Eleştirilerin odağındaki ODTÜ rektörü belediye ve öğrencileri suçladı
Kök, "Biz UGT'li öğrencilerle Devrim Stadı konserleri de dahil her konuda anlaştık. Ancak sonra bu grup LGBT, Marksist, aşırı sol, HDP gruplarla toplantı yapıp bu karardan vazgeçtiler. Tüm alanları istediler" dedi.
Sözcü yazarı Deniz Zeyrek, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde (ODTÜ) yönetim tarafından iptal edilen bahar şenlikleriyle ilgili olarak "ODTÜ hakkında çok şey söylenebilir. Efsane hocaları, dünya standardındaki eğitimi, bilim tarihine adını yazdırmış mezunları, akademik başarıları saymakla bitmez. Ancak ODTÜ'yü sadece bunlarla anlatmaya kalkışırsanız başarılı olamazsınız. Çünkü, ODTÜ bir ruhtur, gelenektir" dedi.
Zeyrek "Prof. Kök: Anlaşmayı öğrenciler bozdu" başlığıyla yayımlanan yazısına şöyle devam etti:
"ODTÜ, aynı zamanda bir hayat okuludur. O kampüsten içeri girdiğiniz andan itibaren başlar insan yanınızı beslemeye, yaşama sevinci aşılamaya, bilimin ve özgürlüğün kıymetini öğretmeye. Kışın kütüphanede, laboratuvarlarda, atölyelerde, yurtlarda sabahlayıp, baharda gündüz vakti çimlere yayılırken öğrenebilirsiniz kardeşliği, dayanışmayı, zorluklarla baş edebilmenin yollarını.
Hazırlık okulunda kolçaklı sandalyede başlayan tedirgin, ürkek halinizle, Devrim Stadyumu'ndaki mezuniyet yürüyüşünde sergilediğiniz özgüvenli, gururlu haliniz arasındaki farktır ODTÜ. Ayrıca şenliği olan bir bahardır ODTÜ. Finaller öncesi, uzun saatler süren ders çalışma maratonu başlamadan alınan bir nefestir o şenlik.
Büyük ihtimalle haberdarsınızdır. ODTÜ Rektörlüğü, Uluslararası Gençlik Topluluğu'nun (UGT) düzenlediği 33. Uluslararası Bahar Şenliği'ni “teknik ve idari olanakların yetersizliği” gerekçesi ile iptal etti. Haliyle de çok büyük tepki çekti.
'TRAKTÖR BİLE İSTEDİLER'
Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen bütün ihtiyaçları karşılayacaklarına dair söz verdi. Moğollar, Haluk Levent, Sabahat Akkiraz, Erdal Erzincan, Mor ve Ötesi grubu, Can Bonomo ücretsiz konser vereceklerini duyurdular. Yani rektörlüğün iptal gerekçesini hep birlikte ortadan kaldırdılar.
Rektör Prof. Mustafa Verşan Kök, dün gönderdiği mesajda beni “(televizyonda) siyasetçi gibi konuşmakla” ve sadece öğrencilerin açıklamalarına dayanarak yorum yapmakla suçladı. Prof. Kök'ün mesajını aynen aktarıyorum:
'Öncelikle biz şenlikleri iptal etmedik. Tam aksine biz UGT'li öğrencilerle Devrim Stadı konserleri de dahil her konuda anlaştık. Ancak sonra bu grup LGBT, Marksist, Aşırı Sol, HDP gruplarla toplantı yapıp bu karardan vazgeçtiler. Tüm alanları istediler. İsteklerinin toplam maliyeti 1 milyonun (TL olsa gerek) üstünde. Traktör bile istediler. Hiçbir zaman yasakçı bir tutumumuz olmadı yönetimce. Bizler sizlerden daha fazla ODTÜ'lüyüz. Mesela ben 35 senedir ODTÜ'deyim. Neyin ne olduğunu herkes kadar bilirim. Bu arada daha önce de şenlik yapılmadı ODTÜ'de.'
'BELEDİYENİN DESTEĞİ BİZİ ŞAŞIRTTI'
Prof. Kök, Alper Taşdelen'e de yanıt veriyordu:
'3 yıldır hiçbir isteğimize olumlu yanıt vermeyen, saldırgan köpekler konusunda bizi yalnız bırakan (ODTÜ'de kimse yollarda dolaşamıyor), çöplerimizi toplamayan Çankaya Belediyesi'nin bu desteğinin de bizi çok şaşırttığını paylaşmak isterim. Şenlik desteğinden (!!!) önce belediye olarak yapmaları gerekenleri yapsa çok mutlu oluruz.'
Prof. Kök'ün mesajından anladığım, sadece bazı yerlerin kullanımı konusunda bir anlaşmazlık var. Hepimiz genç olduk, hepimiz gençliğin ateşi ile tavizsiz tavırlar içine girdik. Bir üniversite rektörünün, üniversitesindeki o gençleri 'LGBT, Marksist, Aşırı Sol ve HDP' olarak sınıflandırmak yerine, ağabeylik ederek, hoşgörü göstererek orta yolu bulmaya çalışması, gençleri dinlemesi, doğru yöne yönlendirmesi, çözüm odaklı yaklaşması daha doğru olmaz mı?
Sürecin sonunda bahar şenliği yapılmazsa ve 33 yıllık bir gelenek sona ererse, gelecekte kimse o öğrencileri anımsamayacak. Ancak Prof. Kök tarihe (kimin haklı kimin haksız olduğuna dahi bakılmadan) 'şenlikleri yaptırmayan rektör' olarak geçecek.
Belki bana gönderdiği mesajdaki gibi 'ben haklıydım' diyecek, karşı tarafı suçlamaya devam edecek ve böyle anılmak kendisini hiç rahatsız etmeyecek. Belki de emeklilik yıllarında o ifade sürekli karşısına çıktığında hep vicdanen rahatsız olacak. Oysa, bahar, hele ki şenlikli geçen bir bahar çok iyidir. Herkesi neşede buluşturur. Rektörlere de iyi gelir gençlere de."