Troller yeniden gündeme geldi! Atilla Taş o geceyi Halk TV'de anlattı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal medyada yayınladı yeni video ile yeniden gündeme gelen 'troller' tartışması Halk TV ekranlarında yayınlanan Gökmen Karadağ ile Açıkça programında masaya yatırıldı.
Programın konukları arasında 2017 yılında 'FETÖ'nün medya yapılanması' soruşturması kapsamında tutuklana şarkıcı Atilla Taş da vardı.
Taş, programda tutuklanmalarına ve tahliyelerinin engellenmesine giden süreci ve bu süreçte trollerin nasıl bir rol oynadığını izleyicilerle paylaştı.
Abdurrahman Uzun'un Hadi ve Süleyman Özışık kardeşlerin programında kendisi ile ilgili itiraflarını, trol hesaplarla mahkemeleri nasıl baskı altına aldıklarını anlattığını hatırlatan Taş şunları söyledi:
"O gece enteresan bir geceydi tam Kafka'nın dava romanı gibi. Biz tam kıyafetlerimizi hazırlamıştık ailelerimiz Silivri'ye gelmişti ve biz özgür olacaktık. Saatler geçti gelen giden yok. Bu arada sürekli televizyon alt yazılarını takip ediyorum 'Atilla Taş ve diğer sanıkların tutukluğuna savcılık itiraz etti' yazısını görünce 'ne oldu birden bire neye itiraz ediliyor diye' panik yaşadık. 'Ne oluyor?' diye soruyoruz hiç kimse bir şey bilmiyor. 5-6 saat süren işkencenin ardından yeniden tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. İnanın hayatımda bu kadar absürt bir şey görmedim. Ceza evinin kapısında elimizde çöp poşetlerinde kıyafetlerimizle bekliyorduk. Dışarda bir polis timi sanki dışarda bir baskında yakalanmışız gibi ellerimizi havaya kaldırttılar bizi arabalara doluşturdular. Elimizi plastik kelepçelerle öyle bir kelepçelediler ki elimizdeki kan akışı durdu. Bizi ceza evinin kapsından alıp emniyete götürdüler 15 gün gözaltında tutulduk. Mahkemeye çıkarıldık 2 ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yeniden tutuklanıp cezaevine gönderildik.
Sonra trolün biri çıkıp "beni o gece Cumhurbaşkanlığından bir abimiz aradı 'siz bir şeyler yapın ki biz de ona göre hareket edelim' dedi" diyor. Bakın bu çok büyük bir suçtur. Oradaki hakimleri resmen töhmet altında bıraktığı gibi yargıyı troller eliyle baskı altına alıyorsunuz. Bizi tutuklatıyorsunuz amenna ama şu teşkilata bir bakar mısınız.
Ben şimdi o kadar profesyonel oldum ki size anlatayım. Bakın Sedef Kabaş'ta da aynısı oldu. Önce bir linç timi, sonra bin tane hakaret sonra 'haddini bil'le başlayıp savcıları harekete geçiren bir ortam oluşturuluyor. Yani resmen mahkemeler sosyal medyada kuruluyor.
O dönem de Adalet Bakanı olan Bekir Bozdağ'ın "Attığı tweet nedeniyle tutuklu bir Allah'ın kulu var mı? gösterin" sözlerine verdiği "Ben Zeus'un kulumuyum?" yanıtı da hatırlatılan Atilla Taş, "Bakın ben Bekir Bozdağ'ın geçmişte FETÖ için söylediği sözlerden birini söylemiş olsaydım ya da AKP'lilerin FETÖ ile olan fotoğrafları gibi benim bir tek fotoğrafım olsaydı ben iki kez ağırlaştırılmış müebbet cezası yemiştim. Bu ülkede adaletin geldiği duruma bakar mısınız? Ben AKP'li insanlara da sesleniyorum elinizi vicdanınıza koyun şu adaletsizliği görmüyor musunuz?" dedi.
Ne olmuştu?
Atilla Taş, 'FETÖ'nün medya yapılanması soruşturmasıkapsamında 31 Ağustos 2016 tarihinde gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
15 Nisan 2017 tarihinde yeniden çıkarıldığı mahkeme tarafından tahliye edilen Taş, aynı gün yapılan itiraz üzerine bir kez daha tutuklanmıştı.
Bu tahliyelerin trol hesaplarla nasıl engellendiğini ise Abdurrahman Uzun, Hadi Özışık ile Süleyman Özışık kardeşlerin İnternet Haber’de yayınlanan Perde Arkası isimli programında itiraf etmişti.
Hakimlerin sicil numaralarına kadar paylaştım
Uzun'un programdaki itirafların bir bölümü şöyleydi:
Tahliyeler başladı. Bütün arkadaşlarımı çağırdım ofise, arkadaşlar savaşıyoruz nereye giderse. O gece Twitter’da iki tane gündem çalışması yaptık, “kripto hakimler” ve “vatanını seven defansa gel” Baktım bir türlü kitle gelmiyor. Bu kez kendimi riske ederek, Kendi resmi hesabımdan o tahliyeleri yapan 2. ceza ağır mahkemesinin bütün üyelerinin isimlerine kadar, sicil numaralarına kadar yayınladım.
Cumhurbaşkanımızın yanında olan değerli bir abim aradı
Gece saat 2’de adalet bakanı açıklama yaptı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tahliyeleri durdu. Gece 3 buçukta da Cumhurbaşkanımızın yanında olan değerli bir abim aradı, “Reis bu hamleni çok beğendi, böyle yapacaksın, bize zemin hazırlayacaksın” dedi.
O gece bakan devreye girmemiş olsa tutuklanırdım
Abdurrahman Uzun, sözlerinin devamında ise “Eğer o gece bakan devreye girmemiş, bir üst mahkeme kurulmamış olsaydı belki de hâkimleri hedefe koyduğum için cezaevine girecektim” ifadelerini kullandı.