Erdoğan’dan kritik açıklama: Suriyelileri zorla göndermeyeceğiz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ocak İdareciler Günü nedeniyle Saray'da düzenlenen program kapsamında valilerle bir araya geldi. Burada yaptığı konuşmada, HTŞ'nin Suriye'de devlet kontrolünü ele geçirmesiyle ülkelerine dönmeye başlayan Suriyeli mültecilerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Programda Valilere seslenen Erdoğan, “Valilik milletin derdine derman olma makamıdır. Valilik devletin halka uzanan elidir, vicdan ve merhamet mevkiidir” ifadelerini kullandı.
"MAKAM ODALARINIZA SIKIŞIP KALMAYIN"
Erdoğan, “Mülki idare amirliği sabah 08.00, akşam 18.00 arasında yapılacak bir görev değildir. Sizin vatandaşla hemhal, hemdert ve hemdem olmanız da beklenir. Her birinizden makam odalarınıza sıkışıp kalmamanızı özellikle rica ediyorum. Hizmet ettiğiniz şehirlerde hak ve hukuku gözetmeniz vazgeçilmez olmalıdır. Ne tek parti faşist zihniyetinin ne de hafızalarımızda derin yaralar açan 28 Şubat uygulamalarının günümüz Türkiyesi'nde yeri yoktur. Baskının, ayrımcılığın, millete karşı efendilik taslamanın meşru sayıldığı günler artık geride kalmıştır. Biz bu makamlarda bulunduğumuz müddetçe kimse o kötü günleri geri getiremeyecektir” dedi.
"SURİYE’DE YENİ BİR DÖNEME GİRİLMİŞTİR"
Erdoğan, Suriye’deki gelişmelerin Türkiye’yi her açıdan ilgilendirdiğine dikkat çekerek, “Suriye’de 61 yıllık Baas diktatörlüğünün çökmesiyle birlikte artık yeni bir döneme girilmiştir. Sednaya Hapishanesi’nden yansıyan vahşet görüntüleri, Suriye’de yıllardır nasıl insanlık dışı bir zihniyetin hüküm sürdüğünü göstermiştir. Gün geçmiyor ki ülkenin bir şehrinden toplu mezar çıkmasın. Gün geçmiyor ki Baas rejiminin barbarlığına dair bir delil bulunmasın. 13 yıllık katliam politikasının bu ülkeye verdiği zarar 500 milyar doları aşıyor” diye konuştu.
Erdoğan, ekonomik ve sosyal düzenin ıslah edilmesinin gerektiğini belirterek, sağlık ve eğitim altyapısının oluşması, tarım ve sanayinin canlandırılması gibi uzun vadeli stratejilere ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.
Erdoğan, konuşmasının devamında Suriyeli mültecilerle ilgili şunları söyledi:
"KİMSEYİ ZORLA GÖNDERMEK GİBİ BİR YANLIŞA DA DÜŞMEYECEĞİZ"
Gönüllü, güvenli ve düzenli geri dönüşleri yine bize yakışan, tarihimize, inancımıza ve kültürümüze yakışan bir anlayışla yöneteceğiz. Muhalefet veya ırkçı çevreler ne derse desin. Ekonomimize, ticaretimize, üretimimize ve 13 yıllık insani politikamıza zarar verecek yaklaşımlar içinde olmayacağız.
Türkiye’nin en kritik seçimlerinde siyasi geleceğimizi riske atma pahasına sergilediğimiz duruşa kimsenin leke bulaştırmasına müsaade etmeyiz. Her insan kendi vatanında kök salar ve elbette orada yaşamak ister. Suriyeli kardeşlerimizin huzurla evlerine dönebilmeleri bizim için hem insani bir görev hem de bölgesel istikrar açısından stratejik bir önceliktir.
Gönüllü olarak yurtlarına dönmek isteyen Suriyeli kardeşlerimize her türlü kolaylığı sağlayacağız ancak kimseyi zorla göndermek gibi bir yanlışa da düşmeyeceğiz. Ülkemize katkı yapmak isteyen Suriyeli kardeşlerimizin elinden tutmaya devam edeceğiz.
Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi birlikteliğinin sağlanmasında üzerimize düşen tüm sorumlulukları yerine getireceğiz. Özellikle sınır bölgelerimizdeki valilerimizden çok dikkatli olmalarını, süreci sahiplenmelerini bekliyorum.