Bağ Evinde Dehşet!

Buket TOPAKTAŞ

Olay 14 Mayıs 2023 tarihinde Çorum'da yaşandı. İddiaya göre; 35 yaşındaki S.G. ayrılmak istediği erkek arkadaşı A.K. tarafından İskilip'te bulunan bir bağ evine çağrıldı. Genç kadın başlangıçta gitmek istemedi. Ancak erkek arkadaşının ısrarına dayanamayarak gitti.

S.G. bağ evine varınca sevgilisi A.K.'nin arkadaşları M.A., H.Ş., ve M.S.'nin de bağ evinde olduğunu gördü. Hep beraber önce yemek yiyip, sonra alkol almaya başladılar. Bu sırada A.K., genç kadına, 'kendisinden ayrılmak isteyip istemediğini' sordu. S.G.’nin ayrılmak istediğini söylemesi üzerine A.K. çılgına döndü.

CİNSEL BÖLGESİNİ ISIRIP BURNUNU KIRDILAR

Dehşet verici olay ise bu tartışmanın ardından yaşandı. S.G. İskilip Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği dilekçede yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:

“‘Ayrılmak istediğini yüzüme söyler misin?’ dedi. Söyledim ve suratıma kafa attı, ardından tokatlamaya başladı. Beni dövdükten sonra arkadaşlarına dönüp ‘Hadi sıra sizde, dövün’ dedi ve beni tokatlamaya başladılar. O andan sonrasını hatırlamıyorum. A.K. içeceğime uyuşturucu bir madde karıştırdı. Çünkü sabah uyandığımda kendimi yatakta çırçıplak bir vaziyette ve kanlar içerisinde buldum. Sevgilimin en yakın arkadaşı koynumdaydı. Kolum, bacaklarım mosmor. Özel bölgemin kenarlarını ısırmışlar. Kan içindeydim, beni hastaneye bile götürmemişler."

OLAYDAN 3 GÜN SONRA ŞİKAYETÇİ OLDU

Şüphelilerden yaşanan olaydan 3 gün sonra şikayetçi olduğunu aktaran S.G., "Memleket küçük yer, rezil olurum, kimse bana inanmaz korkusundan ilk üç gün hiçbir şey yapamadım. 3 gün düşündüm ne yapacağımı, başımı yastığa koyduğumda uyuyamadım. Karşımda serbest geziyorlardı. 3 gün sonra gidebildim ancak doktora" dedi.

YATAKTA SPERM ÇIKTI

S.G.'ye yaşatılanlar Adli Tıp Kurumu'nun raporunda yer aldı. Burnu kırılan ve vücudu morluklar içerisinde olan S.G.'nin tecavüze uğradığı yatakta ise jandarma DNA tespit etti. Bu şüphelilere ait çıktı. Ancak gözaltına alınan şüpheliler adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

'ÖLÜMLE TEHDİT EDİLİYORUM'

Yaşadığı ağır travmayı atlatmaya çalışan S.G. bir yandan adalet mücadelesi verirken öte yandan ise şikayetçi olduğu şahıslar tarafından tehdit edildiğini belirtiyor.

Bu konuda da hukuki yollara başvuran S.G., "Üniversite mezunuyum. Küçük yerde yaşıyorum, bunların yüzünden kimse bana iş vermiyor. Mesela bir işe müracaat ediyorum, ‘Bizim de başımızı belaya sokarsın’ diyorlar. Bu şahıslarda beni sürekli tehdit ediyor. Sürekli haber gönderiyorlar, ölümle tehdit ediyorlar. Yüzüm gözüm paramparça ama adli kontrol şartıyla serbest kaldılar. Bugün bana yapan yarın herkese yapar” dedi.

S.G., şahısların kendisi ile aynı mahallede oturduğunu, bu nedenle can güvenliği olmadığını vurguluyor. Avukat ve psikolojik desteğe ihtiyacı olduğunun altını çizen S.G. ’Ben o gece ölebilirdim ama ölmedim. Bundan sonra davamın sonuna kadar arkasındayım” diyerek tüm kadınları kendi mücadelesine destek vermeye çağırıyor.