Kemal Kılıçdaroğlu Akşener'in partisi hakkında açıklamalarda bulundu

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet ve Sözcü gazetelerine yönelik yapılan operasyonların önceden planlı olduğunu söyleyerek, geçmişte Başbakan'a konuyu bizzat sorduğunu ifade etti. Yeni kurulacak partiyle ilgili de konuşan Kılıçdaroğlu, "Meral hanım siyasette uzun yıllar hizmet vermiş birisi. Diğer siyasi partilerine ne kadar saygı gösteriyorsak ona da saygı göstereceğiz" dedi.

FOX TV’de İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat programının konuğu olan Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhuriyet ve Sözcü gazetelerine yapılan operasyonlar hakkında açıklama yapan Kılıçdaroğlu şöyle konuştu;

“Bu insanların tamamı suçsuz. Bakın Ahmet Şık, Ergenekon döneminde İmamın Ordusu diye bir kitap yazdı. Fetullah Gülen’i eleştirdi. Kitap toplatıldı, kendisi hapse atıldı. Şimdi gelinen noktada yine içeride.”

İsmail Küçükkaya, “Kadri Gürsel de öyle… FETÖ’yü herkes savunurken o, dikkat edin devlete sızıyorlar, başımıza bela olacaklar şeklinde uyarılarda bulunuyordu” diyerek hatırlatma yapınca Kılıçdaroğlu, “Evet. Maalesef” diyerek karşılık verdi.

OPERASYONLAR ÖNCEDEN PLANLI

Kılıçdaroğlu: “Cumhuriyet ve Sözcüye operasyon yapılacağı duyumları vardı. Bütün bu yaşananlardan önce de vardı. CHP Genel Merkezi’nde bizzat kendim Sayın Başbakan’a ‘Bu gibi duyumlar var. Nedir bunlar?’ diye sordum. Yok öyle bir şey dedi. O zamanlardan duyum gelmişti.

MERAL AKŞENER VE YENİ PARTİ

Meral hanım siyasette uzun yıllar hizmet vermiş birisi. Diğer siyasi partilerine ne kadar saygı gösteriyorsak ona da saygı göstereceğiz. FETÖ’cüyü sağda solda aramalarına gerek yok ki, kendileri FETÖ’cü zaten. Aynı menzile yürüyenler kimdi. Sırtı kalın olanlar, iktidara yakın olanlar dışarıda. Gariban olanların tamamı içeride.

ZAFER ÇAĞLAYAN HAKKINDAKİ İDDİANAME

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir bakanının başka ülkede yargılanmasına üzülüyoruz. Dosyalar geldi, bu dosyalar kapatıldı. Yüce Divan’a gidecekti, yargılandım, aklandım deme hakkı olacaktı. Bunların o hakkı ellerinden alındı. AK Parti’nin içinden çok sayıda milletvekili, Yüce Divan parlamentoda oylanırken ellerini vicdanına koyarak oy kullanmadılar. Bu Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin daha farklı boyutlara taşınmasına yol açabilir. Türkiye’den ödünler istenebilir. Hırsızın ödüllendirildiği bir süreci yaşadık.

“DANIŞTAY BAŞKANI BİZİ BEĞENMİYOR”

Danıştay Başkanı iktidar partisinin Danıştay’daki sözcüsü konumundadır. Artık o makamda oturamaz, ayrılması lazım. Benimle ilgili bir dava Danıştay’a gittiğinde ne olacak? Çünkü Danıştay Başkanı bizi beğenmiyor. Yargının içinde namusu ile görev yapanlar var. Biz kamuoyu önüne çıkıp politik mesaj veren, kararlar veren, kendi bağımsız iradesi olmayan kişilere karşıyız. Danıştay’ın bütün üyelerine saygı gösteriyoruz. Yargıtay’a da, AYM’ye de saygı gösteriyoruz. Tarafsızlığını kaybetmiştir, bırakması lazım.

“TERÖR SORUNUNU 4 YIL İÇİNDE ÇÖZEMEZSEM SİYASETİ BIRAKACAĞIM”

(Terör sorununun çözümü) Önce zemin. Nerede çözülecek bu? Meclis’te. Milli irade orada. Birlikte çözeceğiz. Kapalı kapılar ardında olmaz. 15 yılda çözemediler, hala koşturuyorlar. Ben net söylüyorum. 4 yıl içinde çözemezsem siyaseti bırakacağım. Terör olayını bitireceğim. Yurt sorununu 1 yıl içinde çözemezsem siyaseti bırakacağım.

Şu ortamı Türkiye’de yakaladık. Bir araya gelelim, farklı görüşlerde olabiliriz ama oturup konuşalım. Eğitim Çalıştayı’nda da çok güzel sonuçlar çıktı. Bütün bunların hepsinden yararlanacağız. Okullar bir partiye militan yetiştirmek için eğitim vermez. Eğitimin gerekçesi çağdaş uygarlığı aşacak eğitim vermektir. Bilinçli yapılıyor. Vatandaşın aydınlanmasını istemiyorlar.

“BASKIN SEÇİM” İDDİALARI

Olabilir. Biz hazırlıklıyız. Baskın seçim de olabilir, zamanında da olabilir. Şu anda emin olun referandumda ‘Evet’ oyu verenlerin büyük bir kısmı pişman. Bizim ittifakımız şu. Kim demokrasiden yanaysa, kim tek adam rejimine karşıysa, kim parlamenter demokratik sistemden yanaysa, gelsin hep beraber mücadele edelim.