Bakandan 'depremde interneti neden kısıtladınız' sorusuna skandal yanıt: Gerekli bir durum vardı ki yapıldı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Depremde neden bant daraltma yapıldı?” sorusuna "Gerekli bir durum vardı ki, yapıldı. Sonuçta yapılması gereken konuydu. Teknik olarak izahı vardı. Olağanüstü bir afet durumu var. Orada böyle bir şey yapılması gerekiyordu demek ki” yanıtını verdi.

Bakan, depremde afet bölgesinde çöken iletişim sistemi için de, "Telekomünikasyon GSM şirketlerinin de bazı mazaretleri var. Bazı bahaneler öne sürüldü. Jeneratörler vardı. Baz istasyonları iletişim için olmazsa olmaz. Bunların sağlam ve güvenli yerlerde kurulması gerekiyor. Kulelerin kurulacağı yerler konusunda izinlerde zorluk yaşanıyor. Bazı binalara koyulmakta izin verilmiyor. Binalar yıkılınca baz istasyonları da olmuyor tabii. Bunların hiçbiri mazeret değil. GSM şirketlerine gereken uyarıları yaptık, cezalarını verdik. Bundan sonra daha kalıcı şeyleri üretmek zorundalar" açıklamasını yaptı.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Habertürk’te konuk olduğu canlı yayın programında soruları yanıtladı.

Bakan Karaismailoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

“Altyapılar depreme dirençliydi”

"Depremin etkilediği bölge Yunanistan büyüklüğünde, 3 tane Hollanda büyüklüğünde bir alan. Bizim 10 bin kilometre yolumuzdan sadece yüzde 2'si etkilendi. İlk günde tamiratları yapılıp, açıldı. Nurdağı'nda bizim viyadükler var. Hiçbir şey olmamış hala çalışıyor. Kahramanmaraş-Göksun arasında 11 tünelimiz var, depremden eser göremezsiniz. Son 20 yılda yaptığımız altyapılar depreme dirençli yapılardı.

“Trafik aksamadı”

Yüzde 2'lik kısmı hasar gördü. Çoğu 20 yılın öncesinde yapılmış eski yapılardır bunlar. Daha çok yol ağırlıklı, fay hattının geçtiği alan. Köprü de var bunların içinde. Buralarda trafik aksamadı. İlk hafta zaten zorlu kış şartlarında deprem bölgesine giden trafik yoğunluğu, kaygan zeminden dolayı bazı aksaklıklar yaşandı. Trafik akışının yaptığı sıkıntılarla bu kuyruklar oluştu. Son 20 yılda yaptığımız bütün Türkiye'deki yapılar, olabilecek bütün afete karşı, depremin getirmiş olduğu yükü kaldırabilecek yapılar yapıyoruz. Marmaray, Avrasya'da sismik zincirle depremle gelen yükü absorbe ediyorlar. Yaptığımız projenin arkasındayız. Allah göstermesin İstanbul depreminde ayakta kalacak yapılardır. Köprülerimiz de böyle.

“Dimdik ayakta kalacaklar”

Şu an FSM köprüsünün çelik hatlarla yeniliyoruz. Bunları gün gün, saat saat takip ediyoruz. Trafiğe yansıtmadan yeniliyoruz. Aynı şekilde diğer köprülerimizin de bakımını yaptıkları için afet durumda dimdik ayakta kalacaklar. Afeti önleyemeyebilirsiniz ama afete dirençli yapılar yapabilirsiniz. İstanbul'daki yapı stoğu maalesef eski. TOKİ binaların zarar görmemesi yönetmeliklere, tekniklere uygun olduğu içindir. İstanbul'da eski binaların, Bağcılar, Güngören'de yoğun yapılaşmaların olduğu bölgelerde kentsel dönüşümün süratle yapılması gerekiyor. Vatandaşlarımızın duyarlı olması gerekiyor.

“Günde 1500 vatandaşımızı defnettik”

Şehirler yerle bir olmuş. Bu kadar vefat var. Bir taraftan enkaz altından binlerce vatandaşımızı kurtardık. Hakikaten çok büyük mücadele verildi. İlk gün işin büyüklüğü, sıcaklığıyla uzman dışında başka müdahale yöntemi olabildiği için aksaklıklar oldu ama sonra her şey yapıldı. Altyapıya aslında fazla bir şey olmadı. Aynı anda binlerce binanın yıkılması. Bu şehirlerde, Adıyaman özelinde günde 2 vefat oluyordu. Günde maalesef 1500 vatandaşımızı defnettiğimiz günler oldu. Buraları çok kısa sürede eskisinden daha iyi şekilde inşa edeceğiz.

“GSM şirketlerine uyarımızı yaptık"

Telekomünikasyon GSM şirketlerinin de bazı mazaretleri var. Bazı bahaneler öne sürüldü. Jeneratörler vardı. Baz istasyonları iletişim için olmazsa olmaz. Bunların sağlam ve güvenli yerlerde kurulması gerekiyor. Kulelerin kurulacağı yerler konusunda izinlerde zorluk yaşanıyor. Bazı binalara koyulmakta izin verilmiyor. Binalar yıkılınca baz istasyonları da olmuyor tabii. Bunların hiçbiri mazeret değil. GSM şirketlerine gereken uyarıları yaptık, cezalarını verdik. Bundan sonra daha kalıcı şeyleri üretmek zorundalar.

“Kalıcı çözüm için uğraşıyorlar”

İstanbul'da ve büyükşehirlerde çok güçlüyüz. Belki kırsalda bazı sorunlar yaşıyorduk. İhtiyaç duyduğumuz anda oldu. Bugün Hatay'da bir baz istasyonu kurmaya giden GSM şirketinin elemanlarını dövdüler. Baz istasyonu istemiyoruz demişler. Bir sanatçı 'bize baz istasyonu değil iletişim lazım' dedi. Binalardan bağımsız kuleler ve daha güçlü jeneratörlerle bu işi çözebileceklerini söylüyor, yer tahsisi istiyorlar. Bizler de takip edeceğiz. Bu sıkıntıları yaşamamak üzere planlamaları yapıyorlar.

Depremde bantlar niye daraltıldı?

Mahkemeye intikal etmiş konu. Arkadaşlarımız savunma yapıyor. Gerekli bir durum vardı ki, yapıldı. Sonuçta yapılması gereken konuydu. Teknik olarak izahı vardı. Olağanüstü bir afet durumu var. Orada böyle bir şey yapılması gerekiyordu demek ki. Tabii ki güvenlikte olur. Sosyal medya üzerinden bir sürü olumsuzluklar yaşamıştık. Zaten yargıya intikal etti, orada gerekli açıklamalar yapıldı. Biz tamamen afetin içindeydik. Bant daraldığı daha sonra haber verildi. Enkazların içinde olduğumuz için o süreci hızlı takip edemedik zaten."