Kobani davasında konuşan Demirtaş: Erdoğan tanık olarak dinlensin
IŞİD'in Kobani’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski eş genel başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu 21’i tutuklu 108 isim yargılanıyor. Dün söz konusu olaya ilişkin davanın 15. duruşması yedinci gününde Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görüldü.
Dokuz8'in haberine göre; eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da SEGBİS ile Edirne F Tipi Yüksek Güvenlik Cezaevi’nden bağlanarak Kobani davasında konuştu.
“Arkadaşlarımız dosyadaki çelişkilere dikkat çekti. Hepsi haklı. İddianamelerde ve mütalaalarda bir çarpıtma var. Keşke mahkemeniniz gerçeğin peşinde olsa. Tüm ara kararlarda olayların geçtiği zaman yok sayılıyor, bütün olaylar bugünkü atmosferin içine sokulmaya çalışıyor" diyen Demirtaş, hiçbir mütaalada çözüm sürecinden bahsedilmediğini söyledi.
'İddia makamına göre ‘çözüm süreci’ yok'
Mütaalanın çözüm süreci yokmuş gibi davrandığını belirten Demirtaş, çünkü o dönemde kullanılan bir sözün anlamının bugün anlaşılandan farklı olduğunu ifade etti. Demirtaş, "İddia makamına göre ‘çözüm süreci’ yok. Demokratik Toplum Kongresi’nin Cemil Çiçek imzasıyla Meclis’e davet edildiğini görmüyor ama Yargıtay’ın DTK’ya ilişkin kararını görüyor. DTK’nin hala yasal çalışma yürüttüğünü görmüyor" dedi.
'O dönemki savcılar bunlar suç diyebilir miydi?'
İddia makamının AKP’nin o dönemdeki politikaları yokmuş gibi davrandığını vurgulayan Demirtaş, dönemin Başbakanı Erdoğan’ın ‘Benim MİT müsteşarı gidip İmralı’ya görüşecek’ dediğini görmediğini söyledi. Yine aynı dönemin Hükümet Sözcüsü Arınç'ın da ‘Bizim dönemimizde PKK bayrağını açmak suç olmaktan çıktı’ dediğini anımsattı. Demirtaş, "O dönem herhangi bir savcı çıkıp ‘bunlar suç’ diyebilir miydi?" diye sordu.
'Erdoğan 'Ben Apo'yla anlaştım' dedi'
Sırrı Süreyya Önder'in devlet görevlisinin yanında konuştuğunu ne devlet görevlisinin ne de Erdoğan'ın inkar ettiğini hatırlattı ve şunları söyledi:
"Belgelerde, Erdoğan ‘Ben Apo’yla anlaştım’ diyor ama savcı bunu görmüyor. Hangi konuda anlaştınız diye niye sormuyor. Hangi konuda anlaştıklarını bilmiyoruz. Başbakan, İmralı’da Öcalan’la anlaştığı anda ben ve arkadaşlarım ‘Sayın Öcalan’ dediğimiz için yargılanıyoruz. Savcılık, o süreci unutturmaya çalışıyor."
'IŞİD'in yaptıklarına mütaalada yer yok'
Ayrıca dosyada IŞİD'in de olmadığını söyleyen Demirtaş, mütalaada IŞİD'in yaptıklarının yer almadığını belirtti ve IŞİD'in Türkiye'de gerçekleştirdiği katliamlarına mütalaada yer verilmediğini kaydetti. Bunlara yer verilmediği takdirde kimsenin neden Kobani için çağrı yaptıklarını anlamayacağını belirten Demirtaş, "Başka ne yok, 2013-2020 tarihleri arasında HDP binalarına, HDP yöneticilerine yönelik saldırılar yok. HDP, ne kadar saldırıya uğramış, bir sonraki celsede bunları hatırlatalım. Adana, İstanbul binalarımız bombalanmış, Genel Merkezimiz yakılmış, çalışanımız 52 kurşunla öldürülmüş, parti çalışanımız minibüsle canlı canlı yakılmış, Diyarbakır mitingimiz bombalanmış ama bunlar dosyada yok. Savcı dosya ile ilişkili AİHM kararlarını da görmüyor. Savcı bunlar yokmuş gibi davranıyor. Buna karşılık, örgütten kaçmış, kendini kurtarmaya çalışan, bize iftira atanların varlığını görüyor" dedi.
'Savcının haberi yok mu?'
"Savcı A Haber Genel Yayın Yönetmeni olsa anlarım ama kendisi bir hukukçu" diyen Demirtaş, Adalet Bakanlığı'nın ‘O dönemde PYD/PYD terör örgütü değildir’ dediğini söyleyerek savcılığın ise mütaalasında ‘PYD terör örgütü’ dediğini ifade etti. Dosyada belge olduğunu söyleyen Demirtaş, "Savcının haberi yok mu?" diye sordu.
'Dosyada o dönemde öldürülen HDP’liler yok'
"Dosyada, Bircan Yorulmaz, ‘PYD’den mail geldi’ diye tutuklanıyor ama o dönem PYD eş başkanları Türkiye’ye geliyor. Dönemin başbakanın yardımcısıyla görüşüyor. Neymiş mail gelmiş PYD kendisi gelmiş. Dosyada o dönemde öldürülen HDP’liler yok. Savcı bunları gözden kaçırmaya çalışıyor" diyen Demirtaş, HDP’nin defalarca Meclis’e verdiği ‘Olaylar soruşturulsun’ önergelerinin olmadığını ve Efkan Ala ile birlikte şiddet dursun diye gösterdikleri çabalara da yer verilmediği söyledi.
'Çelişkiler savcının dikkatini çekmiyor'
"İftiracıların ifadelerindeki çelişkiler de savcının dikkatini çekmiyor, hiç yokmuş gibi davranıyor. Soruşturma Savcısı Ahmet Altun’un tanıkla, tanıkların ifadelerine çalıştığı dosyada yok" diyen Demirtaş şunları söyledi:
'Yaptıklarımız suç ise suç ortağımız AKP’dir'
"Eğer yaptıklarımız suç ise suç ortağımız AKP’dir. Erdoğan neden sanık sandalyesinde yok? Biz yargılanıyorsak; AKP’liler de yargılanmalı. İmralı’da Öcalan’la anlaşma yapan ben değilim. Mütalaa çarpıtmadan ibarettir, savcı süreç görülmesin istiyor.
'Adalet Bakanlığı’ndan belgeler istenilsin'
Dışişleri Bakanlığı’na yazı yazılarak 2012’den bugüne kadar PYD yetkilileriyle kaç kere görüşmüşler, ne konuşmuşlar sorulsun istiyorum. 2007’deki İmralı’daki avukat görüşlerinin tam kaydını istiyorum. Adalet Bakanlığı’ndan belgeler istenilsin. Merdan Rüştü Ovalıoğlu’nun SEGBİS çözüm tutanağındaki 65’inci sayfasındaki 82 ve 83 ses kaydı çözümün avukatlarıma ve bilirkişinin yeniden yapılmasını talep ediyorum.
'İmralı’da ne tür anlaşmalar yapıldı?'
Diyarbakır Ağır Ceza Hakimliği’nin verdiği dinleme kararlarına ilişkin 2010, 2011,2012, 2013, 2014 bu yıllara ait dinleme kararlarında imzası bulunan hakimlerin akıbetinin HSK’dan sorulmasını talep ediyorum. İmralı’da ne tür anlaşmalar yapıldı? Dönemin MİT müsteşarı Emre Taner, dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala ve MİT müsteşarı Hakan Fidan, Ahmet Davutoğlu, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tanık olarak dinlenilmesini talep ediyorum.”
Demirtaş, ortak adayı tarif etti
'Kandil’den Demirtaş’a 16 milyon dolar' haberlerine tepki: Ben paramı istiyorum valla
Demirtaş'ın açıklamalarına 202 imza: Silah bırakma çağrılarını değerli buluyoruz