven ortamının tesis edilmesi gerekiyor, bu güveni yeniden tesis etmek için hepimize büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. En başta AKP'ye iktidar ve ortağına düşüyor. Özellikle bu süreçte güveni tesis etmek, toplumu yürüyen sürecin yanında konumlanmaya sevk edecek bir söylem ve pratik içerisinde olmamız gerekiyor. Bu konuda başta AKP olmak üzere, birçok siyasi partide deneyimi olan, geçmişte bu süreçlerde yer almış insanların da artık söz kurması, öne çıkması gerekiyor. Bu süreçte sadece DEM Parti değil herkes daha cesur olmalı, daha büyük bir sorumlulukla hareket etmeli ve sürece katkı sunacak söz, pratik ve eylem içerisinde olması gerekir.

ANAYASA TARTIŞMASI TABU DEĞİL

Anayasa tartışması tabu değil. Demokrasi, özgürlük ve adalet ekseninde samimi müzakere alanı olmalıdır. Ne eski vesayete sığınırız, kabul ederiz ne de mevcut merkezileşmeyi kabul ederiz. Biz üçüncü yoluz. Biz demokratik zeminiz, biz 86 milyon insanın barış içerisinde kardeşçe yaşamasını savunan bir yoluz.

HERKESİ BARIŞ ETRAFINDA BULUŞMAYA DAVET EDİYORUZ

İktidardan muhalefete toplumsal kesimlerden inanç örgütlerine kadar herkesi barış etrafında buluşmaya davet ediyoruz. Bu davet kavganın çatışmanın olmadığı bir Türkiye'de yaşama davetidir. Eğer güçlü Türkiye diyorsak bunun yolu demokratik Türkiye'yi kurmaktan geçer. En büyük güvenlik beton bariyerler değil. Kendi toplumsal barışını sağlamış bir ülkeye kimse art niyetle bakamaz. Kardeşlik hukuku ve yeni toplumsal sözleşme güçlenen bir Türkiye demektir. Bu ülke hepimizindir."

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi