Esenyurt'ta 50 bin euro haraç istediler.Ödeme yapılmayınca evi ve aracı kurşunladılar

İstanbul Esenyurt'ta meydana gelen olay bu kadarı da olmaz dedirtti. Ukrayna alan kodlu bir numaradan Z.Y isimli bir yurttaşla iletişime geçen ve ismini Baran olarak tanıtan bir şüpheli 40 bin euro haraç istedi. Şüpheliler istedikleri parayı alamamlaları üzerine Z.Y'nin oğlu ve yeğeninin işe gittikleri sırada üzerine kurşun yağdırdı.

Olay, geçtiğimiz günlerde Bağlarçeşme Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Ukrayna alan kodlu bir numaradan Z.Y. ile iletişime geçerek kendini 'Baran' olarak tanıtan şüpheli, 40 bin euro haraç istedi. Şüpheliler, istedikleri parayı alamayınca, Z.Y.'nin oğluna ve yeğenine araçla işe gittikleri sırada kurşun yağdırdı.

Motosikletle olay yerinden kaçan şüpheliler, kısa süre sonra Z.Y. ile tekrar iletişime geçti. Paranın miktarını 50 bin euro yaptığını söyleyen şüpheli, istediği parayı alamazsa tekrar saldıracağını söyleyerek Z.Y.'yi tehdit etti. Görüşmenin ardından sabah saatlerinde Z.Y. işe gittiği sırada, motosikletli saldırganlar tarafından evi kurşunlandı.

Saldırıdan sonra Z.Y. ile telefon üzerinden görüşme gerçekleştiren şüpheli, istediği parayı alamazsa bu sefer 2 çocuğundan birisini öldürmekle tehdit etti. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Ekipler, olay yerinin çevresinde güvenlik önlemi alarak inceleme yaptı.Güvenlik kameralarını izleyen polis, kaçan şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı. Her iki saldırıda da herhangi bir can kaybı veya yaralanma olmazken, Z.Y.'nin evi ve aracı hasar gördü. Polis ekiplerinin şüphelileri yakalamak için başlattığı çalışmalar sürüyor. İlk olayda araçla işe giden Z.Y.'nin oğlu ve yeğeninin kurşunlandığı anlar saniye saniye güvenlik kamerasına yansırken, saldırganların önce cep telefonu işletmesi olan Z.Y.'nin oğlundan parayı istedikleri, alamayınca da servis şoförlüğü yapan babasından istedikleri öğrenildi.

"40 BİN EURO İSTEDİ, BU SABAH 50 BİN YAPMIŞ"

Saldırı sürecinde yaşananları anlatan Z.Y., "Saat 09.20'de çocuk evden çıkıyor, onlar da motorla gelip bir üst sokakta bekliyor. Ağabeyimin torunu var, çocuğun dükkanında çalışıyor onu almaya gidiyor. Orada 7-8 dakika beklemişler motorla, kafalarında kask, yüzlerinde maske, gözlerinde gözlük. Yanında çalışan çocuğu arabaya alır almaz motosikletle gelip kurşunluyorlar sonra kaçıyorlar. Beni tanımadığım bir numara aradı dün. Telefon numaramı nereden almışsa ben bilmiyorum. Ben bu kişiyi ne tanıyorum ne biliyorum. Beni aradı dedi ki; bu isimler senin çocukların mı? Evet benimdir dedim. 'Ben bu çocukları vuracağım' dedi. Sen kimsin diye sorunca 'Ben Baran' dedi. Ben direksiyondayım müsait değilim, müsait olduğum zaman ben seni ararım dedim. Ertesi gün adam beni aradı, 19 dakika konuştu. 'Siz varlıklısınız; arsanız var, villanız var, arabanız var' dedi. 'Çocuklar bir arabayı satsın parayı bana göndersin.'40 bin euro istedi, bu sabah da 50 bin yapmış. Kardeşim sana bu parayı nerden getirelim, biz yabancı ülkede çalışmıyoruz ki, biz asgari ücretle çalışıyoruz. 20 bin lira para alıyoruz sana bu parayı nasıl getirelim' dedi.

'YA PARA YA DA ÇOCUKLARIN'

İkinci saldırıyla ilgili konuşan Z.Y., "'Bir arabayı satacaksın o parayı getireceksin ya parayı ya da senin çocukları vuracağım, öldüreceğim' diyor. Sabah saat 06.03'te ben evden çıktım, adamlar da 06.06'da gelip beni takip etmişler. Motosikletle geçerken cama sıkmış. Çocuklar da evde yatıyorlar. Kurşun, çocukların kafasının üzerinden gitmiş duvara çarpmış, kapıdan sekip öbür tarafın duvarına vurmuş. Biz ne yapacağız bilmiyoruz' diye konuştu.