Meral Akşener Halk TV'de açıkladı! Çavuşoğlu...

Meral Akşener Halk TV'de açıkladı! Çavuşoğlu...
İYİ Parti lideri Meral Akşener, Halk TV'de "İşin Aslı" programının konuğuydu. Mehmet Tezkan ve Fikret Bila’nın sorularını yanıtlayan Akşener AKP'nin dış politika anlayışını eleştirdi ve Harekat sürecinde Çavuşoğlu'nun kendilerine bilgi vermediğini söyledi

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Halk TV’de yayınlanan İşin Aslı adlı programında Mehmet Tezkan ve Fikret Bila’nın sorularını yanıtladı.

Akşener’in açıklamalarından satır başları şöyle;

"Önce Suriye politikası ile ilgili biraz geriye gitmekte fayda var. Biz Suriye ile bu hale neden geldik? Yemen, Suriye, Tunus ve başka ülkelerde Arap baharı başladı. Kardeşim Esad’dan bir anda katil Esad’a döndü. Orada bir iç savaş başladı. ABD bir paradigma değiştirdi. ABD, işgal ettiği yerlere demokrasi ve insan hakları getireceğini söylerdi. Trump sadece ABD’nin çıkarlarına göre hareket ettiklerini söyledi. ABD, petrol bölgesinde IŞİD ile mücadele etti. Rusya ve İran da oradaydı. Resmi olarak asker bulundurma hakkı İran ve Rusya’daydı. Herkes kazandı görünüyor da biz ne kazandık? Bizim 4,5 milyon Suriyeli sığınmacımız var. Savaştan kaçan insanları hukuka göre zorla gönderemezsiniz. Şam’da Emevi Cami’sinde kılınacak namaz ortadan kalkmış. Göçler sebebiyle demografik yapı değişti. Sonuçta Suriye’nin kuzeyinde devletleşme yoluna giden PKK’nın Suriye kolu… Biz 2011’deki pozisyona döndük ama ne yapacağımızı bilemediğimiz 4,5 milyon sığınmacımız var. 

Barış Pınarı Harekatı geç kalmış bir adımdı. Mehmetçik görevini yaptı ve masaya oturduk. Maalesef masadan zaferle kalkmadık. 

Sadece Suriye üzerine değil, meşru bir iş yapıyorsunuz, dünyanın bir çok yerinde soykırıma kadar suçlayıcı ifadeler var. Bu ülkede muhalefetiyle iktidarıyla harekatla ilgili çatlak ses çıkmadı. Ama Cumhurbaşkanlığı’nın İletişim Başkanlığı ne iş yapar? Bu arkadaşların cumhuriyetle sorunları var. Bu arkadaşların bir önceki nesli herhangi bir eylem yapmadılar. Devrimler olduktan 5-10 sonra belli itirazlar yapılır ama bu bizde olmadı. Fısıltılarla cumhuriyetin devrimlerine ses çıkardılar. Bugün bizi yöneten Erdoğan ve arkadaşlarına baktığımızda cumhuriyetin hiçbir işine beğenmezler. 

Rahmetli Demirel ve rahmetli Ecevit’in dış politikada üslup farkı vardı ama aynı ciddiyetle devam ettiler. Bunlar monşer diye diplomatları aşağıladılar. Bir de Kahire öğretisini ortaya koymamız lazım. Sayın Erdoğan’ın Ortadoğu’nun en sevilen lideri olmak istemesi, cumhuriyetin başaramadığı herşeyi başarabileceği iddiası… Günün sonunda Trump’ın yazdığı mektubun çirkinliği daha önce olmuş mu? Siz devletiniz adına enseye tokat şeklinde bir yapı ortaya koyamazsınız. Günün sonunda biz en azında şimdilik YPK/PKK’nın resmi bir devlet olma halinin önüne geçtik." 

"ÇAVUŞOĞLU'NDAN HİÇ BİLGİ ALAMADIK"

"Herkes herkese istediğini söylüyor, sonra bir bakıyoruz dost olmuşlar. Bu içeride de böyle. Bu durum AB ülkelerinde de böyle. Bu ülkelerde seçim kazanmanın öznesi Türkiye ile ilişkiler. Bu yüzden çok ölçüsüz tanımlamalar olacak. Burada önemli olan hem siyasetin hem de siyasetçilerin bu harekatın arkasında olması. Biz ikinci yılını dolduracak bir partiyiz. Bize Meclis’ten hiç bilgi verilmedi. Sayın  Akar bize bilgi verdi. Biz Sayın Çavuşoğlu’ndan hiç bilgi alamadık.Ben şunu biliyorum İlgili Başbakan AB ile pazarlığa giderken rahmetli Başbuğ Türkeş’i arardı, sert bir demeç veya miting talep ederdi, içeride güçlü olmak için. Siz tarihi bilmezseniz, Rusya’yı bilemezsiniz. Putin’in bir fotoğrafını görmüştüm. Doğu Almanya’da duvar yıkılırken herkes kaçışıyordu ama O buz gibi bir yüzde duruyordu." 

"TEKNOLOJİ İLERLİYOR, DAMAT BAKIYOR" 

"Bu kadar fazla üniversitenin açılma sebebi işsizliği ötelenmesi. Biz iktidara geldiğimizde ilk işimiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni güçlendirilmiş parlamenter sistemle değiştireceğiz. Damadınız Ekonomi Bakanı, her söylediğinin tersi oluyor. Merkez Bankası faiz indirdi, ihtiyat akçesi alındı. Çünkü bütçe açığı kapanacak. Üretmeye dayalı yatırım yaparsanız bir yılda 2 milyon kişi iş sahibi oldur.  Teknolojinin bu kadar ilerlediği bir dünyada damat öyle bakıyor. Varlık Fonu yatırımı teşvik etmek için kuruldu, 1,5 milyar liralık finans merkezi aldı. Faiz indirildi, kamu bankalarından kredi verildi." 

"İSTANBUL SEÇİMİNİ DOĞRU DEĞERLENDİRMEK LAZIM"

"Öncelikle biz 31 Mart’ta ortaya koyduğumuz iş birliğinin sonuçlarını değerlendirmemiz lazım. Saray bu iş birliğini elbet bozmak ister. 2023 veya öncesinde Tayyip beyin seçilmesi mümkün değil. Bütün odaklandığımız konu Tayyip beyin seçilmesi. Gıda fiyatlarının bu kadar yüksek olduğu bir yerde enflasyonu düşük tutmanız kimsenin umurunda değil. 

24 Haziran’a giderken ben FETÖ’cüydüm, 31 Mart’a giderken Kandil ile sözleşme imzalıyor dediler. Terörist başı Öcalan’a mektup okuttular, Osman Öcalan TRT’ye gitti. Sayın Cumhurbaşkanı galiba orada da kandırıldı. 23 Haziran’da insanlar gitti sayın İmamoğlu’na oy verdi. İstanbul’daki seçmene kimse sahip değil. Hiçbir seçmene saygısızlık etmemek için sahiplenmedik. İstanbul bir laboratuvar, doğru değerlendirmek lazım." 

"CUMHUR İTTİFAKI DUYGUSAL BİR BİRLİKTELİK"

"Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı arasındaki farkı doğru anlatmamız lazım. Cumhur İttifakı bir iş birliği değil bir ortaklık. Çok duygusal bir birliktelik. Mesela Andımız konusunda MHP’nin kurumsal olarak Andımız’ın kaldırılmasına onay vermesi mümkün değil. Tabana aykırı şekilde karar alacak şekilde iç içe geçmiş bir ortaklık. Biz 4 parti olarak bir iş birliği yaptık. O iş birliği ile Meclis’te tablo değişti. AKP, MHP ile yan yana olmak zorunda kaldığı bir sistem doğdu. 

31 Mart’ta için Eylül ayından itibaren çalışmalar yaptık. Parti yöneticilerimize sorduk ittifak yapıp yapmamayı ve ittifak teklifini ilk biz götürdük.Bu ittifak yerel seçimde büyük başarı kazandık. İstanbul’a baktığımızda orta sınıf seçmen o kadar yorgundu ki, her seferinde hayal kırıklığı yaşadı. Biz inandık, gerçekten İstanbul’da bu seçimin alınabileceğine ben Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın İmamoğlu inandık ve 13 bin oy farkla kazandık. Sonrasını biliyorsunuz. 

İstanbul’da seçmene terörist dendi. Bizim Kürt kökenli belediye meclis üyesi arkadaşlarımızın vatandaşlık bilgileri yayınlandı ve bunların PKK’lı olduğu söylendi. Buna sert bir karşılık verdik. 

"YENİ BİR AÇILIM GÜNDEME GELEBİLİR"

“Abdullah Öcalan ile kankasınız. Bizim Mehmet yeni gitti diyorsunuz. Ancak hiçbir şey yapmıyorsunuz. Ben 23 Şubat’ta bunlar görüşüyor demiştim. Şimdi de söylüyorum ikinci bir açılım gündeme gelebilir. Siz bizi Kandil ile sözleşme yaptınız diye karalayacağınıza Cumhur İttifakı'nın ortaklarına diyorum ki PKK ile aranıza mesafe koyun. 

Yeni partilere olumlu bakıyorum çünkü siyasi alternatifleri artırıyor. Bu arkadaşlarımızın yan yana gelerek bir parti kurması zenginliktir. Buna ortaklaşma anlamına bakmak için günün şartlarına bakmak lazım. Cumhur İttifakı’nın duygusal tavrı bizde yok. CHP, yüz yıllık bir parti. Güçlü bir geleneği olan bir parti. Biz daha esnek bir partiyiz. Bizde birçok siyasi görüşten arkadaşımız kendi gömleklerini çıkarmadan İYİ Parti ceketini giyip geldi. Anayasa’nın ilk 4 maddesiyle sorunu olmayan arkadaşlarımızla bir araya geldik. Biz, demokrasinin olmadığı zaman nasıl bir zulmün olduğunu yaşamış insanlarız. Biz Türkiye için önerileri olan partileriz. Bizim arkadaşlarımız partinin programına aykırı olmamak kaydıyla görüşlerini özgürce ifade edebilirler."