Muharrem İnce: İtiraflar ve iddialar Susurluk'tan daha vahim

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in ortaya attığı iddialar üzerine açıklamalarda bulundu. İnce, "İtiraflar ve iddialar Susurluk Kazası'ndan daha vahim. Susurluk'taki kazadan sonra devlet vardı, mekanizma işlemişti. Şimdi işlemiyor. Devlet yok ortada" dedi.

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, partisinin genel merkezinde bugün basın toplantısı düzenledi. Gündemdeki Sedat Peker açıklamaları, 10 bin dolar maaş alan siyasetçi, HSK seçimleri, eski Başbakan Binali Yıldırım'ın oğlu Erkan Yıldırım'ın 2020 sonunda Venezuela'ya gitmesi ve bu konudaki iddiaları değerlendiren İnce'nin açıklamaları şöyle:

'İtiraflar ve iddialar Susurluk Kazasından daha vahim'

"Türkiye mayıs ayını itiraf ve ithamlarla geçirdi. Bir dizi film gibi, arkası yarınlar geliyor. Hürriyet Gazetesi baskını, karakolda milletvekili dövdürme, marinaya çökme, uyuşturucu ticareti, Uğur Mumcu cinayeti, Kutlu Adalı cinayeti... Hepimiz hayretler içerisinde izliyoruz. İtiraflar ve iddialar Susurluk Kazası'ndan daha vahim. Susurluk'taki kazadan sonra devlet vardı, mekanizma işlemişti. Şimdi işlemiyor. Devlet yok ortada. İşlemiyor ya da işlettirilmiyor. Cumhuriyet savcıları, neredesiniz? Neden sesiniz çıkmıyor sizin?

'Geçmişte koruma verdiğiniz kişiye böyle söylemeye utanmıyor musunuz?'

"Açılan bir soruşturma yok, TBMM'de kurulan bir komisyon yok. Mafya yargıya hukuk dersi veriyor, yol gösteriyor. Bu iktidar 'Türkiye'yi doksanlara döndürmeyeceğiz' diye korkuttu. Meğer bu iktidar doksanların baş aktörleriyle kankaymış. İktidarda kalmak için herkesle iş tutuyorlar. Hocaefendi dediklerine bugün terörist diyorlar. Hayırsever iş adamları dediklerine bugün organize suç örgütü lideri diyorlar. Cari açığı kapatan değerli iş adamına bugün altın kaçakçısı diyorlar. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, bugün organize suç örgütü lideri dedikleri kişi şehir şehir gezdi Erdoğan'a oy istedi. Silahlı korumayla yurt dışına gönderdiler. Ben cumhurbaşkanı adaylığım sırasında bir kez silahlı korumayla yurt dışına çıktım, uzun bir prosedürü vardı. Geçmişte koruma verdiğiniz kişiye bugün böyle söylemeye utanmıyor musunuz? Size oy isterken neydi, başka bir iş mi yapıyordu?"

Memleket Partisi Lideri sözlerine şöyle devam etti;

'Bütün milletvekilleri töhmet altında, kim bu 10 bin dolar alan siyasetçi'

"10 bin dolar maaş alan siyasetçi... Bütün milletvekilleri töhmet altında. Kim bu 10 bin dolar alan siyasetçi? Devleti yönetenlerin görevi bunu açıklamak. Erdoğan! Seni göreve davet ediyorum, kim bu? Savcıları göreve davet ediyorum. Böyle bir ülke olmaz, biz muz cumhuriyeti miyiz? Bu siyasetçi bence yüzde 100 AKP'li. Çünkü muhalefetten olsaydı çoktan adını yandaş medyada manşetlerde görürdük. Sizin adam olunca açıklamayacak mısınız?"

'Anayasa 159 HSK'ya üye seçme yetkisini milletvekillerine vermiştir'

"Hürriyet Gazetesi baskınında eski milletvekili, eski bakan yardımcısı kendini aklıyor, 'Ben yapmadım, oh be aklandım' diyor ardından da organize suç örgütü liderinin sözlerine inanmayın diyor. Bu nasıl bir mantıktır? Siz mantık dersi okutmadılar mı? Yoksa senin de mi diploman yok?

Türkiye'nin acilen bir temiz eller operasyonuna ihtiyacı var. Yargı, Meclis harekete geçmelidir. Mafyanın yargıya hukuk dersi verdiği bu günlerde HSK'da seçim var. 13 üye; biri bakan biri bakan yardımcısı. 4 üyeyi Cumhurbaşkanı belirliyor. 2 üye bakan, bakan yardımcısı 6. 4 de Cumhur İttifakı seçecek 10. 2 İYİ Parti, 1 CHP 13. Siz 13 üyede 3 üyeyi almak için mi siyaset yapıyorsunuz. Buna mı tav oldunuz? Elma şekeri siyasetidir bu. Adam 10 kişiyi alıyor, sen de bir arkadaşını HSK'ya üye atayacaksın diye razı oluyorsun buna. Yapılan iş anayasaya aykırıdır.

Anayasa 159... 'HSK üyelerini milletvekilleri seçecek' diyor. Seçim salı günü yapılacak. Şu an seçilecek kişileri biliyoruz. Genel başkanlar seçmiş, yarın onaylatacaklar milletvekillerine. Türkiye muz cumhuriyeti değildir. Anayasa 159, bu hakkı milletvekillerine vermiş, genel başkanlara vermemiş. Genel başkanlar önceden isim belirtip milletvekillerini onaylatma makamına getiremezler. Onun için biz diyoruz ki 'Türkiye'nin bu tıkanmışlıktan kurtulması lazım"

'Dünyanın öbür ucuna yardıma giden bu hayırsever evladı araştıracak mısınız?'

"AK Parti'ye oy veren kardeşlerime seslenmek istiyorum. Kimseye ithamda bulunmuyorum, iftira atmıyorum. 22 Ağustos 2020. Venezuela’dan gümrük vergisiz peynir ithalatı anlaşmasını imzalıyor Türkiye. Ekim 2020. Venezüela'da peynire gizlenmiş 108 paket, 119 kg kokain yakalanmış. Aralık 2020. Eski başbakanın hayırsever oğlu Venezüela'da. O tarihte Türkiye'de vaka sayısı 30 bin, Venezüela'da vaka sayısı 350. Organize suç örgütü lideri eski başbakanın oğlunu suçluyor. Bu hayırsever oğlan Venezuela’ya yardıma gitmiş.

Devleti yönetenlere sesleniyorum; Cumhurbaşkanı’na, cumhuriyet savcılarına sesleniyorum. Dünyanın öbür ucu Venezuela’ya yardıma giden bu hayırsever evladı araştıracak mısınız? Bunun hesabını verin. Türkiye'nin bu iktidardan kurtulması lazım. Ama bunu yaparken de -muhalefete sesleniyorum- bir HSK üyesini genel başkan seçecek diye -milletvekillerine sesleniyorum- kendinizle alay ettirmeyin, onurunuzla onatmayın”