Erdoğan, linç videosuyla Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı: Hiçbir ders çıkarmayan…
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu.
Erdoğan, konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı. Toplantıda bir video gösterimi yapan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun 2 yıl önce Ankara'nın Çubuk ilçesinde uğradığı linçe ilişkin görüntülerine yer verdi. Söz konusu videoda, Kılıçdaroğlu'na ilişkin, "11 yıllık görev sürecinde sandıkta aldığı ardı ardına mağlubiyetlerden hiçbir ders çıkarmayan..." ifadesi kullanıldı.
Öte yandan yeşil iklim fonundan gelecek maddi destekle ilgili 'müjde' veren Erdoğan, “Ülkemize, yeşil iklim fonundan, 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının imzalandığının müjdesini paylaşmak istiyorum. Bu kaynağın 12,5 milyon dolar ile 66,5 milyon dolarlık kısmı hibe olarak kullanılacaktır” ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın satırbaşları şöyle oldu:
Bugün plan bütçe komisyonunda başlayacak ve 6 Aralık'tan itibaren Genel Kurul'da devam edecek bütçe rakamları enine boyuna değerlendirilecektir. Toplam 224 kamu idaresini kapsayan ödeneklerin dağılımı, ülkemizin kalkınma hedeflerini ve milletimizin gerçeklerini gözeten adil bir anlayış ile yapılmıştır.
En büyük ödeneği yine her yıl olduğu gibi eğitim almıştır. Sanayicimizden esnaf ve zanaatkarımıza kadar her kesim bütçenin kayda değer kalemleri arasında yer alıyor. Savunma sanayimizi güçlendirecek bütçeyi de ihmal etmedik.
İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. İstihdamda salgın öncesinden de iyi bir duruma geldik. İnşa ettiğimiz eğitim kurumlarının, hastanelerin, yolların, barajların, sulama kanallarının önemi bu süreçte çok daha iyi anlaşılmıştır. Türkiye'nin ihracat üretim üssü haline gelmesinin altında bunlar yatıyor.
'Türkiye olarak tedbirlerimizi alıyoruz'
Ülkemize, yeşil iklim fonundan, 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının imzalandığının müjdesini paylaşmak istiyorum. Nasıl salgının üzerinden güçlü sağlık altyapımız ile geliyorsak, iklim değişikliğinin üzerinden de yeşil kalkınma devrimi ile geleceğiz.
Kuraklık tehdidi ile karşı karşıyayız. Ekim ayı sonuna gelmemize rağmen hala tarım için ihtiyaç olan yeterli yağmur yapmadı. Geçtiğimiz yıl kuraklık rekoltenin düşmesine yol açtı. Dünyadaki ekonomik çalkantılar ülkeleri gıda konusunda endişeye sevk etmektedir. Küresel düzeyde fiyatların yükselişini yaratmaktadır. Türkiye olarak tedbirlerimizi alıyoruz. Tarımsal desteklerimiz 396 milyar lirayı buldu. Bu yıl gübre desteğinde yüzde 100 artış yaparken, mazot maliyetinin yüzde 50'sini karşılamayı sürdürdük.
'Çiftçimizi en güçlü şekilde destekliyoruz'
Çiftçimizi en güçlü şekilde destekliyoruz. Tarımsal desteklerimiz 396 milyar lirayı buldu. Bu yıl gübre desteğinde yüzde 100 artış yaparken, mazot maliyetinin yüzde 50'sini karşılamayı sürdürdük. Çiftçilerimizi kuraklık karşısında korumaya yönelik sigortalardaki devlet desteğini yükselttik.
Üreticilerimizden ricam tek karış boş arazi bırakmadan tarla ve seralarını ekmeleri, ahırlarını dolu tutmalarıdır. Bizim için tarım sektörü savunma sanayii kadar önemlidir.
'Her alanda ülkenin çehresini biz değiştirdik'
AK Parti'nin 20 yıllık geçmişindeki başarı zinciri kendi kendine ortaya çıkmıştır. AK Parti'nin 20 yıllık iktidarını hala kabullenemeyenler var. Bizim başarımızın tek formülü milletimize inanmak ve güvenmektir. Gece gündüz çalışmakta bu günlere geldik. Arkamızdan yazılan her senaryoyu aşarak yoluma devam ettik. Nice tarihi reformları hayata geçirdik. Her alanda ülkenin çehresini biz değiştirdik.
Yalan ve iftira kampanyaları hiç durmamıştır, Türkiye'ye husumet besleyen çevreler, terör örgütleriyle çalışmaktan çekinmeyenlerle karşı karşıyayız. Düşmanı biz fiziki olarak bu topraklardan attık ama zihniyet kirinden hala kurtulamadık.
Irak ve Suriye tezkeresi
Son 71 yılda 76 ayrı tezkere Meclis'te görüşülmüş ve kabul edilmiştir. Suriye ve Irak'taki tezkerenin amacı da sınırlarımızda kurulmak istenen terör koridoruna izin vermemektir. Bu tehdit, PKK, YPG yanında DEAŞ gibi terör örgütlerinden de kaynaklanmaktadır.
HDP yöneticileri çıktılar ve CHP'ye bir çağrı yaptılar. Bu çağrıda HDP'nin içinde fiilen yer aldığı ama resmen varlığının inkar edildiği siyasi ittifakın devamı CHP'nin tezkereye destek olmaması şartına bağlanıyordu. Hatta bununla da kanılmayarak açıkça CHP tehdit ediliyordu. Onurlu bir partinin ve liderin çıkıp, 'Siz kim oluyorsunuz bizi tehdit ediyorsunuz' diyerek HDP'lilere ağızlarının payını vermesi gerekiyordu. Karşımızda böyle bir CHP yönetimi mevcut değildir. CHP yönetimi oylamaya saatler kala 'hayır' diyeceklerini ilan etti. Biz bugüne kadar CHP ve iplerini ellerine verdikleri güçlere rağmen adımlarımızı atmaya devam edeceğiz.
Türkiye'nin en büyük ikinci partisi HDP'ye boyun eğdi. Yazık. Demokrasi ve milli güvenlik açısından ne kadar hazin bir tablo. Mustafa Kemal'in itleri diyenlerin dümen suyuna girdiklerini görmek bizim bile ağrımıza gidiyor. Allah CHP'ye gönül veren vatandaşlarımızın sabrını artırsın.
CHP Genel Başkanı'nın askerliği çocuk oyuncağı sanan cehaletini de milletin takdirine bırakıyorum. Bizim TSK'nın baş komutanı olduğumuz doğrudur. Asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu'nun nasıl olup da HDP'nin emir eri haline geldiğidir. CHP - HDP ortaklığı bu tezkere oylaması ile resmiyet kazanmıştır.
Büyükelçilerin 'Kavala' çağrısı
Büyükelçilerin ülkemiz ve yargı kurumlarına ağır bir hakaret olarak gördüğümüz açıklamalarından sonra kimin nerede durduğunu takip ettik. Büyükelçilere karşı sergilediğimiz onurlu duruş da Kılıçdaroğlu'nu rahatsız etmiş. Özür açıklaması karşısında hayal kırıklığına kapılanların bu toprakla gönül bağı yoktur.
Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı
Kılıçdaroğlu'nun kamu görevlilerine yönelik sözlü saldırılarını epeyce artırdığını görüyoruz. Ülkenin askerinden polisine, hakim savcısından öğretmenine herkesi hedef alan Kılıçdaroğlu, tek parti CHP'sinin faşizmini geri getirme peşindedir.
Bu ülkenin her memuru, her meslek mensubu, her bireyi devletinin koruması ve güvencesi altındadır. Kılıçdaroğlu'nun hezeyanları kendini rezil etmenin ötesinde bir anlama sahip değildir. Kendi partisini yönetmekten aciz, ağzından çıkanlardan habersiz bir genel başkanın ülkenin idaresi konusunda atıp tutmasından daha trajikomik ne olabilir?
Adama bak ya.. Osmanlı'ya hakaret ediyor. Sen kimsin ya? Sen Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin ya? 600 yıl dünyaya nam salmış bir Osmanlı'ya nasıl hakaret edersin? Buna bizim kitabımızda cibiliyet itibariyle bozuk derler.
Biz her zaman olduğu gibi milletimiz irfanına güveniyoruz. Milletimizin iradesine tabiyiz.
2023 inşallah bay Kemal'in yeni bir ders aldığı yıl olacaktır. Fakat çok çalışacağız, çok gayret edeceğiz.