Elazığ'da yıkılan binaya 'oturulabilir raporu' verildi iddiası
Elazığ'da meydana gelen 6,8 şiddetindeki depremin ardından, merkez ve Sivrice’de toplam 19 binanın yıkıldığı, 107 binanın ağır hasarlı olduğu açıklandı.
Maden ilçesi Gezin köyündeki Tılhem Caddesi üzerinde bulunan 6 katlı Mavi Göl Apartmanı da çöken binalar arasındaydı.
"Çatlaklar boncuklu sıvıyla dolduruldu"
Sözcü'den Evren Demirdaş'ın haberine göre, Elazığ Maden Bağımsız İl Genel Meclis Üyesi Cuma Telçeken, 3 kişinin yaşamını yitirdiği Mavigöl Apartmanı’nın 2011’deki Van depreminde de hasar gördüğünü ancak dönemin yöneticileri tarafından "oturulabilir raporu" verildiğini iddia etti. Apartmanın 1991 yılında yapıldığını belirten Telçeken, "2011 Van depreminde ciddi şekilde hasar görmesine rağmen dönemin yöneticileri oturulabilir raporu veriyorlar. Sonrasında bina sahipleri binalarındaki çatlakları boncuklu sıvayla doldurdular. Bunun sonucunda dün yaşadığımız depremle bu bina yerle bir oldu. Gezi bölgesi tatilcilerin yoğun olduğu bir bölge eğer bu deprem haziran-temmuz ayında olmuş olsaydı bu kayıp en az 100’e çıkabilirdi" diye konuştu.
BBC Türkçe’ye konuşan ve adını vermek istemeyen bir esnaf da aynı apartman için “Mal sahipleri binanın yakılmasına müsade etmedi, burada yaşayan herkes binanın sağlam olmadığını biliyordu ve burada sadece bu binanın yıkılması kimse için sürpriz olmadı” dedi.
"Binamız çürüktü"
Yıkılan binalardan biri de Sürsürü Mahallesi Halaylı Sokak’ta bulunan Dilek Sitesi’ndeki 9 numaralı binaydı. 28 daireden oluşan binadan 8 kişinin cansız bedeni çıkarıldı, enkaz altındaki 9 kişiyi kurtarma çalışmaları da dün akşama kadar sürdü.
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre, yıkılan binanın 4. katında evi olan Hakan Tahşi, "Ailem dışardaydı. Ben sokaktaydım ve eve gidiyordum. Sarsıntı oldu. Önce baya sallandı. İki saniye yavaşladı. Sert bir vuruş oldu. Ses geldi. Baktım bina çöktü, toz duman oldu ortalık. 15 dakika tozun dağılmasını bekledik. Binadaki yaralıları kurtarmaya başladık" dedi.
Tahşi, “Binamız 1987’de yapıldı; 1992’de teslim edildi. Zaten binamız çürüktü. En ufak sarsıntılardan etkileniyorduk. 2010’daki depremden sonra belediyeye 4 sene önce gittik. Bize ‘Kendi imkânlarınızla güçlendirme yapın’ dediler. Bir ara kentsel dönüşüm dedikodusu çıktı. Müteahhitler geldi. Ancak onlar 8 kat imar izni istedi. Ancak belediye buna izin vermeyince müteahhitler projeye yanaşmadı. Depreme dayanaksız olduğunu belediye biliyordu. Kolona elimizi vurduğumuz zaman, beton elimize geliyordu" diye konuştu.