Rusya'nın Ukrayna müdahalesinin 11. gününde Halk TV ekibi Ukrayna-Romanya sınırında yaşanan mülteci krizini gözler önüne sermeye devam ediyor. Gün boyu Siret'te değerlendirmeler yapan Şirin Payzın ve İsmail Saymaz bölgede yaşayanların zorluklarını Halk TV ekranlarında aktardı.

Daha önce yayın yapılan İsakça Sınır Kapısı'na göre daha yoğun olan Siret'te, Ukrayna'dan otobüslerle gelen halkın farklı noktalara gittiğini ifade eden Halk TV muhabiri Esma Yılmaz bölgede çok daha fazla Sivil Toplum Kuruluşu olduğunu dile getirdi.

Siret'teki gözlemlerini anlatırken "Gidişat sertleşiyor" diyen Şirin Payzın şunları aktardı;
Şuan itibariyle Birleşmiş Milletler verilerine göre, 1 buçuk milyon mülteci Ukrayna'yı terk etmiş durumda. Her an her saniye bu rakam artıyor. Siret Sınır Kapısı'na çok yoğun bir giriş var Ukrayna'dan ama Polonya sınırında da büyük yığılma var. Çünkü giderek yoğunlaşan bir Rus saldırısı ve askeri gücüyle karşı karşıya.

'Kiev'de kalanlar şehir savaşına hazırlanıyor'

Kiev'den haberler var. Artık Kiev'de Rus birlikleri içine kadar girmiş gibi görünüyor.
Ukraynalılar sokaklarda barikat kurmuş durumdalar. Kiev'de kalanlar sehir savaşına hazırlanıyorlar. Orada görev yapan meslektaşlarımız çok zor durumda görev yapıyorlar. Kalan sivillere de çıkmamaları söylenmiş. Nevşin Mengü'den de bilgi aldık. O da Kiev'de görev yapıyor.

Daha fazla sivil can kaybı olmaya başladı

Şunu söylüyordum. Rusya şuana kadar köyleri binaları vuruyor ama henüz sivillerin olduğu yerlere nokta atışı yapmıyor demiştik daha önce. Nedir bunlar demir yolları, trenler, alışveriş merkezleri, hastaneler.. Ama maalesef görüyoruz ki daha fazla sivil can kaybı olmaya başladı. Okulların hedef alındığı söyleniyor. Köylere düşen füzeler var. Yani sivil ölü sayıları da giderek artmakta.

AFAD ve UMKE özverili bir çalışma yapıyor

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurum ve kuruluşlarının Siret'te etkin bir görev üstlendiklerini bildiren İsmail Saymaz şunları aktardı;
"İçişleri Bakanlığı'na bağlı AFAD Sağlık Bakanlığı'na bağlı UMKE ve diğer özel kuruluşlar burada özverili bir çalışma sürdürüyorlar. Çok büyük bir yardım organizasyonu var. Rumen Ortodoks Kilisesi, Yahudi Dernekleri, çocukları yardım kuruluşları. Mesela burada yığınla çadır var. İçinde çocuklar var, yaşlılar var. Buradan otobüslere bindirilip aslında bir belirsizliğe doğru gönderiliyorlar.

Kimileri Romanya'ya kimileri Türkiye'ye. Bizim burada AFAD'tan da aldığımız bilgiye göre her gün bir kaç otobüs gönderiliyor Türkiye'ye.

Fakat bu ne kadar daha devam edecek? Bu savaş ki iddiaya göre Rusya bugün tüm güçleri ile Kiev'e girebilir. Orada evet savaşçılar kaldı ama orada çatışmalar günlerce sürerse bu basınç haline ülkenin güneyine ve batıya doğru yönelecek ve bugün 1buçuk milyon olan insan göçü yarın 2 milyon ertesi gün 2 buçuk sonra dört ve beş diye devam edecek. Yani bu yardım ağı organizasyonu da gelen göçü kaldıramayabilir. Çünkü ülke 40 milyonun üzerinde bir nüfusa sahip.

Burada asıl olan Rusya'nın işgalinin sonlandırılması ve barış sağlanması. Burada Türkiye'nin de tarafsız kalması ya da iki taraf ile de görüş kanalını açık tutması önem arzediyor.

Rus ordusu bir dirençle karşılaşacak

Halk TV ekranlarında yayınlanan Gökmen Karadağ ile Açıkça programına bağlanan Şirin Payzın ve İsmail Saymaz oradaki son durumu izleyicilere aktardı.

Siret Sınır Kapısı'nda çok büyük çadırların olduğunu bildiren Halk TV ekibi akşam saatlerinde de göçmenlerin akın akın bölgeye geldiğini ifade ettiği.

Gerçekleştirdikleri bir çadır ziyaretindeki gözlemlerini aktaran Şirin Payzın şunları dile getirdi; "Etrafımızda şöyle bir görüntü var, çocuklar var ve çocuklarıyla birlikte gelen anneler var. Genç erkek, orta yaşlı erkek hatta yaşlı erkekleri bile görmüyoruz. Bu bize şöyle bir söylüyor. Ukrayna'da erkekler şehir savaşlarına hazırlanıyor. Rusya bastırdıkça Ukraynalılar kaçıyorlar gibi bir durum şuan için en azından yok. Kalıp savaşma şehirlerini koruma derdindeler. Öyle ki farklı meslek gruplarındaki Ukraynalı erkeklerin dövüş dersleri almaya başladıkları, az önce AFAD yetkilileri ile de konuştu köylerde gruplaşmaya başladıkları köy girişlerini tuttuklarını duyuyoruz. Köylerde, şehirlerde Ukraynalı erkekler kendilerini savunmaya hazırlar. Bu da şunu gösteriyor. Rusya bir dirençle karşılaşacak. "

"Bizim suçumuz ne? Biz neden bu saldıra maruz kaldık?"

Savaşın başlaması ile artık insanlık için dönülemez bir nokta olduğunu dile getiren Halk TV muhabiri Esma Yılmaz bu "Bu çadırlarda kalan insanlara yaşadıklarını asla unutturamayacak kimse, tüm dünya liderleri. Dolayısıyla burada bir insanlık dramı yaşanıyor. Arkamızdaki çadırlarda çocuklar çizgi film izlemeye çalışıyorlar. Bir şekilde vakit geçirmeye çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.

İsmail Saymaz ise gerçekleştirdikleri çadır ziyaretinde bir Ukraynalı mülteci kadının kullandığı "Türkler Rusya gibi değil bizi anlıyor" ifadesini hatırlatarak şunları dile getirdi;
"Yaşlı bir hanımefendi ve genç bir hanımefendi ile görüştük. Yani her şeye rağmen hayat bir kere devam ediyor. Yaşlı hanımefendi yanında kızı torunu ve kedisi ile birlikte gelmişti. Kendisi bu koşullarda evreni birlikte paylaştığımız daha zayıf küçük bir canlıya, aslında insanlığa ibret olması gereken bir ders, yardım ediyordu. Yani kendi derdini bırakmış kedisinin bu süreçten etkilenmesi ile ilgileniyor. Kendisi torunu kızı vatanını terk etti. Soramadım muhtemelen onun oğlu yada damadı ülkesinde savaşıyor. Hanımefendiye sordum Kiev'deki son fotoğraf ne? Büyük bir kaos olduğunu ve hatırladığı son şeyin bombardıman sesleri olduğunu söyledi. "Bizim suçumuz ne? Biz neden bu saldırıya maruz kaldık?" dedi.