Depremde 121 kişiye mezar olmuştu. Rende Sitesi davasında yeni gelişme

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden 22 ay geçti. Hatay'ın Antakya ilçesinde 121 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan Farklı Yaşam Rende Sitesi'ne ilişkin iddianame aylar sonra hazırlandı.

İddianamede, 8 kişi hakkında "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 15'er yıla kadar hapis cezası talep edilirken savcı, şüphelileri ve kusur sebeplerini sıralayarak, "Şüphelilerin yıkılan sitede gerçekleştirmiş oldukları eylemleri sonucunda gerçekleşebilecek bir deprem sonucunda binanın yıkılabileceğini öngörebilecek durumda oldukları, buna rağmen birinci derece deprem bölgesi olan Antakya ilçesinde yıkılan sitede eylemlerini gerçekleştirerek ölümlere ve yaralanmalara neden oldukları anlaşılmıştır" ifadelerini kaydetti.

15’ER YILA KADAR HAPİS İSTENDİ

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Hatay’ın Antakya ilçesinde Odabaşı Mahallesi'nde bulunan Farklı Yaşam Rende Sitesi A ve B bloğunun yıkılması sonucunda 5 aylık bebek olmak üzere 121 kişi hayatını kaybetti, 10 kişi de yaralandı. Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Farklı Yaşam Rende Sitesi ile ilgili şüpheliler müteahhit Fevzi Yılmaz, şantiye şefi Timur Doğan, yapı denetim firması yetkilisi Ergun Eray, betonarme proje müellifi İnal Büyükaşık, kontrol elemanı inşaat mühendisi Özcan Sökmen, zemin etüt raporu müellifi Salih Zorsu, yapı sahipleri Arif Sami Rende ve Hülya Rende hakkında "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 15'er yıla kadar hapis cezasıyla hazırlanan iddianame, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

MÜTEAHHİT VE YAPI SAHİBİ FİRARİ

10 Aralık günü hazırlanan iddianamede müteahhit Fevzi Yılmaz hakkında 28 Şubat 2023 tarihinde ve yapı sahibi Hülya Rende hakkında 17 Temmuz 2023'te yakalama kararı çıkarıldığı ifade edildi. Atatürk Üniversitesi'ndeki akademisyenler tarafından hazırlanan bilirkişi raporuna da yer verilirken söz konusu raporda; müteahhit, şantiye şefi, yapı denetim firması görevlileri, yapı sahibi/sahipleri için "asli kusurlu", betonarme proje müellifi, zemin etüt raporu müellifi ve belediyenin ilgili birimi sorumluları için ise "tali kusurlu" tespiti yapıldı.

İddianamede bazı şüphelilerin ifadelerine de yer verilirken şantiye şefi Timur Doğan, yapı denetim firması yetkilisi Ergun Eray, betonarme proje müellifi İnal Büyükaşık, kontrol elemanı inşaat mühendisi Özcan Sökmen ve zemin etüt raporu müellifi Salih Zorsu üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, kusurlarının olmadıklarını iddia etti.

Cumhuriyet Savcısı, şüphelileri ve kusur sebeplerini şu şekilde sıraladı:

"Şüpheli Fevzi Yılmaz'ın ayrıntıları bilirkişi raporunda sabit olduğu üzere yıkılan binanın inşasında projeye aykırı şekilde bant pencere koyarak kısa kolon oluşumuna sebebiyet verdiği, yıkılan binada 6 ay süre ile şantiye şefi olmaksızın inşa faaliyeti yürüttüğü tespit edilmiştir.

Şüpheli Timur Doğan'ın yıkılan binanın şantiye şefi olarak projeye aykırı şekilde imalat gerçekleştirdiği, yıkılan binanın projesine aykırı şekilde bant pencereler ile kısa kolon oluşumuna sebebiyet verdiği, her ne kadar şüpheli tarafından binada şantiye şefi olarak göreve başladığında binanın imalat aşamasında ilerlemiş olduğu savunulmuş ise de şüphelinin şantiye şefi olarak göreve başladığı sırada binanın kaba inşaatının halen devam ettiği, şüphelinin kaba inşaatı devam eden bu binada gerekli kontrolleri yaparak oluşmuş kısa kolon hatasını da düzelttirmediği, bu hususta gerekli dikkat ve özeni göstermediği tespit edilmiştir.

Şüpheli İnal Büyükaşık'ın betonarme (statik) proje müellifi olarak kapalı konsol çıkmalarda moment çerçevesi oluşturmadığı, taşıyıcı sistem elemanlarını planda asimetrik yerleştirerek binada burulma riskini artırdığı tespit edilmiştir.

Şüpheli Ergun Eray ve Özcan Sökmen'in binada görevli yapı denetim şirketi olarak projeye aykırı şekilde bant pencere oluşturulmasına, binada kısa kolon oluşturulmasına engel olmadıkları, denetimlerinde gerekli dikkat ve özeni göstermedikleri tespit edilmiştir.

Şüpheli Salih Zorsu'nun zemin etüt raporunu hazırlayan kişi olarak binanın tabi olduğu mevzuatına uygun olacak şekilde yeterli derinlik ve sayıda sondaj yapılmaksızın raporunu hazırladığı tespit edilmiştir.

Şüpheliler Arif Sami Rende ve Hülya Rende'nin yıkılan B Blok altında yer alan anaokulunun sahipleri olduğu, şüphelilerin tanık beyanı ile de sabit olduğu üzere anaokulunda tadilata giriştikleri, bu tadilat sırasında binanın taşıyıcı sisteminde yer alan kolonları kesmedikleri ancak bu kolonların asma kat galeri boşluğu doldurulduğu sırada zarar gördüğü, bu durumun taşıyıcı sistem kapasitesini etkilediği, bu durumun görgüye dayalı tanık beyanı ile sabit olduğu tespit edilmiştir."

“BİR DEPREM SONUCU BİNANIN YIKILABİLECEĞİNİ ÖNGÖRÜLEBİLECEK DURUMDA OLDUKLARI…”

Savcı, şüphelilerin üzerlerine atılı eylemlerinin taraf beyanları ve Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği bölümü bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu belirtti ve "Her ne kadar şüphelilerce üzerlerine atılı suçlamalar kabul edilmemiş ise de söz konusu savunmaların suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, şüphelilerin yıkılan Farklı Yaşam Rende sitesinde gerçekleştirmiş oldukları bu eylemleri sonucunda gerçekleşebilecek bir deprem sonucunda binanın yıkılabileceğini öngörebilecek durumda oldukları, buna rağmen birinci derece deprem bölgesi olan Antakya ilçesinde yıkılan Farklı Yaşam Rende Sitesi'nde eylemlerini gerçekleştirerek ölümlere ve yaralanmalara neden oldukları, şüphelilerin bu ölümlerden ve yaralanmalardan mesul oldukları anlaşılmıştır. Şüpheliler hakkında gerekli yargılamanın yapılarak cezalandırılmasına kamu adına talep olunur." ifadelerini kullandı.

Hastanenin ‘depreme dayanıksız’ raporu sümen altı edilmiş