Sağlık Bakanlığı uyuz salgınını gizliyor mu?
Haber: Ali Isıyel - Deniz Arslan
Son günlerde toplumda panik yaratan uyuz salgını iddiaları hakkında Sağlık Bakanlığından tatmin edici bir açıklama gelmedi. Bununla beraber Sağlık Bakanlığı İstanbul için stokların 90 bin olduğunu ileri sürerken, Eczacı Odası bu rakamı 3 bin olarak duyurdu. Salgının olmadığını iddia eden bakanlık, elindeki verileri de paylaşmamayı sürdürüyor. Yıllardır hastalıklara dair hiçbir elle tutulur veri yayımlamayan bakanlık bu konudaki geleneğini uyuz salgını iddiasında da sürdürüyor.
İlaç satışlarında büyük artış
İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası'ndan aldığımız ilaç satış verileri ise salgının boyutlarını gözler önüne seriyor. Son üç yılın ekim aylarından geriye dönük bir yılda ilaç satışlarında yüzde 70'e varan artış gözlemlenirken, uyuz vakalarında asıl artışın 2019 yılının kasım ve aralık aylarında olduğu düşünülünce daha da karanlık bir tablonun karşımıza çıkması olası görünüyor.
Uyuzun tedavisi için pazarda iki marka altında 6 form ilaç bulunuyor. Bu ilaçların tamamı ise yerli üretim.
Son üç yılın ekim aylarından geriye dönük bir yılda gerçekleşen pazar satışları şöyle gerçekleşti:
- 2017 Ekim ayından geriye dönük bir yılda 1.037.944 kutu ilaç
- 2018 Ekim ayından geriye dönük bir yılda 1.251.801 kutu ilaç
- 2019 Ekim ayından geriye dönük bir yılda 1.777.088 kutu ilaç
"Sağlık Bakanlığı, istatistikleri politik nedenlerle yayımlamıyor"
Sağlık istatistiklerinin yayımlanmayışının politik nedenlerden olduğunu söyleyen İTO Halk Sağlığı Komisyonu Başkanı Nilay Etiler, "Sağlık reformu süreci yaşanıyor ve bu sağlık reformunun sonuçlarını toplum sağlığı adına takip edebileceğimiz en önemli araç sağlık istatistikleri. Bunlar yok. Dolayısıyla bizim İstanbul'da ya da Türkiye'nin herhangi bir yerinde yılda kaç tane uyuz vakası çıktığına dair bir bilgimiz yok. O bilgi olmadığı için bunun bir salgın olup olmadığını da bilemeyiz. Özellikle aile hekimliği sistemine geçişle birlikte, bakanlık istatistik sistemini de değiştirdi. 10 seneye yakın bir süredir sağlık verileri yayınlanmıyor. Araştırma yapmayı da büyük oranda engelliyor. Bizim de zaten halk sağlıkçıları olarak en büyük sorunlarımızdan biri bu." şeklinde konuştu.
"Bakanlık tersini iddia ediyorsa verileri açıklasın"
Literatürde skabiyez olarak geçen, halk arasındaysa uyuz olarak bilinen bulaşıcı hastalığın, ICD (Uluslararası hastalık sınıflandırması) B86 koduyla duyurulduğunu ve bununla ilgili verilerin de Sağlık Bakanlığında olması gerektiğini belirten Türk Dermotoloji Derneği'nin önceki başkanlarından Ertan Yılmaz, klinik vakalarda ciddi bir artış yaşandığını belirterek, "Eğer Sağlık Bakanlığı bunun tersini iddia ediyorsa geçtiğimiz seneyle bu senenin uyuz verilerini açıklasın" diye konuştu. Yılmaz, hastalığın ilaçlara direnç göstermeye başlamasına da dikkat çekerek "Yerli ilaçlarda dirençle karşılaştığımız vakalarda ithal ilaçlara yönelmemiz gerekiyor. Buna da çok pahalı bir tedavi olduğundan ve ilacın tedarikinin zor olmasından dolayı son çare olarak başvuruyoruz" dedi. İthal ilaçlarla yapılan tedavilerde bir ailenin tedavisinin maliyetinin yüzlerce doları bulduğu ifade ediliyor.
Vaka sayısının 10 kat arttığı iddiası
Öte yandan güvenilir kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre doktorlar, kapalı gruplarında uyuz vakalarının artışından ve ilaç konusundaki sıkıntılardan sıkça bahsediyor. Vakaların geçtiğimiz yıllara göre aşağı yukarı 10 kat kadar arttığı da belirtilenler arasında. Görüştüğümüz kişiler, bakanlık somut veriler paylaşmadığı için kesin bir açıklama yapamıyor.
Deniz Harp Okulunda salgın iddiası
Kaynaklarımızdan gelen iddialara göre; cezaevleri, yatılı okullar, askeriyeler gibi toplu yaşam alanlarında da uyuz salgını baş gösteriyor. Bir başka iddiaya göre ise Deniz Harp Okulunda da uyuz salgının başladığı söyleniyor. Henüz teyit edemediğimiz bu iddiayla ilgili Milli Savunma Bakanlığı ya da Sağlık Bakanlığından bir açıklama gelmesi gerekiyor.
Eczacı Odasından, Türk Dermatoloji Derneğine 'talebe yetişemiyoruz' başvurusu
Türk Dermotoloji Derneği Başkanı Emel Çalıkoğlu ise Eczacı Odası'nın kendilerine talebi yetiştiremedikleri şeklinde bir başvuruda bulunduğunu da belirtti. Çalıkoğlu, uyuzun çok bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirterek, "Çok titiz bir şekilde tedavi sürecinin yürümesi gerekiyor. Birçok vakada, tedavinin hastalar tarafından doğru uygulanmaması sebebiyle hastalık devam ediyor" ifadelerini kullandı. Halkı bilinçlendirmenin Sağlık Bakanlığının görevlerinden olduğunu da belirten Çalıkoğlu, olayın kamuoyuna yansıması sonrası bakanlığın bazı çalışmalarının başladığını da ifade etti. Çalıkoğlu, "Hiçbir konuda rakamsal veri olmadığı gibi Türkiye'de bu konuda da yok. Bu yüzden kesin bir şey söyleyemiyoruz ancak poliklinikler doluyor taşıyor diyebiliriz" sözleriyle uyuz vakalarındaki ciddi artışa dikkat çekti. Kendilerinin doktorlar olarak tedaviyi uygulayan tarafta olduklarını söyleyen Çalıkoğlu, "Şu an için ilaç bulunuyor, bulunmuyor diyemeyiz" dedi.
İstanbul Eczacı Odası ise geçtiğimiz hafta depolardan aldıkları bilgilere dayanarak İstanbul'da 3 bin ilaçlık stok olduğunu açıklayarak durumun vehametini gözler önüne sermişti.
Sağlık Bakanlığının bunca iddiaya rağmen, hâlen hiçbir veri açıklamayıp yalnızca "Salgın yok" açıklaması yapması ise akıllara "Sağlık Bakanlığı uyuz salgınını gizliyor mu?" sorularını getirdi.
Eczacı Odası "İlaçlar yetmiyor" dedi, Sağlık Bakanlığı yalanladı
Uyuz hastalığında olağanın dışında artış yaşanmasının ardından İstanbul Eczacı Odası Başkanı Cenap Sarıalioğlu, “İlaçlar yetmiyor” dedi.
Bunun üzerine Sağlık Bakanlığı konu hakkında açıklama yaptı. Bakanlık tarafından uyuz ilacı bulunamadığı iddialarına ilişkin yapılan açıklamada "Herhangi bir ilaç sıkıntısı söz konusu değildir. Mevcut stok ve üretim miktarları önümüzdeki dönemde de bir sıkıntı yaşanmayacağını göstermektedir" denildi.
Halk arasında ”uyuz” olarak bilinen “scabies enfestasyonu” hastalığı için kullanılan ilaçların mevcut stok bilgilerine de yer verilen açıklamada, 56 bin 736 kutu deri kremi, 133 bin 467 kutu losyon, 178 bin 691 kutu şampuan olmak üzere toplam 368 bin 894 kutu ilacın mevcut olduğu bilgisi paylaşıldı.
Uyuz hastalığı nedir?
Uyuz hastalığına gözle görülemeyen, milimetrenin yaklaşık üçte biri büyüklüğündeki 'sarcoptes scabiei' adlı akar türü bir parazit yol açıyor. Üst deri tabakasının altına yerleşen bu parazit, kendine 'tünel' açarak cilt içinde ilerliyor ve keratinle besleniyor. Bu nedenle de kaşıntı ve döküntüye neden olmaktadır.
Hastalığın en yaygın belirtileri, özellikle geceleri şiddetli kaşıntı ve cilt üzerindeki sivilce benzeri kabarcıklardır. Kaşıntı ve döküntülerin her biri vücudun çoğunu etkileyebilir ya da bilek, dirsek, koltuk altlığı, parmaklar, meme başı, penis, bel gibi bölgelerle sınırlı olabilir. Hastalık genellikle uyuz olan biriyle doğrudan ve uzun süreli yakın teması ile yayılıyor.
Salgın haberleri sosyal medyada da hızla yayılırken vatandaşların tedirginliği de artıyor. Uyuz salgını tedirginliği Google aramalarına da yansımış durumda.