Dünya çapında yaşanan ekonomik kriz giderek daha zor bir hal alıyor. Son yıllarda, koronavirüs salgınıyla birlikte başlayan iflaslar artarak devam ediyor.

Almanya'daki hastaneler de ekonomik krizle mücadele ediyor. Birçok hastane iflasın eşiğine gelmiş durumda ve kapanma riskiyle karşı karşıya kalıyor.

Kriz, sağlık sektöründe de olumsuz etkiler yaratıyor ve hastanelerin faaliyetlerini sürdürmelerini engelliyor.

Alman Hastaneler Birliği (DKG), iflaslarla ilgili 2023 yılında 29 iflas yaşandığını belirterek bir rekor kırıldığını açıkladı. Bu yıl ise yaklaşık 80 hastanenin iflas edeceği tahmininde bulundu. DKG, beklenen iflas rakamlarının endişe verici olduğunu vurguladı.

Bu yıl şimdiye kadar 6 hastane kapılarını kapatmak zorunda kaldı. Alman Hastaneler Birliği (DKG), Federal hükümetin acil yardım sağlaması gerektiği çağrısında bulundu.

YILLARA GÖRE İFLAS EDEN HASTANELERİN RAKAMLARI

2023 yılında Alman Hastaneler Birliği, 34 farklı lokasyonda meydana gelen 29 iflasın rekor kırdığını vurguladı. Birliğe göre, bu durumun 2024 yılında daha da artarak yaklaşık 80 iflasa ulaşması bekleniyor. Özellikle kırsal bölgelerdeki hastanelerin bu krizden olumsuz etkilendiğini belirtti. Yalnızca Ocak 2024'te, 7 farklı lokasyonda bulunan 6 hastane iflas etti. Bunun, özellikle kırsal alanlardaki hastaneleri etkilediğine dikkat çekti.

2023'te iflas eden hastanelerin sadece üçünün nüfusu 100.000'den fazla olan şehirlerde yer aldığını ve bu durumun, özellikle tıbbi bakımın zaten daha zor olduğu bölgelerde hastanelerin iflas etme eğiliminde olduğunu vurguladı.

HASTANELER ZARARDA

Ana sebep, gelir ve harcama arasındaki uçurumdur ve bu durumu tetikleyen faktör, 2022'de Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte gelen enflasyon artışı. Hastaneler daha fazla harcama yapmak zorunda kalmışlardır, ancak bu maliyet artışlarını daha yüksek fiyatlarla karşılayamamakta. Çünkü artışlar kanunla sınırlandırıldı.

Bununla birlikte, Alman hastaneleri temel olarak uzun yıllardır yapısal finansman eksikliği ile mücadele etmektedir.

Bu eksiklik, federal eyaletlerin yatırım maliyetlerine finansman sağlama yükümlülüğünü yerine getirmemesinden kaynaklanıyor.

Federal eyaletler, yasal olarak bina, ekipman ve diğer yatırımların tüm maliyetlerini karşılamakla sorumlu, ancak bunu uzun süredir yapmıyorlar.