İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Temmuz ayı toplantılarının ikinci birleşimini pandemi kurulları çerçevesinde Yenikapı’daki İBB Etkinlik Çadırı’nda gerçekleştirdi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yönettiği toplantıda, gündemde yer alan 21 maddenin değerlendirilmesinin ardından İBB 2019 Yılı Faaliyet Raporu’nun görüşmelerine geçildi.

“Kanal, İstanbul’a ihanettir”

Kanal İstanbul’un İstanbul’a ihanet olduğunu tekrarlayan İmamoğlu, şöyle konuştu: “İstanbul o kadar huzurlu bir yer ki, her köşesinde huzur buluyorum. Bu şehir Allah’ın bir lütfu. Bazen ganimet diyorlar, bu şehrin nimet olduğunu anlamak önemlidir. Kanal İstanbul’da bir gecede karar alıp planları asmayı bu şehre ihanet olarak görüyorum. Ben 10 senedir planlarla uğraşan ilçeler, insanlar biliyorum. Binlik planı çktı, yarın ruhsat ver. Kim bunlar; sürpriz bir şekilde kanalın nereden geçeğini, nereye iş merkezi, nereye konut yapılacağını bilen insanlar. Ne tesadüfdür ki bunların çoğu da yurtdışından. Bu şehrin en önemli emanetlerinden biri de topraktır. Hesapsız ve kitapsız bu şehrin malını, mülkünü satmak da İstanbul’a ihanettir. Biz bu şehri koruyacağız. İstanbul’u korumak bu şehre en büyük hizmettir. Bu konuşmayı hararetle niye yapıyorum biliyor musunuz? Sizlerin evlatlarıyla yarın karşı karşıya geleceğim. Onlar bana, ‘Ekrem Abi, Ekrem Amca, Allah senden razı olsun’ deyip bana sarılacaklar. Onun için bu konuşmayı yapıyorum. Gidin evinizde çocuklarınıza sorun, bugün de aynı şeyi söylerler.”

Haliç’teki renk değişimi

Haliç’e kıylarına ve Haliç suyunun temizliğine büyük önem verdiklerini, gemilerle düzenli olarak Haliç tabanında temizlik yaptıklarını anlatan İmamoğlu, “Boğaz'dan Haliç’e can suyu projesiyle günde 300 bin metre küp su pompalıyoruz. Haliç’teki su kalitesini korumak için 4 su alma yapısı vasıtasıyla Haliç’teki durağan su taze suyla değiştiriyoruz. Bazı medya organlarında 7-8 ayda Haliç’in kirlendiği yazılıyor. Bir sürü propaganda. Böyle uydurma işler tutmaz, Buna kimse inanmaz. Bu siyaseti yapanlara zarar verir. Sadece İstanbul halkı adına üzülüyorum. Bilim insanları Haliç’teki renk değişiminin doğal bir fotosentez işi olduğunu, hemen hemen her yıl farklı boyutlarda görüldüğünü açıkladılar. Nitekim, bugün giderseniz Haliç’in hangi renkte olduğunu görürsünüz. Devlet Su İşleri'nin ve Şehircilik Bakanlığı’nın sorumluluğundaki Riva Deresi balçık deryasına döndü. Çözün dedik, çözmediler, çözmeye yanaşmadılar. Sonuçta, İSKİ ve Deniz Hizmetleri Müdürlüğümüzle Riva’nın temizlenmesi sürecini geçen hafta itibariyle başlattık. İki hafta içinde Riva’da su sirkülasyonunu yeniden sağlamış olacağız” dedi.

“Çözüm üstüne çözüm üretmeye devam edeceğiz”

İstanbul'un kimliği ile bütünleşmiş önemli yapıları korumak ve hayata kazandırmak için büyük çaba harcadıklarına dikkat çeken İmamoğlu, 25 yıldır hiçbir restorasyon veya koruma çalışmasına konu olmamış, yıkılmaya yüz tutmuş İstanbul Surlarının onarımı için projeleri bitirerek Bölge Koruma Kurulu onayına sunduklarını söyledi. 55 tarihi çeşmeyi restore edip içilebilir suya kavuşturmak üzere olduklarını, tarihi mezarlıkları bakım ve onarımdan geçirdiklerini, Kadıköy Gazhane binalarının restorasyonunu tamamladıklarını aktaran İmamoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:

“Birinci yılımızda karşılaştığımız her türlü probleme ve koronavirüs salgınına rağmen çok başarılı işler yaptık. Yola çıkarken söz verdiğimiz gibi liyakat ve şeffaflığa dayalı prensiplerle iş başı yaptırdığımız genç ve dinamik kadromuzla adil, yeşil ve yaratıcı İstanbul hedefimiz için emin adımlarla yürüyoruz. Ama aslında bu bir yılda yaptığımız en önemli başarı, İstanbul’da yeni bir yaşam kültürünün temellerini atmak oldu. Birinci yılımızda gelecekte sonuçları çok daha iyi anlaşılacak olan ciddi bir dönüşümünü başlatmayı başardık. Bu kadim şehir, yıllar sonra yeniden, insani ve evrensel değerlerin geçerli olduğu, çevrenin, yaşam kalitesinin ve kardeşçe birlikte yaşamanın temel değer kabul edildiği bir yola girmiş oldu. 16 milyonla birlikte başarmaya devam edeceğiz. Çok daha fazla çalışıp, çok daha fazla başarılı olacağız. Bu aziz şehrin sorunlarına eşitlik, dayanışma, üretim, özgürlük doğrultusunda çözüm üstüne çözüm üreteceğiz.”