İstanbul depreminde hayatta kalmanın acı tarifesi
Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde olan ve 10 ili etkileyen depremlerin ardından büyük dersler alınması gerektiğini belirten deprem bilimci Prof. Ahmet Ercan, beklenen İstanbul depremi için “Asgari ücret ya da emekli aylığı ile geçinen bir kimsenin İstanbul depreminden korunma olasılığı yoktur” dedi.
Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programına konuk olan İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Ahmet Ercan, Anadolu’da kentlerin dağ eteklerine kurulması gerektiği uyarısında bulundu.
Deprem bölgelerinde oluşturulacak kent bölgelerini doğru seçmeliyiz
Prof. Ercan cümlelerini şöyle sürdürdü:
“Urartulardan Pontuslara uzanan ve Romalılar, Osmanlılar dönemlerinde devam eden Anadolu Uygarlıklarının deprem bilinci unutuldu. Osmanlılar kentlerini daima dağ eteklerine kurmuşlardır ve bu kentlerini beslemek için oluşturulmuş sulak ovalarda yapılaşmalara izin vermemişlerdir. Bundan sonra bizim yapmamız gereken deprem bölgelerinde oluşturulacak kent bölgelerini doğru seçmektir.”
Türkiye’de nüfus dağılımının dengesiz olmasının İstanbul’a büyük bir yük oluşturduğunu belirten Prof. Ahmet Ercan, nüfusun da hızla artması sonucunda İstanbul’un yanlış bir yapılaşma içerisine girdiğini belirtti. Prof. Ercan depremlerin kötü yönetimler altında birer afete dönüştüğünü söyleyerek depremlerin daima geçim sıkıntısı yaşanan yerlerde yıkımlara yol açtığını vurguladı ve şunları söyledi:
“Deprem yoksulun ve dar gelirlilerin bir sorunudur. Bir kişinin İstanbul’da sağlam bir binada oturması için asgari 40 bin lira kazanıyor olması gerekir. Asgari ücret ya da emekli aylığı ile geçinen bir kimsenin İstanbul depreminden korunma olasılığı yoktur. Deprem daima ekonomik boyutu düşük olan, geçim sıkıntısı yaşanan eğitimsiz ülkelerde büyük yıkımlar oluşturur. Maalesef biz de bu ülkelerden biriyiz.”