Öcalan için "Söylediğimizin arkasındayız" dedi. Bahçeli'den Özel'e: Siyasi istikbalini PKK'ya devretmiştir

Öcalan için "Söylediğimizin arkasındayız" dedi. Bahçeli'den Özel'e: Siyasi istikbalini PKK'ya devretmiştir
MHP lideri Bahçeli, Öcalan'ın tecridinin kaldırılıp mecliste konuşması için çağrıda yapmıştı. "Söylediğimizin arkasındayız" diyen Bahçeli, "Siyasi istikbalini PKK'ya devretmiştir" sözleriyle Özgür Özel'e yüklendi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu.

MHP lideri, gündem maddelerini değerlendirirken teröristbaşı Abullah Öcalan'ı mecliste konuşmaya çağırmasına dair açıklamalarda bulundu.

"Yaptığımız ve söylediğimiz her şeyin arkasındayız. Utanacak açığımız yok. Gelecek seçimleri değil gelecek nesillerin hesabındayız. Akan gözyaşlarının geleceğimizi perdelemesine izin vermemeyiz. Günü kurtarmanın değil geleceği kurgulamanın istikametindeyiz. Ülkücü olmanın, ülkücü yaşamanın, ülkücü olarak ölmenin sırrını tarif ediyoruz" dedi.

"SİYASİ İSTİKBALİNİ PKK'YA DEVRETMİŞTİR"

Ardı ardına 4 belediyeye yapılan kayyum atamaları üzerinden Özgür Özel'i eleştiren Bahçeli, "Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasından sonra CHP ile DEM'in nasıl da tek yumurta ikizine dönüştüğü görülmüştür. DEM'in otobüsüne binen CHP Genel Başkanı, siyasi istikbalini PKK'ya devretmiştir" dedi.

Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Değerli dava arkadaşlarım, saygıdeğer misafirler, değerli basın mensupları bu haftaki toplantımızın başında hepinizi hürmetle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımıza yürekten selamlarımı iletiyorum.

"TÜRK DEMEK AYNI ZAMANDA TÜRKÇE DEMEKTİR"

Dünyayı Türkçe okuyuşumuzun, Türkçe bakışımızın dayanağı merhum Ziya Gökalp'in düşünce temelinde oluşmuş ve olgunlaşmıştır. Geçtiğimiz pazar günü saygı ve rahmetle andığımız Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi Türk demek aynı zamanda Türkçe demektir.

Başta bölgemiz olmak üzere yerkürenin her köşesine hızla kayan tehdidi yaygınlaşan anlaşmazlığı tedbirli şekilde takip etmeliyiz. Baş döndüren kaotik gelişmelerin ilerleyişini lehimize çeviremeyiz. Tarihe mühür vurmalıyız ve bunun için de gerilmiş yay gibi pozisyon almalıyız. Nefret, şiddet ve ihanet ile hastalıklı güruhu önümüzden ve ömrümüzden cesaretle ayıklamalıyız. 6 Kasım 2024'te Kırgızistan'da toplanan Türk devletleri teşkilatları zirvesi heyecanlarımızı kamçıladı.

"TÜRK DÜNYASINA BİRLİK VE BERABERLİK CEMRESİ DÜŞMÜŞTÜR"

Türk dünyası vizyonunun tezahürü maksadı ile MHP'ye ne düşüyorsa yapmanın azmindeyiz. Ülküde birliğin Türk devrinde gerçekleşeceğine canı gönülden inanıyorum. Türk devletleri teşkilatı dünya çapında huzur refah ve barış markası olmaya, karanlıkta güneş gibi parlamaya sonuna kadar namzettir. 34 harfli alfabede uzlaşma sağlanmıştır ve bu gelişme tarihi bir adımdır. Aynı zamanda Türk kültür hayatının diriliş beyannamesidir. Türk dünyasına birlik ve beraberliğin cemresi düşmüştür.

"DEVŞİRİLEN VE DEMLENENLERE ALDIRMIYORUZ"

Onlar dönsün dursun dikkat etsinler fazla dönüş denge kaybına da yol açabilir. Dönen dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan. Dönenlere devşirilenlere DEM'lenenlere, kaçanlara, korkaklara aldırmadan bizim yolumuz Türk devrimidir ve Türkiye yüzyılıdır.

KKTC'nin Bişkek zirvesinde onur konuğu olmasının kısa zamanda resmi üyelikle taçlanması dileğimdir. Teşkilattaki devlet başkanlarına takdirlerimi sunuyorum. Tarihi baştan aşağı yeniden yazmak elimizdedir. Bu fırsat kaçmamalıdır. Biz Türk milliyetçisi olarak doğduk, öyle yaşadık öyle de öleceğiz. Hayatımızın özü ve özeti bu şekildedir.

İSRAİL AÇIKLAMALARI

Dünya çapında sıcak çatışmalar çıta yükseltiyor. İnsanlık dehşet sarmalına hapsedildi. Mazlum milyonlar can çekişmekte. İsrail kanlı saldırılarını bölgenin tamamına aşama aşama genişletme hevesindedir. İsrail'in durdurulması ateşkes rejiminin temini, iki devletli çözüm sükunet gereğidir. Barışa geçilmesi yalnızca savaşan tarafların değil başta Türkiye olmak üzere tüm ülkelerin çıkarınadır.

"TÜRKİYE İLE AMERİKA ARASINDA YENİR Bİ SAYFA AÇILMALI"

Dünya adeta bir ateş hattında, namlu ucundadır. Küresel statüko sarsılmaktadır. Avrupa'da artan siyasi belirsizlikler, ABD'deki seçimlerle gün yüzüne çıkan kaygılı bekleyişler dikkat çekicidir. ABD'de yapılan seçim, bu seçimde görevi devralacak Trump'ın ne yapacağı elbette günlerdir tartışmaların ağırlık merkezinde. Türkiye'de bazı çevrelerin fil ile eşek arasına sıkışması Trump'ın seçilmesi ile karalar bağlaması akıl ve mantıkla izah edilemeyecek garabettir. Bu utanç duyulacak köksüzlüktür. Biden işbirlikçileri ile dayanışma halinde sayın Cumhurbaşkanını devirme planları tuzla buz oldu. Düşmez kalkmaz bir Allah'tır düşüp de kalkamayan Biden ve Kamala'dır.

Trump'ın ilk döneminden farklı profil sergilemesi iki ülkenin de hayrınadır. Siyaset denkleminde ikili veya çoklu diyaloglarda köklü dostluk ve düşmanlıktan bahsetmek kabul edilemez. Asıl doğru milli çıkarlarımızdır. Türkiye ile Amerika arasında yeni bir sayfa açılmalı. Siyaset hem gönül hem de görgü işidir. Gelgitli durumların sinir harplerinin ilgi sahasına girdiğini biliyoruz.

"BOZKURT AYAKTA İKEN FİL İLE EŞEĞİN ARKASINA DÜŞMEYİN"

Trump'ın barışımı mı yoksa soykırımı mı destekleyeceği, Suriye'den askerlerini çekip çekmeyeceği, PKK PYD'ye nasıl bakacağı, eski politikalara bağlı kalıp kalamayacağı, Türkiye'nin egemenlik haklarını yok sayıp saymayacağı hiç kuşkunuz olmasın ki belli olacak ve bizim de tavrımız tecelli edecektir. Türkiye bir NATO ülkesidir. Her ülkenin bağımsızlığına saygımız tamdır ancak aynı saygıyı görmek de en tabii hakkımızdır. Bu aşamada ABD'deki partilerin içimizdeki havarilerine diyorum ki fil ile eşek arasında papatya falı açmayın, gelin bozkurt ile yürüyün. Bozkurt ayakta iken fil ili eşeğin arkasına düşmeyin.

"PKK İÇİN SON YAKLAŞTI"

PKK için son yaklaştı. Türkiye Yüzyılı huzurun dönemi olacaktır. Terörün bitmesi gereği muhakkak bir hakikattir. Bölücü örgüt için son yaklaşmıştır. Hiçbir terörist için emniyetli bir yer kalmamıştır. Kolonlarını kesmek milli beka meselesidir. Hıyaneti gerçekleştirmeye, demokrasi ve milli irade kavramlarını silah gibi kullanmaya kimsenin hakkı yoktur. İhanet varsa demokrasi yoktur. MHP, siyasetindeki tutarlılığından kopmadan, milli birlik ve kardeşlikten yanadır. Hem siyaset alanında boy gösterip hem de silahlı teröristlere sırt dayamak başı ezilmesi gereken gayri meşru ve gayri hukuki bir çelişkidir.

"SÖYLEDİĞİMİZ HER ŞEYİN ARKASINDAYIZ"

Yaptığımız ve söylediğimiz her şeyin arkasındayız. Utanacak açığımız yok. Gelecek seçimleri değil gelecek nesillerin hesabındayız. Akan gözyaşlarının geleceğimizi perdelemesine izin vermemeyiz. Günü kurtarmanın değil geleceği kurgulamanın istikametindeyiz. Ülkücü olmanın, ülkücü yaşamanın, ülkücü olarak ölmenin sırrını tarif ediyoruz.

Oyumuz artıyormuş, oyumuz azalıyormuş. Vatan tehdit altındayken, milli birlik duvarlarımız sallanıyorken başımızı kuma gömmek bizim kitabımızda yazmayan alçalma halidir. Böyle terörün bitmesi milli ülküdür. Milli birlik hukukunu Türkiye'nin düşmeyecek kudret mevziisi haline getirmek nişanemizdir. Kronik sorunları çözmek için er meydanına çıkacak Cumhur İttifakı'ndan başkası yoktur. Değil elimizi gövdemizi yatırmaya kararlarıyız. Bunun üzerinden siyaset yapan zillet simalarına Türk milleti en etkili cevabı verecektir. Entarnasyonel marşı söyleyen maskaraların kararlılığımızı kundaklamasına müsaade etmeyeceğiz.

"CHP GENEL BAŞKANI SİYASİ İSTİKBALİNİ PKK'YA DEVRETMİŞTİR"

Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasından sonra CHP ile DEM'in nasıl da tek yumurta ikizine dönüştüğü görülmüştür. Şeyh Sait ve Seyid Rıza güzellemesi kimin nerede durduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Şeyh Sait ve Seyid Rıza dönemin hainlerindir, devlet düşmanlarının hak ettiği gibi de cezalandırılmışlardır.

DEM'in otobüsüne binen CHP Genel Başkanı, siyasi istikbalini PKK'ya devretmiştir. Kabuk bağlamış yaraların deşilmesi sinsiliktir. Kimsenin kararlılığımızı köreltmesine izin vermeyiz.

TARIŞMALI KONSER AÇIKLAMALARI

CHP'li belediyelerin konser şölenlerine hazine kaynaklarını peşkeş çekmeleri, sıra vatandaşa gelince bir tas çorbayı reva görmeleri kepazeliktir. Neymiş bir sanatçıya ödenen 65 milyon değil de 45 milyonmuş. Hadi halkımızdan utanmadınız, Allah'tan da mı korkmadınız. Belediye başkanlarının işi gücü bırakıp bugünden cumhurbaşkanlığı adaylığına soyunmaları İstanbul ve Ankara'ya nankörlüktür. Milletimiz bu iş bilmez kifayetsiz muhterislere muhtaç olmamalıdır.

Türk ve Türkiye Yüzyılı'nda ayak bağları çözülüp atılacaktır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi imkanları ile toplumsal ayrışmanın izleri yönetimde kaynaşma ile silinecektir. Milli hedefleri maksimize edip iç ve dış tehditleri minimize etmek ortak görevimizdir.

"KİMSE İKİNCİ SINIF İNSAN MUAMELESİ GÖRMEMİŞTİR"

Bugüne kadar Türkiye'de kimse ikinci sınıf muamelesi görmemiştir; kimse bu ülkenin zencisi sayılmamıştır. Türkiye etnik ve mezhebi toplulukların gevşek koordinasyonu ile kurulmadı. Ne Kürt kardeşlerimiz ne Alevi kardeşlerimiz göz ardı edilecek değersizliğe havale edilmemiştir.

Amacımız ve acımız bir olduğu kadar geleceğimiz bir, dostumuz bir, düşmanımız aynıdır. Barışın savunma siperlerinin insanların kafasında kurulması gerekir. Kafa kayaya verip birbirimize sarılıp nifak cephesini bir etmeliyiz.

Kaynak:Halk TV Ekonomi Servisi