Marketlere ‘sıkıyönetim’ geliyor: Fiyat artışına anlık takip

Marketlere ‘sıkıyönetim’ geliyor: Fiyat artışına anlık takip
Hande Fırat'a konuşan Ticaret Bakanı Mehmet Muş marketlere ilişkin yapılacak düzenlemeyi aktardı.

Artan enflasyon rakamları ile birlikte gıda fiyatlarında da ciddi oranda bir artış yaşandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bu artıştan marketleri sorumlu tuttu.

Hürriyet'ten Hande Fırat'a açıklamalarda bulunan Ticaret Bakanı Mehmet Muş, arz ve talep dengesiyle uyuşmayan ve serbest rekabete aykırı olan fiyat hareketlerini yakından takip ettiklerini söyledi.

Gerekli düzenleme ve teknik konularda çalışmaları sürdürdüklerini anlatan Muş şunları söyledi:

- “Amacımız özellikle ulusal düzeyde faaliyet gösteren zincir marketlerin fiyatlarını tüketiciler açısından daha şeffaf ve izlenebilir hale getirmektir.

- Tüm gıda ürünlerinin anlık takibini yapacak yeni bir sistemi geliştiriyoruz.

- Fahiş fiyat artışları konusunda hükümetimizce alınabilecek en sert tedbirleri almaktayız.

- Vatandaşımızın en önemli ihtiyacı olan temel gıdada haksız ve fahiş fiyat artışlarına asla müsaade etmeyiz. Burada en ağır yaptırımları uygulayacağımızın özellikle bilinmesini isterim.”

‘Spekülasyonla kamuoyunu yanıltmaya çalışanlar var’

81 ilde denetimlerin sürdüğüne dikkati çeken Muş, hedeflerinin tüketicinin mağduriyetini gidermek, piyasanın sağlıklı işlemesini sağlamak ve aynı zamanda tüm aktörleri korumak olarak açıkladı. Bazı kişilerin ise yanıltıcı bilgilerle kamuoyunu yanlış yönlendirmeye çalıştığını söyledi:

- “Bakanlık olarak, sosyal medya üzerinden özellikle gıda fiyatları ile ilgili yapılan spekülasyonlara karşı ivedi bir şekilde konuyu ele alıyoruz.

- Yazılanların bir kısmında haklılık payı olsa da bu yayınların çoğunlukla maksatlı ve vatandaşlarımızı yanıltmaya yönelik olduğunu görmekteyiz.

- Usulsüzlük olduğu değerlendirilen durumlarda ise konuyu Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu gündemine getirerek gerekli cezai işlemleri uyguluyoruz.”

‘Salçadaki bilgi kirliliği’

Tam da bu noktada Bakan Muş, sosyal medya ve bazı televizyon kanallarında gündeme gelen domates salçası tartışması ile ilgili çarpıcı bir örnek verdi. Gerçekte olanlara dikkati çeken Muş şunları söyledi:

- “Bir marketin aynı marka 700 gram domates salçasını 67 TL’ye satarken, bir başka marketin 88 ve 114 TL’ye sattığı gibi kamuoyunda infial yaratacak ölçüde fiyat farklarının olduğu izlenimi yaratıldı.

- Birimlerimizden konuyu araştırmalarını istediğimde gündeme gelen rakamlarla fiili gerçek rakamların birbiriyle ilgisinin olmadığını anladık.

- Hatta 700 gram değil, 830 gram olan salçanın ortalama satış fiyatının 44 TL olduğunu tespit ettik.

- Yani ekrana çıkan kişi münferit bir olayı sanki genele şamilmiş gibi yansıtmış. Özellikle market fiyatları konusunda sosyal medyada büyük bir bilgi kirliliği mevcut. Vatandaşlarımızdan bu bilgi kirliliğine itibar etmemelerini istiyoruz.”

‘Her işletmenin aynı fiyatla ürün satması gerçekçi değil’

Serbest piyasa koşullarında ürünler için farklı fiyatların ortaya çıkabileceğini söyleyen Bakan Muş, “İşletmelerin büyüklüğü, verimlilik ve maliyetlerin farklılaşması nedeniyle her işletmenin aynı fiyatla ürün satması gerçekçi olmayacaktır. Buna karşın, gündeme gelen salça konusunda olduğu gibi akla aykırı fiyat farklılıklarının da olması beklenmemektedir” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

- “Her sektörde olduğu gibi perakende sektöründe de firmaların birlikte fiyat belirlemesi gibi bir iddiada bulunulması veya tespit yapılması halinde tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Rekabet Kurumu devreye girebiliyor ve girmekte.

Aynı markadaki ürün farklı marketlerde neden farklı fiyatta

En çok sorulan soru bu... Ben makarnadan örnek verdim. Bakan açık açık yanıt verdi:

- “Esas itibarıyla bir ürünün fiyatı, serbest piyasa koşullarında oluşan arz talep dengesiyle oluşuyor.

- Fiyatları etkileyen unsurların en önemlisi tabii olarak arz-talep ilişkisi.

- Bu sistemde kamu olarak bize düşen görev; haksız rekabet, tekelci eğilimler, fahiş fiyat ve stokçuluk gibi piyasa dengesini bozucu ve fiyatları arttırıcı bazı yan unsurların engellenmesi için çalışmak.

- Makarna örneğini verdiğiniz için söylemek istiyorum. Aynı marka ve gramajda bir ürünün her yerde aynı fiyata satılmasını beklemek serbest piyasa şartlarında hem mümkün değil hem de fiyatları tek tipleştirmek rekabeti ortadan kaldırır.

- 1 kilogram makarnanın zorlamayla A’dan Z’ye her yerde aynı fiyattan satıldığını varsayalım. Belki vatandaş için faydalı gibi görünse de bu durum ürünün daha düşük bir fiyattan satılmasının önüne geçecektir. Aslında, farklı marketlerden daha ucuza alabileceği bir ürün için daha fazla ödemek zorunda kalır.

- Bu ürün için her işletme ayrı maliyete katlanmakta. Mesela, bir tanesi ürünü daha ucuza tedarik ederken bir tanesi pahalıya tedarik ediyor olabilir. İlaveten, birisinin yüksek kira, depolama, nakliye ve operasyonel masrafları varken, bir diğerinin daha düşük olabiliyor.

Ürünler ne zaman ucuzlayacak

Bakan net bir tarih vermedi ve enflasyonla mücadeleye dikkati çekti:

- “Son dönemde emtia fiyatlarında yaşanan artışların tarımsal ürünlerin maliyetleri arttırdığını gözlemliyoruz.

- Hükümetimizin enflasyonla etkin mücadele çalışmaları sonucunda enflasyonda gözlemlenecek olumlu gelişmenin perakende fiyatlarına da yansımasını bekliyoruz.”